Ramazan’da bağışlık sistemi güçlü tutmalıyız

Diyetisyen Zişan Taşdemir;”On bir ayın sultanı Ramazan ayının gelmesine sayılı günler kaldı. Ramazan ayının gelmesiyle birlikte oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekli ve beraberinde öğün sayılarında değişiklikler olmaktadır. Uzun süre aç kalınması metabolizmada yavaşlamalara sebep olabilmektedir. Bu yüzden bu noktada Pandemide ve Ramazan ayında beslenmeye oldukça dikkat edilmelidir. Çünkü iyi beslenmeli ve bağışıklık sistemimizi güçlü tutmalıyız” dedi. Ramazan ayı içerisindeki beslenme için uyarı ve önerilerde bulunan Diyetisyen Zişan Taşdemir, şunları söyledi: “Ramazan ayında beslenmenizi 2 ana, 1 ara öğün şeklinde planlayabilirsiniz. Öğünlerinizde lokmaları çok çiğnemeye ve yavaş yemek yemeye özen gösterin. Uzun süreli açlığı daha da uzatmamak adına mutlaka sahur yapın. Sahurda sadece su içmeyin. Sahurda uzun süreli tokluk hissi sağlayacak yumurta, peynir, süt gibi protein içeren besinlere yer verin. Tuz içeriği düşük ya da tuzsuz zeytin ve ceviz içi gibi yağlı tohumlara da yer verebilirsiniz. Sahurda pide yerine tam tahıllı ekmek türevlerine yer verin. Gün içerisinde daha fazla susamanıza sebep olabilecek tuzlu ve tuz içeriği yüksek gıdalardan uzak durun. Sindirim açısından sahuru yaptıktan en az 45 dakika - 1 saat sonra uyumaya özen gösterin.

İftarda orucunuzu hurma, kuru kayısı, zeytin gibi iftariyelikler ve 1 bardak suyla açın. Ardından 1 kase kadar çorba tüketebilirsiniz. Çorba içtikten sonra boş midenize birden yüklenmemek ve hazımsızlık sorunuyla karşılaşmamak adına en az 15 dakika kadar ara vermeye özen gösterin. Ara verdikten sonra ana yemeğiniz ve salatanızla yemeye devam edin. Tüketilmesi gereken miktar kişiden kişiye göre değişmekle beraber 1 avuç içi kadar pide de tüketebilirsiniz (1 avuç içi pidenin 1 dilim ekmeğe eşdeğer olduğunu unutmayın). Besinlerde bulunan demiri bağlamamak adına iftardan hemen sonra çay – kahve tüketmeyin. En az 45 dakika 1 saat sonra tüketmeye çalışın. Tatlı tüketiminizi iftarda yapmayıp, iftardan 1-1.5 saat sonra tüketin. Tatlıda tercihinizi şerbetli tatlılardan ziyade sütlü tatlılardan yana kullanın. Haftada 2 gün tatlı tüketmeniz ideal olacaktır (Herhangi bir hastalığınız varsa mutlaka uzmanınıza sorun). İftar ve sahur arasında bir ara öğün yapabilirsiniz. Ara öğününüzde süt grubuna (süt, yoğurt, ayran, kefir) ve meyveye yer verebilirsiniz. Su tüketiminizi iftar ya da sahurda birden yapmayın. Tüketiminizi iftar ve sahur dahil olmak üzere zamana yayın. Yeterli miktarda su tüketmediğinizde baş ağrısı gibi sorunlarla karşılaşabileceğinizi unutmayın. Her dönemde olduğu gibi oruçluyken de vücudun sıvı-mineral dengesi için yeterli miktarda su tüketmek önemlidir. İftardan 1-1.5 saat sonra hafif tempolu yürüyüş ve evde yapabileceğiniz egzersizleri uygulayın. Bedenen ve ruhen arınacağınız bir ay olması dilerken, beslenmemizi bu ramazan ayında daha da dikkat etmeliyiz. Çünkü Pandeminden dolayı bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak zorundayız.”

HABER MERKEZİ