Tüsiad Yik Başkanı’ndan Yeni Anayasa Ve Yasa Tavsiyesi

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Erkut Yücaoğlu, gerek yeni anayasada gerek diğer yasalarda ifade, din ve vicdan özgürlüğü ile girişim özgürlüğünün göz önüne alınması tavsiyesinde bulundu.

Yücaoğlu, yargının her kararında tarafsız ve bağımsız olması gerektiğini de vurguladı.

TÜSİAD YİK toplantısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Four Seasons Hotel’de yapıldı. Toplantıda söz alan TÜSİAD YİK Başkanı Erkut Yücaoğlu, siyaseti ve ekonomiyi yorumladı.

Yücaoğlu, hukukun önemine işaret ederken, “Hukuk devletinin gereği olarak şu an her organ eylemlerinde yargı tarafından denetlenmelidir. Yine devlet bireylere hukuk teminatı vermelidir.

Hukuk devleti normlarının oturmaması devlette ve toplumda pek çok acının devam etmesine neden olabiliyor. Bu çerçeveden baktığımızda bir hukuk devletinin kendi içinde yaygın deyişle bir paralel devletin oluşmasına, böylesi bir yapının hukuku kendi gündemi doğrultusunda eğip bükmesine izin vermesi mümkün değildir. Şu muhakkak devlet yönetimi hiçbir gücün vesayeti altında olmamalıdır. “ ifadelerini kullandı.

Yücaoğlu, toplantıda Ahmet Davutoğlu hükümetinin programından da “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı hukuk devletinin en önemli vasfıdır. Şeffaflık, yolsuzlukla mücadele de ancak hukuk devleti içinde bağımsız ve tarafsız yargı ile ele alınabilir.” alıntısını yaptı.

TÜSİAD YİK Başkanı, yeni anayasa ve yasaların yapımı ile ilgili olarak “Burada ifade, din ve vicdan ile girişim özgürlüğü göz önünde bulundurulmalıdır.” dedi.

Çözüm sürecine de değinen Erkut Yücaoğlu, şunları kaydetti:

Demokratikleşmenin en önemli alt unsurlarından biri çözüm sürecidir. Yeni hükümetin programında bu önemle ele alınıyor. Programda çözüm süreci ile toplumun, bireylerin denkliğinin, ortak aidiyetin hayata geçirileceğine temas ediliyor. Çözüm sürecinin kararlılıkla yürütüleceği vurgulanıyor. Biz, TÜSİAD olarak çözüm sürecinin sıhhatli, barışçıl şekilde yürümesini gönülden temenni ediyoruz. Bu anlamda sürecin bölgesel kalkınma boyutuna katkı yapma gayretindeyiz.”

Ukrayna, Suriye ve Irak’ta çatışmaların ihracatı menfi etkilediğini anlatan Yücaoğlu, şöyle devam etti:

“Bu durum ekonominin yanı sıra Suriyeli mülteciler gibi sosyal hayatı ilgilendiren sonuçlar yaratıyor. Ortadoğu’da çatışmaların yeni aktörler ve IŞİD gibi sınırımızda beliren yeni örgütlerle daha çetrefilli hale geldiğini görüyoruz. Bütün koalisyon çalışmalarına rağmen bu karmaşanın uzun süre devam etmesi ihtimali var. Bu nedenle yeni hükümetin programında dış siyasetin siyaset-ekonomi-savunma veçheleri ile ana dayanağı Avrupa ve Transatlantik kurumları ile bu irtibatın artması olarak açıklanıyor. Bu vurguyu Suriye ve Irak sorunlarında ABD ve AB ile irtibatın değerlendirmesi olarak algılıyoruz. Türkiye kendi çıkarlarına uygun, kişilik sahibi, insan odaklı siyaset arayışı içindedir. Ama bu dış siyaset arayışı küresel güç dengeleri ile uyumlu ele alınmayı gerektiriyor.”

Türkiye’de makro dengelerin aşağı yönlü oynaklığından yakınan Yücaoğlu, “Bu sene üretim ve büyüme rakamları beklenenin altında performans ortaya koyuyor.. Büyümenin yüzde 3 civarında olması bekleniyor. Yeniden yapılanma çerçevesinde milli gelir içinde sanayi üretiminin payının artırılması önemle ele alınmalıdır.” önerisinde bulundu.

Yücaoğlu, ilaveten TÜSİAD olarak katma değeri artırma gayretinde olduklarını ifade edip “Burada eğitimin önemli bir rolü var. Ancak son dönemde sınav ve yerleştirme sisteminde çok enerji yitirildi. Öğrenci, veliler, öğretmenler, dolmayan kontenjanlar bir sorun yumağı oluşturdu. Ama esas olan eğitimin içeriğinin ikinci planda kalıp kalmadığıdır. Uluslar arası istatistikler matematik ve fen bilimlerinde Türkiye’nin geride kaldığına işaret ediyor.” dedi.

CİHAN