Polis Avukatı Löklüoğlu: Medyada Çıkan Yüksek Taltif Ücretleri Doğru Değil

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma Bürosu savcılarından Alper Türkmen, 17 polis hakkında 'Usulsüz taltif' iddiasıyla dün gözaltı kararı çıkardı. 17 polisten 14'ünün sorgu işleminin tamamlandığını belirten ve emniyet mensuplarına ilişkin istinat edilen taltif meselesine açıklık getiren Avukat İbrahim Löklüoğlu, gözaltındaki polislerin taltif kurulu olarak görev yaptıklarını ve sadece olaylara ilişkin taltif önerisinde bulunduklarını söyledi. Kurulun bir danışma görevi gördüğünü ve taltif verilen kişilere ilişkin bir değerlendirme yapamadığını kaydeden Löklüoğlu, basında çıkan yüksek rakamlı taltif ücretlerinin de doğru olmadığını belirtti.

    Savcı Alper Türkmen'in talimatıyla Ankara Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, eski Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Daire Başkanı Bekir Akarsu'nun da aralarında bulunduğu 17 polisi gözaltına aldı. Sözkonusu 'Usulsüz taltif' iddiaları, daha önce Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu müfettişleri tarafından incelenmiş ve soruşturmaya gerek olmadığı yönünde karar verilmişti. Gözaltına alınan emniyet mensuplarının yakınları da Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde bekleyişlerini sürdürüyor. Ellerindeki Kuran'ı Kerim ve Cevşenleri okuyarak yakınlarından gelecek haberleri bekleyen aileler, adaletin mutlaka tecelli edeceğine inanıyor.

    Gözaltına olan bir grup polisin avukatlığını yapan İbrahim Löklüoğlu da Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) yaptığı açıklamada, 17 kişilik gözaltı listesinde 14’ünün Ankara Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorgularının devam ettiğini ve 3 kişinin ise Emniyet’e intikal etmediğini söyledi.

    "ASIL KARAR MERCİ OLAN KOMİSYONDUR"

    Emniyet mensuplarına ilişkin ‘Usulsüz taltif’ iddialarına da açıklık getiren Avukat Löklüoğlu, "Emniyet mensuplarının zorlu çalışmalarından kaynaklı ağır bir yükleri vardır. Bunun için kendilerine taltif denilen bir başarı ödülü verilir. Bu başarı ödülü de belirli periyodlar şeklinde taltif komisyonlarının toplanarak verdikleri kararlardır. Belli bir olay ve çalışmalardan sonra öncelikle herhangi bir komisyon toplanır. Bunun insan kaynakları listelerini hazırlar. Kimlerin taltif alması gerektiği konusunda bir liste hazırlarlar. Bu listeyi alt komisyona verirler. Alt komisyonlar da bunun değerlendirmesini yapar. Bizim müvekkillerimiz alt komisyonlardaki kişiler. Burada ne isim görürler ne de o ismin herhangi bir niteliğini ya da kişiliğini bilirler. Sadece olayla ilgili kişilerin taltif alması için alt komisyona bilgi ve teklif verir. Bu incelenir ve alması uygundur görüşünü taltif komisyonuna verir. Asıl karar merci komisyondur. Onlar karar vermeden taltif ortaya çıkmaz." dedi.

    "TALTİF, EN DÜŞÜK 50, EN YÜKSEK 400 TL"

    Medya organlarında yüksek taltif ücretlerinin gerçeği yansıtmadığına dikkat çeken Löklüoğlu şöyle devam etti: “Buradaki taltifler de fahiş rakamlar değil. Dolandırıcılık yapılacak işler değil. Kime ne verilmişse onların hesaplarına giden meblağlar. Bu taltif alt memurda 50, en üst memur da 400 TL’ye çıkan memurlardır. Bunlar da başarıya ve olaya göre bir, iki taltif verilir. Bunun da süresi vardır. Yılda ortalama 3 kere taltif verilir. Zaten emniyette tüm bu taltiflerin çalışan, emek veren herkese ulaşması için de gayret göstermekte ve her tarafa yayılmasına çabalamaktadır. Ancak daha ağır işlerde çalışanlara biraz daha fazla taltif verilir. Bu polisler yararına yapılan bir çalışma.”

    "AİLELER GÖNÜLLERİNİ FERAH TUTSUN"

    Müvekkilleri hakkında ortaya atılan suçlamaların doğru olmadığını ve daha önce açılan soruşturmanın da herhangi bir cezai işleme gerek olmadığı gerekçesiyle sonuçlandığına dikkat çeken Löklüoğlu, "Burada bizim müvekkillerimiz dosyaya baktığımızda kesin olarak görevlerini ne kötüye kullanmışlar ne de bununla ilgili disiplin kurulu karı verilmiştir. Disiplin Kurulu kararında herhangi bir cezaya yer olmadığı kararı çıktı. Bunları bir komisyon araştırıyor, dinliyor ve buna göre diyor ki bunlara ceza verilmesine gerek yok. Çünkü o kadar çok kişiye taltif veriliyor ki, bunların listesine kontrol edilmesi, bakılması çok zor bir iş. Taltif meselesinde anlık değil, olaylara ve durumlara göre geniş bir zaman dilimine göre taltif verildiği içi bundan kaynaklı sıkıntı olmuyor. Müvekkillerimize sorulan sorulardan 3 günlük, bir haftalık, izinli olduğun zamanlarda neden taltif listesine onu da eklediniz?’ şeklindeki sorular soruluyor. Müvekkillerimiz bunları görmüyor. İnsan kaynakları tarafından kişiler çıkartılıyor ve listeleniyor. Olay bazında taltif yazılıyor. Kişi bazında taltif yazılmıyor. O olay içinde kimin olduğu bilinmiyor. Müvekkillerin hukuka, evrensel ilkelere aykırı herhangi bir eylemi olmadığına inanıyoruz. Bunun için de ailelerinin, eşlerinin, dostlarının gönüllerinin ferah olmasını diliyoruz." açıklamasında bulundu. CİHAN