'Neslin aklı gidiyor'

'Neslin aklı gidiyor'
'Önce ahlak ve maneviyat' merkezinde eğitim verilmesi gerektiğini belirten AGD İl Başkanı Mehmet Parlak, “Bağımlılık tedavisi için AMATEM'de 6 ay sonraya randevu veriliyor. Önlem alınması lazım. Neslin aklı gidiyor” dedi

RÖPORTAJ: HÂLİD ŞEN

İDEALİ OLAN BİR GENÇLİK YETİŞTİRİYORUZ

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) İl Başkanı Mehmet Parlak, Merhaba Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulundu. Anadolu Gençlik'in temel gayesinin devlet yönetimine talip, şuurlu, inancı ve ideali olan bir gençlik yetiştirmek olduğunun altını çizen Parlak, yeniden kurulan Milli Gençlik Vakfı'nın (MGV) yeni dönemdeki çalışma esaslarını anlattı. Parlak, AGD ve MGV'nin birlikte nasıl çalışacağını açıkladı.

MİLLİ EĞİTİMDE BAŞARISIZ OLUNDU

Yeni eğitim öğretim yılında yaşanan sorunlara da değinen Parlak, eğitim sisteminde pek çok iyi yenilikler yapıldığını fakat hükümet yetkililerine de sorulduğu zaman “En başarısız olduğumuz konu 'Milli Eğitim'” şeklinde bir cevap alınacağını söyledi. Son zamanlarda kullanımı oldukça artan 'Bonzai' konusuna da değinen Parlak, “Şu an bağımlı tedavi merkezleri tam kapasite çalışıyor. Yetkililerin biran önce önlem alması lazım. Müeyyideler ağırlaştırılması lazım. Çünkü nesil ortadan kalkıyor. Neslin aklı gidiyor” dedi.

**Anadolu Gençlik Derneği'ni nasıl tanımlıyorsunuz?

Rahmetli Erbakan Hocamız'ın talimatlarıyla 1975 yılında Milli Gençlik Vakfı (MGV) kuruldu. Milli Görüş hareketinin bilinçli bir nesil yetiştirmek ve sahip çıkmak adına özellikle ortaokul, lise ve üniversite çağındaki ve çalışan gençlere ulaşarak onların eğitimlerini sağlamak amacıyla Ankara merkezli olarak kuruldu. 2005 yılında MGV kapatılınca yerine Anadolu Gençlik Derneği (AGD) kuruldu. Aynı şekilde MGV'nin temel gayesi doğrultusunda ülkemizdeki gençliğe sahip çıkarak ileride insanlığa ışık tutacak, devlet yönetimine talip, şuurlu, inancı ve ideali olan bir gençlik yetiştirmek üzere faaliyet gösteriyoruz. Genel merkezimiz Ankara'da. Türkiye'nin her il ve ilçesinde şubelerimiz var. AGD 15 komisyonda faaliyetlerini yürütüyor. Ortaokullar, Liseler, Hanım Komisyonu, Çalışan gençlik gibi komisyonlarımız var.

17-2.20141027094154.jpg

MGV, AGD'YE BAĞLIDIR

**Geçtiğimiz günlerde AGD Genel Başkanı Salih Turhan Bey, yeniden kurulan MGV'nin Genel Başkanlığı'na seçildi. Bundan sonra nasıl bir çalışma yapılacak?

Eğer MGV kapatılmış olmasaydı şu an AGD'de olmazdınız, MGV'de olurdunuz. MGV'nin tekrar açılmasının nedeni; bizim mal varlıklarımız vardı. Mal varlıklarından dolayı MGV açılmış oldu. Bundan sonraki süreci genel merkezimiz yürütecek. Ama görünen aynı doğrultudaki bu iki kurum AGD olarak devam edecek. Tefrika olmayacak. Mesela Konya'da MGV yetkilisi AGD İl Başkanıdır.

**Yeni eğitim öğretim yılı ile ilgili mesajınız nedir?

Biz Milli Görüşçüler olarak şöyle söylüyoruz; siz fizik, kimya, biyoloji derslerini ve pek çok dersi verebilirsiniz. Bilgileri aktarabilirsiniz. Ama gerçekte onların yaratılış gayelerini yada bizim sloganlaştırdığımız şekilde 'önce ahlak ve maneviyat' merkezinde eğitim vermediğiniz zaman kimsenin matematiği, fen bilgisi veya diğer dersleri ne kendisine ne de insanlığa gerçek manada fayda vermeyecektir. Milli Eğitimimiz bu sene de 'önce ve ahlak ve maneviyat' anlayışı üzerinde bir eğitime başlayamadı. Biz milli eğitimin gerçek manada milli ve özümüze uygun olmasını istiyoruz. Bakın gazetelerde haberi çıktı, Milli Eğitim Bakanlığı kitaplarında, barmenlik öğretiliyor, ciddi sıkıntılar var. Çocuklarımız fuzuli derslerle uğraştırılıyor. Biz 8 yıllık eğitime karşı çıkmıştık, şimdi zorunlu olarak 12 yıllığa çıkarıldı. Önemli olan zorunlu yılın artırılması değil, içeriğindeki meseledir. 12 yıl eğitim alan lise mezunu bir genç insanlığa, vatanına, milletine faydalı olabiliyor mu? Böyle bir şey söz konusu değil. 12 yıllık eğitimin 5-6 senede verilebileceğini düşünüyorum. Gençlerin en değerli zamanlarının fuzuli eğitimlerle geçirildiğini düşünüyoruz. Öğrencilerimiz okuyorlar ama okuduktan sonra da diplomalı işsizler kervanına katılıyorlar. Devlet olarak bu gençlerimizi kalifiye elemanlar haline getirmeliyiz.

**Eğitim sistemini özetlediniz. Bu şartlar altındaki gençlere tavsiyeniz nedir?

Erbakan Hocamız şöyle derdi; 'AGD mensubu bir genç, 4 fakülte bitirmiş gibidir'. Biz lise ve üniversitelerde öğrencilerimizin eksik kalan taraflarını AGD çalışmalarıyla hazırlıyoruz. Kendini yetiştiremeyen gençlerimiz burada iletişim, organizasyon ve birçok eğitimleri AGD vasıtasıyla alıyorlar. Siz bazı şeyleri insanlara ücretle yaptıramazsınız. Ücretle kursla alınamayacak şeyleri öğrencilerimiz burada pratikle öğreniyor. Hakikaten şimdi biz hangi kuruma gidersek gidelim 'sen nerede yetiştin' diye sorulunca, AGD cevabını alıyoruz. Bizim AGD olarak belki sitemi değiştirme şansımız yok ama sistem içerisinde öğrencilerimizin okuma alışkanlıklarının kazandırılması ve ders eksiklerinin kapatılması için çeşitli çalışmalar yapıyoruz.

**Okullar başlamasına rağmen müdürlerin ataması gecikti, TEOG sonrası öğrenciler okul değiştirmek için başvuru yapıp beklenti içinde kaldı. Bununla ilgili ne söylemek istersiniz?

Hükümet yetkililerine sorsak; sizin yapamadığınız, beceremediğiniz mesele ne diye sorsak muhtemelen Milli Eğitim meselesi derler. Eğitim bir süreç istiyor. Siz sürekli bakan değiştirirseniz, devamlı sistem değiştirirseniz bu sistem oturmayacaktır. Milli Eğitim, kirli eğitime dönüşmüştür. Pek çok değişiklik tedirginlik yaratmıştır ve merakla ne olacağı düşünülmektedir. Bazı iyilikler yapılmıştır. Kur'an-ı Kerim ve siyer derslerinin konulması, imam-hatip okullarının sayılarının artması, iyi gelişmelerdir ama yetmiyor. Eğitimde işi götürecekler müdürler, müdür yardımcıları ve öğretmenlerdir. Onlara da bu işin ehemmiyetini gösterecek çalışmalar yapmak lazım. Bu nakiller, müdür atamaları dönem sonuna kadar devam eder.

**Sık sık gençlerin idealsiz, hedefsiz yetiştiği şekilde yorumlar yapılıyor. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

Genç, inancı ve ideali uğruna fedakarlık yapabilendir diye bir tanım yaptık. Bu tarifi altın harfle yazmamız lazım. Şu an medya ve internet vasıtasıyla gençlere 'sınırsız yaşa, özgür yaşa' gibi mesajlar veriliyor. Biz diyoruz ki 'gençlik bir kere yaşanır o da Allah için yaşanır'. Önce ahlak ve maneviyat düsturu ile başlayan bu gençler elbette bir kısım kötü alışkanlıklardan kurtulacaklar ve kötü alışkanlıklardan kurtulacaklar. Kötü yoldan kurtulan kişi ailesine, milletine faydalı olacak. Her türlü kendisine bir istikamet çizmiş olacak. Gençlerimiz sinema, dizi gibi yayınlar ile bozuk şahsiyetlere özendiriliyor. Örnek ecdadımız farklı şekilde gösteriliyor. Gençlerimize örnek şahsiyetler sunulmalı ve bu okullarda ders olarak öğretilmelidir. Elhamdülillah bizim AGD olarak yaptığımız bütün çalışamalar eyyamcı gençlik dediğimiz nerede akşam orada sabah yaşayan gençlikten kurtulmak üzere bir hedefi ve ideali olan nesil yetiştirme üzerinedir.

**Gençlerde uyuşturucu kullanımı yaşı oldukça düştü. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Bu konuda bizden de çok yardım isteniyor. Geçtiğimiz günlerde katıldığımız bir televizyon programının ardından bir vatandaş bizi arayarak çocuğunun bonzai müptelası olduğunu ve yardım etmemizi istedi. AMATEM'e gitmelerini önerdik, 6 ay sonraya randevu verdiklerini ifade etti. Başka bölgelerde de durum farklı değilmiş. Ve bu tedavi merkezlerinde tedavi olma oranı sadece yüzde 5 civarındaymış. Çok kötü bir durum. Yetkililerin biran önce önlem alması lazım. Müeyyidelerin ağırlaştırılması lazım. Çünkü nesil ortadan kalkıyor. Neslin aklı gidiyor. Neslin hedefi ideali bitiriliyor. Siz bir uyuşturucu, alkol müptelasından ne bekleyebilirsiniz. Bu işler lafla değil icraatla olur. Okullarda gerekli eğitimler verilerek bu işin ticaretini yapanlara ağır müeyyideler uygulanmalıdır.

**AGD'nin yaz etkinlikleri büyük beğeni topladı. YAZ-ET'de nasıl bir model uyguladınız?

Yaz Etkinliklerinde 10. senemiz bizim. Yatılı ve evci olmak üzere 2 grupta yaptık. İlkokul 5. sınıftan liseye kadar olan öğrencileri YAZ-ET vesilesiyle bir araya getirdik. Bizim bu yaptığımız etkinlikler beğeni ve takdir topladı. Milli Eğitim Bakanlığı da yaptığı etkinliklerde bizim çalışma modelimizi örnek almıştır. Biz bu etkinliklerde öğrenerek - dinlenerek öğrenme modelini uyguladık. Okuma grupları ile öğrencilerimize okuma alışkanlığının kazandırılmasında büyük yol aldık. **Üniversite öğrencilerine kayıt sırasında Kur'an-ı Kerim dağıttınız bu öğrenciler tarafından nasıl karşılandı?

Elhamdülillah eyyamcı genç dediğimiz kötü yoldaki gençlerimiz bile manevi değerlerimizle ilgili problemleri yok. Üzerlerindeki külü üflesen altından iman çıkar. Bu koru bitirmememiz lazım. Hediyelerimizi açığı, kapalısı, küpelisi, top sakallısı fark etmez hepsi birden takdir ettiler, kabul ettiler. Onlarla bir iletişimimiz oldu. Sene içinde onlarla birlikte faaliyetlerimizi yürüteceğiz. Bununla birlikte Üniversite komisyonumuz okullarına yeni kayıt olan öğrencilere “İlk Adım” kapına hazırlanıyor. Hem şehir merkezinde hem şehir dışında 500 kadar öğrenci ile bir kap gerçekleştiriyoruz. Merkezde 8 olmak üzere ilçelerle birlikte 15 kadar yurdumuz var. Okul, sınıf başkanlarımız vesilesiyle de 10 binlerce öğrenciye ulaşmış oluyoruz.

**İstanbul'un fethi kutlama programları AGD'nin klasiği haline geldi. 2004 yılında Konya'da yapılmıştı. Yeni Konya Stadı'nda böyle bir programı görecek miyiz?

Böyle bir program yeni Konya Stadı'nda yapılabilir. Ama fetih kutlamasının yapılması gereken yer İstanbul'dur. İstanbul'da müsait stad olmadığı için birkaç senedir orada yapamıyoruz. En yakın yer Kocaeli olduğu için birkaç yıldır orada yapılıyor. Bununla ilgili genel merkezimiz karar veriyor. Muhtemelen yine İstanbul'da olacağını tahmin ediyoruz. Ayasofya'da sabah namazı etkinliği de geleneksel olarak yapılıyor. Sabah namazı Ayasofya'da kılındıktan sonra 5 gibi Fetih kutlamasına geçildiği için muhtemelen İstanbul'da olacak.

**Son olarak ne söylemek istersiniz?

Şu an yurt ve ev kayıtlarımız doldu. Geçen seneye göre öğrenci sayımızı yüzde 100 artırdık. Kurban çalışmalarıyla ihtiyaç sahibi öğrencilere deri ve kurbanlık hayvan çalışmamız oldu. Her türlü bağışı kabul ediyoruz. Derneğimize maddi ve manevi yardımları bulunanlara teşekkür ediyoruz. Şimdi Mekke'nin fethi çalışmalarına başladık. Yakın bir zaman sonra “Siyer-i Nebi” yarışmasına başlayacağız. Bu yarışma ortaokul ve lise öğrencilerini kapsayacak. Önce ahlak ve maneviyat merkezli bir eğitime geçildiği taktirde başarı yakalanacaktır. İşimiz insana bağlı insanı eğitmek en zor iş. Allah yardımcımız olsun.

Mehmet Parlak Kimdir?

1983 Konya Hadim doğumlu. İlk ve orta öğrenimini Konya'da bitirdi. Selçuk Üniversitesi İktisat Fakültesi İşletme bölümünü bitirdi. Daha sonra ilahiyat eğitimini tamamladı. Ortaokul ve lise yıllarında Milli Gençlik Vakfı ile tanıştı, okul başkanlığı, lokal sorumluluğu gibi görevlerde bulundu. Anadolu Gençlik Derneği (AGD) kurulmasından sonra Ortaöğretim Komisyonu Başkanlığı ve Üniversite Komisyonu Başkanlığı yaptı. 1 yıldan fazla bir süredir AGD Konya İl Başkanlığı görevini yürütüyor. Evli ve bir çocuk babası.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.