Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den vatandaşlık tanımı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den vatandaşlık tanımı

Yeni anayasa çalışmaları ile ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, partilerin üzerinde uzlaşamadığı vatandaşlık tanımı ile ilgili Osmanlı örneği verdi.

Resmi bir ziyaret için gittiği Letonya’nın başkenti Riga’da kendisine eşlik eden köşe yazarları ve bazı gazetecilerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yeni anayasa ve çözüm süreci ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yeni anayasanın mutlaka tamamlanması gerektiğini ifade ederek çözüm sürecine başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere siyasi partilerin de dahil edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Partilerin üzerinde anlaşamadığı vatandaşlık tanımı ile ilgili Osmanlı ve Selçuklu örneği veren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Osmanlı İmparatorluğu da, Selçuklu İmparatorluğu da tarihte Türk devletleri olarak bilinir. Ama ‘Bu Osmanlı'nın vatandaşlarının hepsi Türk'tür’ diye bir şey yok…" ifadelerini kullandı.

“ANA MUHALEFET DAHİL EDİLMELİ”

Kürt sorunun çözümü konusunda iyi bir hava olduğunu, sürecin tamamlanması gerektiğini söyleyen Gül, hükümetin cesaretinin takdir edilmesi gerektiğini belirterek, "Başta ana muhalefet partisi olmak üzere diğer siyasi partilerin de sürece dahil olması gerekir" şeklinde konuştu.

“VATANDAŞLIK TANIMI ŞART DEĞİL”

Yeni anayasa çalışmalarına değinen Gül’den, Uzlaşma Komisyonu'na verilen ek sürenin uzatılabileceği sinyali geldi: Süre önemli değil, bir ay sonra olmuş, bir ay önce bu fırsatı kaçırmamak lazım.

"Anayasada sorun vatandaşlık tanımı üzerinde mi yoğunlaşıyor?" sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Ben bunun aşılabileceği kanaatindeyim. Elimde bir çalışma var. Bu çalışmada 49 gelişmiş demokratik ülkenin anayasalarına bakılmış. Bunların büyük bir kısmında vatandaşlık tarifi yok. Vatandaşlık anayasanın ‘olmazsa olmaz’ şartı değil. Bazılarında kanuna bırakmışlar, bazılarında farklı şekilde tarif edilmiş. Nihayetinde bir anayasa halkın çoğunluğu tarafından da kabul edileceği için, bütün bunları da hep dikkate almak gerekir.

Osmanlı İmparatorluğu da, Selçuklu İmparatorluğu da tarihte Türk devletleri olarak bilinir. Ama "Bu Osmanlı'nın vatandaşlarının hepsi Türk'tür" diye bir şey yok. Ama tarihte bunların hepsi Türklerin önderlik ettiği devletlerdir.

Biz bugün imparatorluk değiliz. Üniter bir devletiz. Ama biz imparatorluk refleksi ve özgüveniyle hareket edebiliriz buna inanıyorum. Böyle hareket edersek birçok sorunu aşarız, kendi kedimize dar elbiseler giydiriyoruz.

'Ben Türk değil Kürt'üm, bu toprağın insanıyım' diyen insanlara zorla ille de Türksün dedirtmişiz. Bunlar bizim yanlışlarımız. Bunu yaptığımız için güç verdik, enerji verdik. Bugün özgüven içinde bunları halletmeliyiz. Bugünkü anayasa bile, Türkiye'deki tüm kültürleri korumamızı emrediyor.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum