Dr. İbrahim Büyükeken

Dr. İbrahim Büyükeken

Ağlama ey Halep vefalı Türk geldi

Ağlama ey Halep vefalı Türk geldi

Binlerce yıldır birçok medeniyete ev sahipliği yapmış güzel Halep, tarumar oldu. Geride hayalet bir şehir, yitirilmiş hayatlar ve yok edilmiş bir tarih kaldı. Ne Haçlı orduları ne de Moğol orduları Baas rejimi, Rus ve İran ordusu kadar acımasız olmamıştı. Ebu Leheb'in torunları, Yezid'in orduları Halep'te taş üstünde taş bırakmadı...Zulüm hiçbir zaman payidar kalmayacaktır. Zalimler bir gün tarih huzurunda hesap verecek...

**

Halep 5 yıl direndi. Halepliler aç kaldı, susuz kaldı. Ot yedi, böcek yedi ama yine de direndi. Gün geldi açlıktan öldüler, gün geldi varil bombalarıyla can verdiler. 5 yılın sonunda İslam aleminin vurdumduymazlığının bedelini ödedi Halep halkı. Halepli bebekler moloz yığınları altında can verdi...Gözümüzün önünde canlar gitti...Un göndermekten başka birşey yapamadık...

**

Ne Suudi yönetimi, ne Katar hükümeti ne de diğer Arap ülkeleri Halep'in onurlu ve yiğit halkının yanında oldu. Türk halkı elinden geleni yaptı. Fakat yetmedi. Savaşı en baştan beri şeytan yönetiyordu. Şeytanın askerleri ne bebek dinledi, ne yaşlı ne kadın. Camileri de bombaladılar, hastaneleri de...Ah Halep, güzel Halep, canım Halep! Bugünler de gelip geçecek...

**

Nasıl Srebrenitsa'yı unutmadıysak, Halep'i de unutmayacağız. Halep halkına yapılan bu zulmü unutursak kalbimiz kurusun. Haleplilere karşı çok mahcubumuz. İslam ümmeti için ne deseler haklılar. Bir Türk yurdu Halep'i kaderine terkettiğimiz için bize de sitem etmekte haklılar. Hele kendilerini ölüme terkeden Arap ülkelerinin yöneticilerine buğzetmekte yerden göğe kadar haklılar...

**

Ya Halep'in zeytin gözlü çocukları. Onlar açlıktan can verirken, biz kendi derdimize düşmüştük. Kimimiz siyaset peşinde, kimimiz futbol kavgasındaydık.. Unutmuştuk güzel yüzlü masum Halepli çocukları.."Sizi rabbime şikayet edeceğim" diyen Halepli bir çoçuğun yüzüne huzuru mahşerde nasıl bakacağız?

**

"Ey Ölüm meleği! Acele et ve ruhumu al ki artık Cennette yemek yiyeyim. Ben çok açım. Ve ey ailem! Benim için korkmayın. Ben sizin yerinize de cennette yiyebildiğim kadar çok yiyeceğim" diye mektup yazan Suriyeli çocuk bizden razı olacak mı? Umuda yolculuk sırasında cesedi denize vuran Aylan bebek bizi affedecek mi?

**

Halep'te, Humus'ta ve Suriye'nin diğer şehirlerinde yaşanan bunca kötülüğü film izler gibi izledik. Bazen ülkemize sığınan Suriyelilere bile kızdık. Ne işleri var? Diye burada diye höykürenler bile oldu. Suriyeli çocuklara hastalıklı muamalesi yaptık. Suriyelilere dilenci muamalesi yaptık. Hiçbir Suriyeli çocuğun kalbini kırmadım. Gördüğüm zaman çikolata aldım, bisküvit aldım. Ama yeterli miydi? Tabii ki değildi...Daha fazlasını yapamadığım için kendimi de suçlu hissediyorum...

**

Bütün bu yaşananlara ve yanlış Suriye politikalarına rağmen Türk halkı ve hükümetimiz Halep konusunda çok iyi bir sınav verdi. Halep halkının katledilmesine sessiz kalmayan Türk milleti bir kez daha necip bir millet olduğunu ortaya koydu. Devletimiz tüm imkanlarıyla Halepliler için seferber oldu. O insanların katledilmesine, Halepli bebeklerin, çocukların ölmesine, kadınların kirletilmesini seyredemezdik...

**

Eğer biz Halep'te bu soykırıma sessiz kalsaydık atalarımızın yüzüne bakamazdık, onların kemiklerini sızlatırdık. Keşke Türk milletindeki bu duyarlılık diğer Müslüman halklarda da olsa. Mesela Bangladeş, Malezya ve Endonezya gibi İslam ülkeleri Arakan'da Müslümanların katledilmesine sessiz kalmasa. Onlar da elini taşın altına koysa ne güzel olurdu..

**

Halep bir gün yeniden ayağa kalkacak. Bir gün Halepliler yeniden yurtlarına dönecek. Türk milleti tarih huzurunda sorumluluktan kaçmadı.. Medeni (!) Avrupa ülkelerine, petrol zengini Arap ülkelerine insanlık dersi verdi. Onlar 1 Suriyeli'yi bile ülkelerine almaktan korkarken, biz 4 milyondan Suriyeli'ye sahip çıktık. İyi Türk milleti var, iyi Türkiye var. Yoksa zulme uğrayan, yurtlarından sürülen Müslümanlara kim sahip çıkacaktı?

**

Allah Türk milletine güç kuvvet versin. Bu kadar soruna, bu kadar düşmana rağmen hala ayakta kalabiliyorsak, bunun bir sebebi de mazlumların duasıdır. Tarih boyunca o kadar mazlum millete ülkemizi açtık ki; onların dualarıyla ülkemiz ve milletimiz dimdik ayakta. Müslüman milletlerinin tek teminatı vefalı Türk geldi yine..

**

Dün Bosna ve Kosova bugün Halep, Filistin. Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç'in dedi gibi "Her şey bittiğinde, hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil,dostlarımızın sessizliği olacaktır." Halep halkı dostlarının (!) sessizliğini hiçbir zaman unutmayacak.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. İbrahim Büyükeken Arşivi