Skoru koruma çabası içine girersen
Teknik direktör İlhan Palut, taraftar nezdinde beklentilerin yükselmesini istemiyorum dese de bugüne kadar alınan sonuçlar ve ligin yenilgisiz iki takımından biri olması sebebi ile camiada beklentinin arttığını söylemek yanlış olmaz.
Tek endişem bu beklentinin oyuncular ve teknik ekip üzerinde baskı oluşturması. Allah nazardan saklasın şu anda ligin en iyi teknik direktörlerinden biri bizde.
Palut hoca kendi üzerinde baskı hissetmediği gibi oyuncular üzerinde de baskı oluşmasına izin vermedi.
Futbol camiasının özelliğidir. Bir futbolcu ve teknik direktör sivrilince önünü kesmek için her türlü işin içine girerler.
Bu endişeyi yaşıyorum. Hem oyuncularımız hem de teknik direktör oldukça başarılı, inşallah bir “Ali cengiz oyununa” kurban gitmezler.
Kasımpaşa karşısında daha maçın 21. Dakikasında 0-2 öne geçince endişelenmedim değil. Öne geçmek elbette önemli, ancak bunu muhafaza etmek daha da önemli.
Nitekim öyle de oldu, 29. Dakikada kalemizde golü görüverdik.
Müsabakalarda en tehlikeli skorlar 2-1 olanlardır. Geride olan takım ümitlenir, önde olan takım ise panik yapar.
Bereket versin ilk yarıyı 1-2 önde kapatmayı başardık. Öne geçtikten sonra rehavet hastalığımız nüksetti ve topu tamamen rakibe bıraktık ve savunmaya çekildik.
İkinci yarının başlaması ile Kasımpaşa baskı kurdu. Kazandığımız topları ayağa pas yaparak çıkamayınca, her vurduğumuz top duvara çarpar gibi geri dönmeye başladı.
Topa sahip olamayıp skoru koruma çabası içine girince üzerine bir de panik yapınca garip bir penaltı yaptık ve dakika 63. De durum 2-2 ye geldi.
Bu dakikadan sonra tüm hevesim de heyecanım da kaçtı.
Rahat kazanacağımız Trabzon ve Kasımpaşa maçlarından berabere ayrıldık. Bunun üzüntüsü içindeyim. Tek teselli bulduğum nokta yenilgisiz devam etmek.
Bir daha ifade edeyim, “SKORU KORUMA ÇABASI İÇİNE GİRMEYECEKSİN”
OKYANUSU GEÇİP Fenerbahçe'nin 3-4 sezondur tuhaf bir hastalığı evinde hiç beklemediği puanlar kaybetmesi.
Hesapta olmayan puan kayıpları ile şampiyonluklar kaybetti.
Bu sezon da bu hastalığın devam ettiği görünüyor.
Her nedense oyuncular rakip seçiyor. Zor maçlara daha iyi motive oluyor, kolay maçlarda ise tokat yiyor.
Hatay karşısında galip gelmesi de bunun göstergesi, rakip güçlü olunca oyuncular buna göre motive oluyor, öyle görünüyor ki, Fenerbahçe bu yıl da okyanusu geçip derede boğulacak gibi görünüyor.
Bu arada, Fenerbahçe’nin şampiyon olabilmesi bazı yorumcuların tarafsızlığına bağlı. İsimlerini yazmaya gerek yok, sağır sultan bile biliyor. Her sezon olduğu gibi daha lig başlamadan üstüne basa basa "Bu yıl Fenerbahçe’yi şampiyon yapacaklar” diye başlarlar, lig sonuna kadar devam ederler.
HER ZAMAN KEDİ BAL YEMEZ
Galatasaray 0-1 geriye düşmesine rağmen evinde Göztepe'yi 2-1 yendi. Beraberlik golünü kaleci hatasıyla buldu ve maçı da kazandı.
Lazio maçını da kalecinin hatası ile kazanan Galatasaray’ın Göztepe’yi yenmesine rağmen iyi olduğunu söyleyemem, işin özü “HER ZAMAN” kedi bal yemez.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.