Okul Başarısını Artırmak için…(3)
Sorumluluk Duygusu Geliştirme
Toplumlumuzda genel olarak çocuklar, sorumluluk duygusu gelişmiş bir birey olarak değil de bağımlı bir kişi olarak yetiştirilmektedir. Bunun sonucunda bu çocuklar, bağımlı kişiliğe bağlı olarak, arkadaşlık kurmaktan çekinen, içe kapanık, kendi ayakları üzerinde duramayan, kendi kararlarını veremeyen çocuklar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Anne babalar çocuklarının her şeylerine o kadar çok müdahale ediyorlar ki giyeceği ayakkabıdan tutun da seçeceği mesleğe kadar karışmaktadırlar. Yine çocukların ne zaman, nerde ve nasıl ders çalışacaklarına dahi anne babalar karar vermek istiyorlar. Hata bazı aileler ellerinden gelse ve müsaade edilse çocuklarının sınavlarına girmek isteyecekler.
Çocuklar belli bir yaşa geldikleri zaman da “Kocaman oldun, bensiz sen hiçbir iş yapamıyorsun.” demeye başlarlar. Anne babaların tutumu, kanatları yolunmuş kuştan uçmasını istemeye benzemektedir.
Çocukları okulda ve toplumsal hayatlarında başarılı kimseler olarak görmek istiyorsak, çocukların adına onların işlerini yapmaktan ve onların işlerini düşünmekten vazgeçmeliyiz.
Çocukların yaşlarına uygun görevler verilerek cesaretlendirilmeli, çocuğun çabası ve yaptıkları takdir edilerek bazen ödüllendirilmelidir. Çocukları başkaları ile kıyaslamak yerine dünü ile bugünü kıyaslanmalıdır. Çocuğun olumsuz davranışları yerine olumlu davranışları görülüp benlik saygısı yükseltilmelidir.
Ben Dili ve Etkin Dinleme
Anne babalar genel olarak çocuklarıyla iletişim problemi yaşamaktadırlar. Anne babalar, çocuklarını kendi yetiştikleri çağa göre yetiştirmek istemektedirler. Bu da çocuklarla aile arasında iletişim problemine sebep olmaktadır.
Anne babaların dünyanın en değerli hazinesi olan çocuklarıyla iletişim kurarken onları yargılamadan, eleştirmeden, uzu uzun nasihat etmeden bir yetişkin gibi konuşmaları onların okul ve toplumsal hayattaki başarılarını artıracaktır.
Çocuklarla kurulacak iletişimde ben dilini kullanmak gerekir. Bu anlamda çocuğu suçlayıp kendisini savunmaya geçecek şekilde değil, yapılanlar karşısında duygu ve hissettiklerini çocuklara güzel bir şekilde ifade etmek gerekir.
Çocuklarla iletişim kurarken ve onları dinlerken aktif dinleme (zaman ayırmak, empati, geri bildirim, beden dili, fikirlerine saygı duymak) becerilerinin kullanılması çocuğun okul başarısını artıracaktır. Aksi takdirde tatlı sevginin yetersizliği çocuğu tatlı yiyeceklere, kimse görmeden mutfaktan yiyecek atıştırma, çalma, yalan söyleme gibi olumsuz davranışlara yöneltebilir.
Tutarlı Davranma ve Kararlılık
Anne babalar çocuklarını eğitip yetiştirirken, söylem ve davranışlarıyla kararlı ve tutarlı davranmaları gerekir.
Kuralları koyarken ve uygularken kuralların nedenleri ve amaçlarını anlatmak, çocukların kurallara uymasını sağlayacaktır. Anne babalar, çocuklardan beklentilerini onlarla birlikte bir kâğıda yazarak evde uygun yere asması, ev içi kuralların benimsenmesi çocuğun toplumsal uyumunu kolaylaştıracaktır.
Anne babalar, koydukları kurallarda tutarlı olmaları kadar bu kuralları uygulamada da kararlı olmaları gerekmektedir. Televizyon seyretmek yemek yerken ve ders çalışırken yasaksa bu kural her zaman uygulanması gerekir. Bunun yanında annenin koyduğu kuralı baba, babanın koyduğu kuralı anne kaldırmamalıdır. Anne babanın çocuktaki saygınlığının azalmaması için her zaman kararlı ve tutarlı olmak gerekir. Bu da çocuğun toplumsal hayatta olduğu kadar okul hayatında da neleri yapması ya da neleri yapmaması gerektiğini ona öğretecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.