Aksiyon-iş, Hükümetin, Tarikat Ve Camaatleri Fişlenmesini Kınadı

Aksiyon-iş, Hükümetin, Tarikat Ve Camaatleri Fişlenmesini Kınadı

Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Aksiyon-İş), basına yansıyan tarikat ve cemaatlere yönelik fişleme skandalına ilişkin "Fişlemeler suçtur, hesap sorulmalı.” diye tepki gösterdi.AK Parti iktidarında tarikat ve cemaatlere yönelik...

Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Aksiyon-İş), basına yansıyan tarikat ve cemaatlere yönelik fişleme skandalına ilişkin "Fişlemeler suçtur, hesap sorulmalı.” diye tepki gösterdi.

AK Parti iktidarında tarikat ve cemaatlere yönelik fişlemeler yapıldığının ortaya çıkmasına sivili toplum örgütlerinden tepki geliyor. Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu da, insanların inançlarından, fikirlerinden ötürü fişlenmelerinin yasal olarak suç, ahlaken de kabul edilemez olduğunu belirterek, şiddetle kınadı.

Konu hakkında yazılı açıklama yapan Aksiyon İş Genel Başkanı Vedat Öztürk, son dönemde özellikle Hizmet Hareketini hedef alan hukuksuz uygulamalara imza atan hükümetin inançlı kesimleri rencide eden icraatlarının bunlarla sınırlı olmadığının ortaya çıktığını belirtilerek, ”Basına yansıyan haberlere göre, özellikle 2009’dan bu yana Hizmet Hareketiyle birlikte küçük büyük bütün tarikat ve cemaatler takibe alınıp fişlenmiş. İddialara göre, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı eliyle yürütülen çalışmalarla, Süleymancılar, Nurcular, Nakşiler ve Kadiri tarikatı mensuplarının fişlendiği, dinî akımlar ve tarikatların, üyeleri, mal varlıkları ve faaliyetleri konusunda uzun süre geniş kapsamlı incelemeler yapıldığı belirtiliyor.” dedi.

Fişlemelerin suç olduğunu belirten ve sorumlularından hesap sorulmasını isteyen Vedat Öztürk, inanç ve düşünce hürriyetinin hem evrensel hukuk hem de iç hukukla güvence altına alındığının altını çizerek, hiç kimsenin inançlarından, görüşlerinden, aidiyetinden, kimliğinden dolayı fişlenemeyeceğini söyledi. Konfederasyon olarak, olayın sorumlularını kınadıklarını belirten Vedat Öztürk, şöyle devam etti:

“Geçmişte ara rejim dönemlerinde darbecilerin dindarlara uyguladığı hukuksuz fişleme ve ayrımcı politikaların, bugün üstelik büyük ölçüde dindar halkımızın da oyunu alarak göreve gelmiş bir iktidar döneminde tekrarlanıyor olması son derece düşündürücü. Kanunen hiçbir suç işlememiş olan insanların hangi görüşe, hangi inanca, hangi kökene mensup olursa olsun, dini inancından ve tercihlerinden dolayı potansiyel suçluymuş gibi muamelelere muhatap olmasını ne hukuk, ne akıl ne vicdan kabul edebilir. Bunu yapanlar suç işlemişlerdir ve hukuk önünde hesap sorulmalıdır.”

Geçmişin derin acılarını çağrıştıran ve topluma adeta 'deja-vu' yaşatan uygulamaların sorumlularının kamuoyunun maşeri vicdanında da mahkûm olacağını ifade eden Aksiyon İş Başkanı Vedat Öztürk, bütün toplum kesimlerini de bu türden hukuksuzluklara karşı sesini yükseltmeye çağırdı.

Öztürk, “Siyasetin ve devletin karanlık dehlizlerinde at koşturup gemi yüzdürmeyi tercih edenlerin bu milletin hakkına, hukukuna kast ederek geleceğimizi karartmasını önleyecek yegâne reçete; ‘herkes için daha fazla demokrasi’, ‘şeffaflık’ ve ‘tüm kurumları hukuk önünde hesap veren bir devlete’ sahip olmaktır. Bunun için her türlü hukuksuzluğa, ayrımcılığa, ötekileştirmeye karşı, tüm sendikalar, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, aydınlar, hukukçular birlikte tepki göstermelidir. Unutmayalım, hepimiz aynı gemideyiz. Ve bu geminin batmadan aydınlık ufuklara yol alabilmesi için tarihi sorumluluklarımız var.” diye konuştu. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.