'Türk Polis Teşkilatı'ndan Başka Örgüt Bilmem'

'Türk Polis Teşkilatı'ndan Başka Örgüt Bilmem'

İzmir'de, emniyet mensuplarına yönelik hükümete yakın bir gazetenin kupürüyle başlatılan ‘kupür operasyonu’ davasına 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmanın ikinci gününde sanıklar savunma yapmayı sürdürdü. Duruşmada...

İzmir'de, emniyet mensuplarına yönelik hükümete yakın bir gazetenin kupürüyle başlatılan ‘kupür operasyonu’ davasına 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmanın ikinci gününde sanıklar savunma yapmayı sürdürdü.

Duruşmada savunma yapan Komiser Kürşat Şenol Yılmaz, "Ben Türk Polis Teşkilatı'ndan başka örgüt bilmem. Şerefli Türk polisiyim. Nasıl menfaat peşinde koşmuşum? Kime şantaj yapmışım? Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum." dedi. Bekar olmasına rağmen aldığı maaştan çok az para arttırabildiğini ifade eden Yılmaz, "İddianamede iddia edildiği gibi nasıl maddi menfaat peşinde koşmuşum? Yeri geldi kullandığımız devletin arabasının benzinini ben cebimden doldurdum. Buna tüm çalışma arkadaşlarım şahittir." şeklinde konuştu.

‘HAKİM VE SAVCI DİNLEMEDİ, SAVUNMA HAKKIMIZ KISITLANDI’

Soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra Cumhuriyet savcısının kendisini dinlemediğini, savunma hakkını kısıtladığını ileri süren Kürşat Şenol Yılmaz, "Hakim ve savcı bizi dinlemedi. Savunma hakkımızı kısıtladı. Hakim ve savcının bir saatte bu kadar dosyayı incelemesi mümkün değildir." ifadesini kullandı.

‘BİNLERCE TALEPTEN 3’Ü SORULUYOR’

Görev yaptığı zaman diliminde bugüne kadar binlerce dinleme talebi yaptıklarını belirten Yılmaz, "Benim imzaladığım belki 10 bine yakın karar vardır. Burada bana getirilip 3 tanesi soruluyor. Biz bunların hepsi için denetlenmeye tabi tutulduk." diye konuştu.

Sanıklar arasında bulunan ve ‘amirleri aleyhinde ifade vermeye zorlandığı’ iddia edilen sanıklardan polis memuru Erdinç Sezgin’in kendisiyle ilgili sözlerine cevap veren Yılmaz, "Erdinç Sezgin’le hiç çalışmadım. Onun çalıştığı kısımda hiç çalışmadım. Nasıl ben ona baskı yapmışım? Ben şubeden ayrıldım, tayinim çıktı Hakkari’ye gittim. Gideli 1,5 yıl oldu, neden şimdiye kadar suç duyurusunda bulunmamış? Erdinç Sezgin’le alakalı hiç çalışmamışım. Neden böyle bir tutum içine girmiş anlamıyorum." sözlerini kaydetti.

Dinlenen şahısları tanımadığını, hatırlamadığını, yapılan dinlemelerin imha edildiğini, kayıt altında tutulmadığını belirten Yılmaz, tüm dinlemelerin hukuki olduğunu, ancak usulsüzmüş gibi karşılarına çıkarıldığını savundu.

'Kaçma şüphesiyle' haksız yere 35 gün cezaevinde yattığını, oysa polisevinde kaldığını, pasaportunun bile bulunmadığını, telefonla her daim ulaşmanın mümkün olduğunu, özgürlüğü kısıtlamanın bu kadar kolay olmaması gerektiğini belirten Yılmaz, "İsmim gazetelerde çıktı. PKK’lılar beni öğrenmiş, ben oraya gittiğimde başıma bir şey gelmesi halinde kim bunun hesabını verecek?" diye sordu.

Sanıklardan İbrahim Öztürk de hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. Öztürk, "Vatan ve milletim için çalıştım suçlamaları kabul etmiyorum." dedi. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.