Almanya’da Koalisyon Anlaşması Sağlandı

Almanya'da Başbakan Angela Merkel’in partisi Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU ) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında haftalardır devam eden koalisyon pazarlıkları sonuçlandı. Almanya’daki Türk toplumunun beklediği çifte vatandaşlık hakkında sürpriz bir anlaşma sağlandı.

Yeni koalisyon döneminde Alman Vatandaşlık Yasası’nda yapılacak değişiklikle Türk gençlerini 18-23 yaş arasında Türk veya Alman vatandaşlığının birini tercihe zorlayan opsiyon modeli kaldırılacak. Sadece Almanya’da doğan Türkler çifte vatandaş olabilecek. Sonradan ülkeye gelen Türk vatandaşlarına çifte vatandaşlık hakkı verilmedi. Çifte vatandaşlığın uygulanmasıyla alakalı hukuki detaylar yasa yürürlüğe girdikten sonra netlik kazanacak.

Federal seçime girerken ve koalisyon görüşmelerinde hedeflerinin herkese çifte vatandaşlık hakkı olduğunu ve bunun için büyük çaba harcadıklarını söyleyen Sosyal demokrat Parti SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel, “Fakat Birlik Partileri CDU/CSU’ya bunu kabul ettirmek mümkün olmadı. Sadece Almanya’da doğan göçmen gençler için çifte vatandaşlık hakkını sağlayabildik. Fakat yakın zamanda herkese çifte vatandaşlık hakkının tanınacağını düşünüyorum. Bu konuda çalışmalarımız devam edecek." dedi. Başbakan Merkel de göçmen anne ve babalara çocuklarına çifte vatandaşlık hakkı tanıyarak "Bu ülkeye hoş geldiniz" demek istediklerini söyledi.

Merkel ayrıca, "Ben Almanya’da doğup büyümüş ve bunlarla birlikte uzun yıllardır bu ülkede yaşayanların başbakanıyım aynı şekilde yüzyıllardır bu ülkede yaşayan Almanların olduğu gibi." dedi. Türk gençlerini zorunlu vatandaşlık tercihe zorlayan opsiyon modelinin kaldırılacağına vurgulayan Merkel, "Sadece burada doğanlara çifte vatandaşlık hakkı verilecek ve bu bizim üst sınırımız." ifadesini kullandı.

TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİ ‘UCU AÇIK SÜREÇ’ OLARAK ANILDI

Sözleşmede, Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakereleri hakkında, “2005 yılında üyelik amacıyla başlatılan müzakereler sonu açık bir süreçtir. Bu süreç otomatik işleyen bir süreç olmadığı gibi, sonucunun da önceden garanti edilmesi mümkün değildir.” ifadelerine yer verildi.

SPD üyelerinin çoğunluğunun kabul etmesi halinde kurulacak koalisyon sözleşmesinde Türkiye-AB ilişkileri ile ilgili şu ifadeler yer aldı: “Biz Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki ilişkileri daha da derinleştirmek istiyoruz, buna dış politika ve güvenlik politikaları alanlarındaki yakın stratejik işbirliğimiz dahildir. Biz hem Türkiye’nin etkileyici ekonomik gelişimini görüyor, hem de üyelik müzakereleri çerçevesinde yapılan reform çabalarını memnuniyetle karşılıyoruz. Müzakere süreci yeni başlıkların açılmasıyla devam etmektedir. Demokrasi, hukuk devleti, din ve fikir özgürlüğü gibi Avrupa Birliği’nin de temelini oluşturan esasların korunması ve devlet içinde uygunlanması ilerleme katedilmesi için şarttır.”

UYUMDA EĞİTİM POLİTİKALARINA AĞIRLIK VERİLECEK

Uyum politikasının ayni zamanda eğitim politikası olduğunun vurgulandığı koalisyon sözleşmesinde eğitimde uyum çalışmalarında daha fazla bütçe ayrılacağı kaydediliyor. Özellikle erken yaslarda Almanca öğrenme ve öğrencilerin bireysel olarak desteklenmesine ağırlık verilecek. Anne ve babaların okulla ve eğitim sistemiyle daha fazla içli dişli olmaları sağlanacak. Anaokulu ve kreşlerde uyum çalışmalarına yönelim projeler geliştirilecek. CİHAN