Çifte Vatandaşlıkta Yeni Çifte Standart İstemiyoruz!

Almanya'da koalisyon görüşmelerinin sonuna yaklaşılırken Birlik Partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD), doğuştan Alman, AB veya özel anlaşma yapılmış ülke dışındaki ülkelerin vatandaşları için "Miras bırakılamayan çifte vatantaşlık" modelinde karar kılacağı iddia edildi.

Modeli değerlendiren Türk STK’lar, bunun opsiyon modelinin uzatılmış halini andırdığına dikkat çekti. STK temsilcileri, "Çifte vatandaşlıkta yeni çifte standart istemiyoruz." diyerek tepki gösterdi. Doğuştan Alman, AB veya özel anlaşmalar yapılmış ülke vatandaşı olmayanlara yeni nesillerde sürmeyecek çifte vatandaşlık modeline Türk sivil toplum örgütlerinden tepki geldi. STK’lar bu modelin de ikinci sınıf bir vatandaşlık modelini beraberinde getireceğinde hemfikir.

Seçimler öncesi Türk seçmeni sandığa teşvik için 70 civarında STK tarafından oluşturulan Sandığa Git İnsitifi sözcüsü Dr. Yaşar Bilgin, bu konuda eşitlik istediklerinin altını çizdi.

Dr. Bilgin, "Fazla bir şey istediğimiz yok. İstediğmiz Avrupa’da geçerli bir haktır. Başka ülke vatandaşlığına geçip çifte vatandaş olmuş 1 milyona yakın insan var. Örneğin Fransızlara verilen hak gibi normal olan hakkı istiyoruz, nafaka istemiyoruz. Çifte vatandaşlıkta yeni çifte standart istemiyoruz." dedi. Türk-Alman Sağlık Vakfı Başkanı da olan Dr. Bilgin, "Şimdiki durumdan daha iyi bir kanun yapılacağından eminim. Ama bu bizi tatmin etmez, en fazla kötünün iyisi denilir. Bu da CDU/CSU ve SPD için bir imtihan. Artık farklı düşünmeleri gerekiyor, çünkü bu artık toplumsal bir sorun. Global dünyada, doğumun da az olduğu, modern bir devletin partilerine yakışmıyor." dedi.

Çifte vatandaşlık için 100 bin imza toplayan ve seçim insitayifi oluşturan Berlin Türk Cemaati (TGB) Başkanı Bekir Yılmaz ise, "Opsiyon modeli, Etkin-Durağan Modeli, bunların hepsi işi sulandırmaktan başka bir şeye yaramıyor. Kabul etmemiz söz konusu değil." dedi.

SPD’nin bunu kabul etmesini, Türk toplumuna verdiği sözleri yerine getirememek, hatta sırtından vurmak olarak göreceklerini ifade eden Yılmaz, "Bu durumda Türk toplumu SPD’ye desteğini gözden geçirir." dedi. Sadece AB vatandaşlarının değil, toplam 58 ülke vatandaşının Almanya’da çifte vatandaşlık hakkını kullandığını hatırlatan TGB Başkanı, "Türklere karşı böyle ne olduğu belirsiz çalışmalar içine girmek akla ziyan bir davranış. Çifte vatandaşlıkta yeni çifte standart istemiyoruz." dedi.

KRV Eyalet Uyum Meclisi Başkanı Tayfun Keltek de, CDU ve CSU’nun hala insanları istedikleri kalıba sokabileceklerini sandıklarını ancak bunun mümkün olmadığını söyledi. İletişim organlarının bu kadar yaygın olduğu bir dönemde Alman vatandaşlığına geçilse bile nesillerin Türkiye ve Türk dili ile bağının kopmayacağını kaydeden Keltek, "Bu bir zenginlik. Bu kabullenilmezse insanların gönlü Türkiye’de olacak. Bunların yaptığı kör döğüşü. Yeni çifte standart istemiyoruz. Bu anayasaya da uymaz. Sağduyulu insanlar bunu engellemeli." dedi. Keltek, bu model uygulamaya sokulduğu takdirde durmayacaklarını, değişmesi için yine mücadele vereceklerini de ekledi.

Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB) Genel Başkanı İhsan Öner ise modeli, Birlik Partilerinin Türkiye’ye AB üyeliği yerine önerdiği "İmtiyazlı ortaklık" modeline benzetti. Öner, "Koskoca Alman devletine bu yakışmıyor. Merkel ve Gauck’tan fazla bu ülkeye emeği olan insanlara yaptıklarından utanmaları gerekir." dedi.

Kendisi de çifte vatandaş DİTİB Sözcüsü Dr. Bekir Alboğa ise, "Almanya’da yıllarca ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördük. Bu uygulamayla ikinci sınıf muamelesi sürdürülüyor. Bu tarihi bir fırsat olabilirdi. İsterdik ki bu büyük koalisyon tarihi imkanı değerlendirerek haksızlığı ortadan kaldırabilsin. Bu anayasanın öngörmediği bir uygulama. Alman Anayasası hiç kimsenin tabiiyeti ve dini aidiyetinden dolayı dışlanamayacağını, göz ardı edilemeyeceğini öngörüyor. Demokratik partilerin anayasayı en önde uygulayan organlar olmasını bekleriz. Ümit ederiz ki; koalisyon görüşmelerini sürdürenler bu tarihi ayıbı kaldırırlar. Bir Amerikalı, İngiliz, Fransız için geçerli olan çifte vatandaşlık bu topraklarda doğup büyüyen insanlar için niye geçerli olmasın?" diye tepki gösterdi. CİHAN