Türkiye, yabancı ülke askerlerine açılıyor!

Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, tezkerelerin yarın Genel Kurul’a geleceğini söyledi. Tezkereye göre yabancı ülke askerlerine Türkiye toprakları açılıyor. IŞİD tehdidi ve sınır güvenliği için hazırlanan Irak ve Suriye tezkereleri birleştirilerek Meclis’e gönderildi. Yarın Genel Kurul’da görüşülmesi beklenen tezkereyle Türkiye toprakları yabancı ülke askerlerine açılacak. Başbakan Ahmet Davutoğlu imzalı tezkerede, ‘Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gerektiği takdirde sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması’ ifadesi yer aldı. Gerekçede ise ‘Türkiye’nin güney kara sınırları boyunca ulusal güvenliğimize dönük risk ve tehditlerin ciddi biçimde arttığını’ vurgulandı. IŞİD ve PKK terör örgütü tehlikesine dikkat çekildi. ‘Süleyman Şah Saygı Karakolu’na dönük güvenlik riskinin artması’ da tezkerenin gerekçeleri arasında sayılıyor.

Bakanlar Kurulu, dün Irak ve Suriye’ye yönelik tek bir tezkere metni hazırlayarak gece saatlerinde TBMM’ye iletti. Yarın, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek olan tezkere, hem IŞİD hem de PKK terör örgütlerine yönelik hazırlandı. En önemli ayrıntı ise yabancı ülke askerlerine Türkiye topraklarının açılması oldu. Başbakan Ahmet Davutoğlu imzalı tezkerede, “Türkiye’nin ulusal güvenliğine yönelik terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı, uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye’deki tüm terörist örgütlerden ülkemize yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı güvenliğin idamesini sağlayacak, (...) hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetçe takdir ve tayin olunacak şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması (...) için 4.10.2014 tarihinden itibaren 1 yıl süreyle izin verilmesini Anayasa’nın 92. maddesi uyarınca arz ederim.” denildi.

Işid ve pkk gerekçede yer aldı

Tezkerenin gerekçesi ise bir buçuk sayfalık ‘Bakanlar Kurulu Prensip Kararı’ olarak açıklanıyor. Gerekçede, ‘Türkiye’nin güney kara sınırları boyunca ulusal güvenliğimize dönük risk ve tehditlerin ciddi biçimde arttığını’ vurgulanıyor. Irak’ın kuzey bölgesinde, silahlı PKK terör unsurlarının varlığını sürdürdüğü belirtilirken, ‘IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı Birleşmiş Milletlerin aldığı karar’ hatırlatılıyor. ‘Süleyman Şah Saygı Karakolu’na dönük güvenlik riskinin artması’ da tezkerenin gerekçeleri arasında sayılıyor. Suriye’ye yönelik ağır ifadelerin kullanıldığı gerekçede, “Suriye’deki rejim, meşruiyetten yoksun iktidarını idame ettirebilmek amacıyla terör gruplarına destek vermekte, etnik ve mezhepsel aidiyetleri istismar etmek suretiyle toplumsal farklılıkları fiili çatışmaya dönüştürmeyi hedefleyen bir siyaset izlemektedir. Esad rejiminin desteği ve işbirliği sayesinde Suriye’deki faaliyetleri için uygun zemin bulan terörist gruplar, eylemlerini Irak’a da yayayarak bu ülkeyi kaos ortamına ve istikrarsızlığa sürüklemiştir.” deniliyor.

Asker, tatmin edici bilgiler verdi

Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, toplantı sonrasında konuya ilişkin açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını cevapladı. Arınç, “İki tezkere birleştirildi ve Meclis’e öyle gelecek. Konuyla ilgili Genelkurmay Başkanı’mız bir sunum yaptı. Bazı konularda sorular yöneltildi. Tatminkâr cevaplar alındı.” dedi.  Arınç, “Türk askerinin sınır ötesine geçişi söz konusu mu? Türkiye topraklarının yabancı devlet askerleri tarafından kullanılması, üslerin kullanılması tezkerenin kapsamında mı?” sorusuna, “Hepsi. Bütün bunların hepsini karşılayacak bir metin hazırlandı. Çünkü her gün bunları düşünmek veya yeni bir karar alma ihtiyacını hissetmeyeceğiz.” cevabını verdi.  “Yabancı askerler Türkiye’yi geçiş üssü olarak mı kullanacak?” sorusuna karşılık, “Bunlar teknik tabirlerdir. Olası tüm ihtimallare karşı Türkiye’nin alması gereken bütün tedbirleri, gayet diplomatik bir üslupla üzerinde hassasiyetle, adeta bir gergef gibi işleyerek hazırladık.” şeklinde konuştu. 

Süleyman Şah Türbesi’ne IŞİD tehdidine ilişin bir soru üzerine Arınç, “IŞİD militanlarının Süleyman Şah bölgesine çok yaklaşması söz konusu. Orada askerlerimiz teçhizatları, silahları ile görevlerine devam etmektedirler.” dedi.

Yol haritası belli oldu, Çözüm Süreci Kurulu oluşturulacak

Bakanlar Kurulu’nun dünkü önemli gündemlerinden biri de çözüm süreciydi. Bülent Arınç, toplantıda, Türkiye’nin iç ve dış güvenliği gibi konuların yanı sıra çözüm sürecinin de ele alındığını söyledi. ‘Çözüm Süreci Yasası’ olarak bilinen 6 maddelik ‘Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’a ilişkin Bakanlar Kurulu düzenlemesi de imzalanarak Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi. Çözüm sürecine ilişkin yol haritası olarak nitelenen bu düzenleme ile yapılacak çalışmalar, kurulacak birimleri, çözüm sürecinin yürüyeceği ana başlıklar belirlendi. Çalışma alanları şu başlıklardan oluşuyor: Siyasi çalışmalar. Hukuki düzenlemeler ve insan hakları. Sosyal programlar. Ekonomik programlar. Kültürel çalışmalar. Toplumsal destek ve sivil toplum çalışmaları. Güvenlik ve silahsızlandırma. Sorunun parçası olan aktörlerle temas, diyalog ve benzeri çalışmalar. Eve dönüşler, sosyal yaşama katılım ve uyum çalışmaları. Psikolojik destek ve rehabilitasyon çalışmaları. 

Ayrıca kanun çerçevesinde Çözüm Süreci Kurulu ve Kurumlar Arası İzleme ve Koordinasyon Komisyonları oluşturulacak. Çözüm Süreci Kurulu, koordinasyonu yürütmek, eylem planlarını onaylamak ve işleyişe ilişkin gerekli kararları almakla görevli. Bununla birlikte her çalışma alanı ile ilgili sorumlu kurullar da oluşturulacak. Bu kurullar, eylem planları ve uygulamaya dair değerlendirme raporları hazırlayacak. Daha sonra Kurul’a sunacak. Çözüm sürecindeki görevlerden dolayı hukuki, idari veya cezai sorumluluk olmayacak. Bülent Arınç, ‘çözüm süreci bitti’ iddiaları ve terör örgütünden gelen tehditlere ilikin de konuştu. Arınç, “Bunlar bizim açımızdan geçersizdir. Hükümetimiz çözüm süreci konusunda ciddidir. Asayişi bozan, kısmen terör, kısmen de asayişsizlik konularında elbette bir acımasız davranışımız söz konusu olacaktır. Kamu güvenliğinin bozulmasına hiçbir zaman izin vermeyeceğiz.” dedi.