Uygur Türkleri zulüm görüyor

Uygur Türkleri zulüm görüyor

Selçuk Üniversitesi’nde eğitim hayatını sürdüren Doğu Türkistanlı Abdülhadi Muhammed, “5 yıldır Çin zulmü yüzünden ailem ile görüşemiyorum. Doğu Türkistanlılar Çin kamplarında eziyet görüyor” dedi

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünde öğrenimini sürdüren Doğu Türkistanlı öğrenci Abdulhadi Muhammed, Konya’nın güzelliklerinden etkilendiğini, Konyalıların hoşgörülü olduğunu söyledi. Konya'da dünyanın birçok ülkesinden gelen yabancı öğrenciler öğrenim hayatını sürdürüyor. Afrika ülkelerinden, Güneydoğu Asya ülkelerinden ve Balkanlar'dan binlerce öğrencinin Konya'daki üniversitelerde eğitim hayatı devam ediyor. Bunlardan biri de Doğu Türkistanlı gazetecilik bölümü öğrencisi Abdulhadi Muhammed. Konya hakkında değerlendirmelerde bulunan Muhammed, “Konya güzel bir şehir. Öğrenci şehri olması en büyük özelliği” dedi.

HZ MEVLANA’DAN ETKİLENDİM

Hz. Mevlana’dan etkilenerek Konya’yı tercih ettiğini vurgulayan Doğu Türkistanlı Abdulhadi Muhammed şunları söyledi: “Konya, Hazreti Mevlana’nın şehri. Mesneviyi okudum. Bana çok huzur veriyor. Burada olmak keyif veriyor. Dinimi daha huzurlu yaşıyorum ve Konyalılar dinlerine düşkün. Bu beni çok mutlu ediyor. Yabancılık çekmiyorum, şunu da söyleyeyim, Konya Doğu Türkistan’a çok benziyor. Bütün kültürlerin Konya’da birleşmesi Hazreti Mevlana’nın şehri olduğunun kanıtıdır.”

HİÇBİR DİNİN YAŞANMASINA İZİN VERİLMİYOR

Doğu Türkistan’da Çin zulmü olduğunu dile getiren Muhammed, “Hiçbir dinin yaşanmasına izin verilmiyor. Özellikle İslam dini şiddetle yasak ve dini eğitim alanlar eziyet görüyor. Gizli bir şekilde ibadet ediyorduk. Kur’an-ı Kerim ve seccadeler toplanarak yakılıyor. Biz Müslüman Türkleri Nazi Almanya’sı gibi kamplarda toplayarak orada asimile ediyorlar. Benliğimizi unutmamız için her şeyi yapıyorlar. Bilmediğim numaralardan mesaj geliyor. ‘Buraya gelmez isen ailene zarar vereceğiz’ Türkiye’de bile peşimi bırakmıyorlar” ifadelerini kullandı.

ÖLÜMÜ GÖZE ALARAK HAFIZ OLDUM

Kur’an-ı Kerim’i ezbere bildiğini kaydeden Muhammed şunları söyledi: “Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan onaylı hafızlık belgem var. Çok zor bir şekilde hafız oldum. Hafız olmak için ayda bir kere eve gidiyordum. Çinliler İslam’ı yaşamamıza izin vermiyordu. Hafızlık eğitimi aldığımı öğrenselerdi şahsıma veya aileme 5 veya 10 yıl hapis cezası verirlerdi. Bu cezayı alanlar vardı. Yani kısacası ölümü göze alarak hafızlık yolunda gittim.  14 yaşında hafız oldum. Daha erken olabilirdim lakin şartlar izin vermedi.”

KAMPLARDA İŞKENCE EDİLİYOR

Doğu Türkistan’da Çin zulmü yüzünden dinlerini ve özgürlüklerini yaşayamadığını kaydeden Muhammed şunları belirtti: “Dinimi ve özgürlüğümü yaşayamadığım için ilk Mısır’a babamla geldim. Babam işleri yüzünden geri dönmek zorunda kaldı. Babam geri döndüğünde beni yurtdışına çıkarttığı için pasaportuna Çin Devleti tarafından el konuldu ve kampa gönderildi. Ben daha sonra Türkiye’ye geldim. Çin kamplarında işkence ve eziyet görülüyor. Umarım babam da eziyet görenlerden biri değildir.” Çin’de bilinen sosyal ağların kullanılmadığını dile getiren Muhammed, “Çinlilerin kendi oluşturdukları sosyal medya ve tarayıcılar mevcut. Oluşturdukları ağlar üzerinden aileme ulaşırsam onlara zarar vereceklerini biliyorum. Bunun için 2017’den bu zamana kadar aileme ulaşamıyorum” dedi.

ALİ GÖZEN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.