Unutulmaya Yüz Tutmuş Bir Meslek: Keçiboynuzundan Bıçak Üretimi

Unutulmaya Yüz Tutmuş Bir Meslek: Keçiboynuzundan Bıçak Üretimi

Yaklaşan Kurban Bayramı sebebiyle bıçakçılarda da hareketlilik başladı. Çorum'un İskilip ilçesinde baba mesleğini hayatta tutmaya çalışan 70 yaşındaki Hüseyin Demirelli, gösterdiği büyük el emeği ile bıçak saplarını keçiboynuzundan...

Yaklaşan Kurban Bayramı sebebiyle bıçakçılarda da hareketlilik başladı. Çorum'un İskilip ilçesinde baba mesleğini hayatta tutmaya çalışan 70 yaşındaki Hüseyin Demirelli, gösterdiği büyük el emeği ile bıçak saplarını keçiboynuzundan yapıyor.

Anadolu'da, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma bazı meslekler giderek yok olurken bazıları da teknolojiye dayanmaya çalışıyor. Bunlardan birisi de el işi bıçakçılık sanatı. Bıçakçılık mesleği gelişen teknoloji ile birlikte yerini fabrika üretimi tahta veya plastik saplı demir bıçaklara bıraktı. Osmanlı döneminde hayvan boynuzlarından bıçak ve sap yapılması da günümüzde giderek unutulan zanaatlardan.

Binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip olan Çorum'un İskilip ilçesinde yaşayan Hüseyin Demirelli de bıçakçılık sanatının son ustalarından. Demirelli, çevre köylerden ve kasaplardan aldığı keçi ve sığır boynuzlarını bıçak haline getiriyor. Uzun uğraş ve yoğun tempo isteyen bu iş için, ''Her babayiğidin harcı değil'' diyen Demirelli, boynuzdan yapılan bıçakların faydalarını anlatarak, ''Daha keskin ve daha uzun ömürlü, ama günümüzde artık bu meslek kalmadı'' diyor.

Bıçakçı ustası Hüseyin Demirelli, ”Bu benim baba sanatım. Sülalemin tamamı demirciydi onlardan esinlenerek biz de bu sanata, 8 yaşında babamın yanında başladım. Bugün 70 yaşındayım ve hala da devamlı çalışmaktayım. Eskiden tabi burada ocaklarımız vardı onlarda yapıyorduk. Ama şimdi onlar sanayiye gitti. Şimdi ise yine burada sobada ısıtarak yapıyoruz. Keçiboynuzunu ısıtıyoruz, ısıtınca yumuşuyor daha sonra hangi bıçak için kullanacaksak o bıçağın çelik kalıbına koyup sekil veriyoruz soğuyunca da bıçağa takmak için işleme alıyoruz” şeklinde yaptığı işi anlatıyor.

Usta Demirelli, keçiboynuzu kullanma sebeplerini ise şöyle sıralıyor: ”En başta sağlam olması, iki kullanışlı olması ve diğer kullanılan malzemelere göre görünüşü daha güzel. Naylon ve plastik saplar 6 ay veya bir sene kullanılıyor. Ancak keçiboynuzu saplar kullanıma göre üç ile dört yıl arasında bir kullanım ömrü var."

Gençlerin mesleğe karşı ilgisiz olduğunu aktaran Demirelli, şunları söylüyor: “Kendi oğullarım bile ilgisiz bu mesleğe karşı. Bu eski bir sanat olarak kaldı. Herşey makineleştiği ve hazır kulanım arttığı için herkes kolay işe bakıyor. Bunu bizim gibi ocakta döverek emek harcayarak yapmak zor geliyor. Bu işle uğraşan yalnız iki, üç kişi kaldı. İlçe dışından gelip bıçak soranlar var. Bazen müşteri 'ben iki gün buradayım bana keçiboynuzundan sap yap' diyor. Ben de isteğine göre bıçağı sapı yapıyorum.” Demirelli, ömrü el verdiği sürece bu uğraşı sürdüreceğini ifade ediyor. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.