Şehit Annesinden Takas İddiasına Tepki: Dünyayı Verseler Değişmezdim Oğlumla

Türkiye’de güvenlik görevlilerini şehit eden IŞİD militanlarının Musul'da rehin alınan 49 konsolosluk görevlisinin serbest bırakılmasında 'takas edildiği' iddiası aileleri bir kez daha yıktı. Niğde’nin Ulukışla ilçesinde IŞİD militanlarının saldırısında şehit düşen polis memuru Adem Çoban’nın Adana’nın Ceyhan ilçesine bağlı Dokuztekne köyünde ikamet eden ailesi 'takas' iddialarına tepki gösterdi. Adı köylerindeki okula verilen şehidin annesi Zeynep Çoban, "Elime fırsat geçse canım nasıl yandıysa, ben de onların canını öyle yakarım. Bıçakla soyarım derilerini. Ben bir anneyim, geride (oğlumun geride kalan) üç çocuğu var. Dünyayı verseler değişmezdim oğlumla. Ne yapayım kader böyleymiş." deyip, gözyaşı döktü.

IŞİD üyesi Alman uyruklu Benjamin Xu, İsviçre vatandaşı Çendrim Ramadani ile Makedonyalı Muhammed Zakiri, K.Ö.'nün yönetimindeki otomobil ile İstanbul'a gitmek üzere 20 Mart 2014 günü Hatay'dan hareket etmiş, Niğde'nin Ulukışla ilçesi, Adana Otoyolu'nun Gedeli viyadüğündeki rutin yol kontrolünde taksiyi durdurmak isteyen güvenlik güçlerine, uzun namlulu silahlarla ateş açmıştı. Saldırıda şehit olan polis memuru Adem Çoban'ın (42) ailesinin acısı saldırıdan sonra yakalanarak tutuklanan IŞİD üyelerinin Musul'da rehin alınan 49 konsolosluk personelinin serbest bırakılmasında 'takas olarak' kullanıldığı iddiası ile tazelendi.

"KOCAMIN FİKRİNİ SORMUŞLAR, KENDİLERİNİN BİR ÇOCUĞU OLSAYDI TAKAS MI EDERLERDİ?"

Şehit Adem Çoban’nın Ceyhan’nın Dokuztekne köyünde yaşayan annesi Zeynep Çoban, eşi Mevlüt Çoban’nın kendisine “Ceyhan’da beni konuşturdular. Bana ‘Oğlunuzu şehit edenleri takas etsek ne dersin’ dediler. Ben de ‘Hayır ben öyle bir şey istemiyorum. Üç tane kız çocuğum (torunları) var. Herkes cezasını çeksin’ dediğini anlattı. Acılı anne, "Ben öyle duydum. Gelenler iki kişiymişler. Kocamın fikrini sormuşlar. Daha yakın zamanda sormuşlar. Başka gazeteciler de geldi. Mezarlıkta fotoğraflarımızı çektiler, konuşturdular. Eşim, (oğlumun) üç kız çocuğu var. Herkes cezasını çeksin. 'Hayır ben (IŞİD’cilerin takasını) istemiyorum' dedi. O canavarlar yaşıyormuş, dediler. Kendilerinin bir çocuğu olsaydı takas mı ederlerdi? Canım yanmış benim. Altı ay oldu, günüm geçmiyor. Allah kimsenin başına vermesin, kolay bir şey değil. Çocuğum yanımda olsaydı da keşke dilenseydim.” şeklinde konuştu.

'ÇOCUĞUNUN ŞEHİTLİĞİNİ AF EDER MİSİN?' İDDİASI

Şehit polis memurunun babası Mevlüt Çoban (65) daha önce gazetecilere şu açıklamayı yapmıştı: "Daha önce arayanlar oldu, Ceyhan’da görüştüm; 2, 2.5 ay oldu. Bana geldiler, ‘af ediyor musunuz?’ Telefonumu bulmuşlar –emniyetten mi– nereden aldıklarını bilmiyorum. Telefonda ‘amca neredesin?’ ‘Ceyhan’dayım. Yerimi belirledim, geldiler. Ziraat Bankası’nın orda ki parkta görüştük. 2 sivil geldi. Ben emniyet gücü hesap ettim. Ama değilmiş demek ki… MİT mi? Artık ne olduğunu bilmiyorum. Bana ‘çocuğunun şehitliğini af eder misin? Oradan karşılık istiyorlar. ‘Hayır, öyle şey olmaz.’ dedim. ‘Amca yapma' dediler, ‘yok hayır, olmaz’ dedim. (Gerçekten böyle bir şey yaptılar ise) devletten davacı olacağım. Ciğerim yanmış. Üç tane kızı var. Ev alacağız, dediler almadılar. Bana ev yapacaklardı, yapmadılar. Kınıyorum. Oğlumu şehit edenlerin Türkiye'de cezalarını çekmesi lazım. Normal ölü değil, bu. Şehidin üzerinde pazarlık olmaz. Yanlış, başka yöntemler denensin."

CİHAN