Uyarılar da fayda etmiyor!

Uyarılar da fayda etmiyor!

Emniyet'in uyarılarına ve yapılan onca habere rağmen vatandaşlar telefon dolandırıcılarının tuzağına düşmeye devam ediyor. Hukuk profesörleri, emekli emniyet mensupları bile dolandırıcıların yalanlarına inanıyor

Son dönemde özellikle telefonlar üzerinden yoğunlaşan dolandırıcılık hadiselerinden vatandaş oldukça muzdarip. Dolandırıcıların tuzağına düşenler arasında hukuk profesöründen ev hanımına, öğrencisinden iş adamına kadar toplumun herkesiminden insana rastlamak mümkün. Kendilerini savcı ve polis gibi tanıtarak her gün yüzlerce kişiyi dolandıran art niyetli şahıslar, binlerce lira haksız kazanç elde ediyor. Kendisini polis veya savcı olarak tanıtan art niyetliler, 'Banka hesabınız terör örgütü tarafından boşaltılacak, kimliğiniz bulundu yada bizde, suç örgütü sim kartınızı kopyaladı' gibi ifadelerle kişileri korkutuyor. İkna edici bir ses tonuyla konuşan dolandırıcılar, arka planda telsiz sesi de kullanıyor.

DOLANDIRICILARIN ÇOĞU URFALI

Telefon dolandırıcılarının büyük kısmı Şanlıurfalı. Şehir, son dönemlerde telefon dolandırıcılığıyla sık sık gündeme geliyor. Türkiye özellikle Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinden dolandırılıyor.  Akçakaleli telefon dolandırıcılarının önemli bir kısmı ilkokul mezunu olması ve İstanbul Türkçesi ile konuşmaları. İlkokul mezunu telefon dolandırıcıları bugüne kadar çok sayıda insanı tuzağına düşürdü. Urfa Akçakaleli telefon simsarları Konya'dan da çok sayıda insanı dolandırdı. Bazıları ise sert duvara çarptı. Şanlıurfa'dan Konya'ya gelen 19 yaşındaki İbrahim Selçuklu Esenler Mahallesi'nde yaşayan ev kadını Kezban B.'yi dolandırmak isterken suç üstü yakalandı. Şehirde Akçakale ve Harran’a bağlı Kılıçlı, Bulutlu, Ceylanharabesi, Öncül, Güneren, Bolotlar, Hacı Ekber köyleri ve bağlı mezralar başta olmak üzere yaklaşık 70 köyde 3 bin 500 kişinin telefonla dolandırıcılık yaptığı daha önce iddia edilmişti. Birçok Urfalı için telefon dolandırıcılığı meslek haline geldi. Yine söz konusu köylerde oturanlar dolandırıcılıktan elde ettikleri yüksek gelir sayesinde lüks evler inşa etmeye başladı. Bu durum da dikkat çekti. Çoğunluğu ilkokul mezunu bile olmayan ve kendilerini emniyet amiri, savcı gibi tanıtan çete üyeleri, özel bilgisayar programlarıyla emniyet, jandarma ve savcılığa kayıtlı telefon numaralarının başına “0” gelmesini sağlayıp, bir yandan da telsiz sesiyle kurbanları kolay ikna ediyor. Gazete ve televizyon haberlerini yakından takip ediyorlar. Özellikle terör davalarında ismi geçenleri arayıp, “Terör örgütü PKK-KCK ile bağlantınız var, vereceğimiz hesaplara para yatırırsanız dosyadan isminizi sileriz” diyorlar. Aralarında profesör, savcı, siyasetçi ve avukatların da bulunduğu yüzlerce kişi böyle dolandırıldı.

ANNEMİN SESİNİ BANA DİNLETTİLER

Art niyetli şahıslar Kırkan ailesini de dolandırmak istedi. Dolandırılacağını fark eden Öğretmen Mazlum Kırkan, önce dolandırıcıları telefonda oyaladı, sonra polise haber verdi. Kırkan, dolandırıcılarla arasında geçen diyaloğu şöyle anlattı: “Kendisini polis olarak tanıtan dolandırıcılar ev telefonunundan bizi aradılar. Telefonu annem açtı. Daha sonra telefonu ben aldım. Bize, 'Endişelenmeyin, öncelikle sakin olun, sizi yönlendireceğiz. Durumunuz kötü. Sizi bu dertten kurtaracağız' dediler. Durumu fark ettim. Anlamamış gibi yapıp dolandırıcılarla konuşmaya devam ettim. Cep telefonum ile de polisi aradım. Bana 'Konya Adliyesi'nin oraya git, bankamatikten para çek' dediler. Tamam gidiyorum dedim ama evin önünde polislerle birlikte bekledim. Tele konferans sistemiyle bana evde olan annemin sesini bile dinlettiler. Paramı kaptırmadım. Ama polis de dolandırıcıları yakalayamadı. İnsanları önce korkutup ardından paralarını alıyorlar. Kendisini savcı ve polis diye tanıtıp arayanlara itibar etmemek lazım. Birisi kendisini polis, savcı, jandarma olarak tanıtıp sonunda da 'para getir' diyorsa, hikaye ne olursa olsun asla inanmayın.”  

KORKU GELİNCE MANTIK DEVRE DIŞI

Dolandırıcıların kişileri baskı altına aldığını belirten Psikolog Ebru Soydaş, okuma seviyesi düşük insanların dolandırıcıların tuzağına daha çok düştüğünü belirtti. Dolandırıcıların insanları yakınlarıyla tehdit ettiğini belirten Soydaş, “Dolandırıcılar insanların vicdanını vuruyor. Duygusal bir toplumuz. Çabuk kanıyoruz. Dikkat etmek lazım” dedi. Art niyetli şahısların telefonda bireyleri korkuttuğunu söyleyen Soydaş, “Başından kötü hadise geçenler genelde 'Sanki hipnoz olmuştum' diyor. Dolandırıcılar kendisini polis ve savcı olarak tanıtıyor, kişileri terör örgütü ile korkutuyor. Korku gelince mantık devre dışı kalıyor. Bu da dolandırıcının işini kolaylaştırıyor. Soğuk kanlı olmak lazım. Çünkü hiçbir savcı ve polis para istemek için aramaz. Sadece karakola davet eder” diye konuştu.

KERİM ATICI merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.