Lütfi Çelik: İstişare Müessesesi Devreye Sokulmalı 

Saadet Partisi Selçuklu İlçe Başkanı Lütfi Çelik'in yazısı şu şekilde:

İstişare Müessesesi Devreye Sokulmalı 

Bismillahirrahmanirrahim. 

Essalamü Aleyküm kıymetli Konyalı Hemşerilerimiz. Öncelikle bize bu sütunu açarak siz değerli hemşerilerimizle buluşmamıza vesile olan Merhaba Gazetesi’ne teşekkür ediyorum. Ülkemiz ve dünyamız yaklaşık bir yıldır Covid19 virüsü ile mücadele ediyor. Bu pandemi sürecinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve tüm Müslümanlara Allah’tan rahmet, yakınlarına sabrı cemil niyaz ediyorum.  

Şuan bu illet hastalıkla mücadele eden hasta kardeşlerimize, Allah’tan acil şifalar diliyorum. Bütün süreçte gayretli bir şekilde mücadele eden başka sağlık çalışanlarımıza, emniyet mensuplarımıza, zabıta kardeşlerimize ve sayamadığımız tüm sorumlu arkadaşlarımıza hassaten teşekkür ediyorum.  

Biz Saadet Partisi, Milli Görüş olarak yarım asırı anlının akıyla ve şampiyonluklarla en mühim icraatları yaparak devirmiş bir dava hareketiyiz. Liderimiz Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamız ilk siyaset sahnesine çıktığı zaman önce ahlak ve maneviyat prensibini ortaya koymuştur.  

Yani bizim hareketimiz bütün siyasi faaliyetlerini ahlak temelinin üzerine bina etmiştir.  

Ahlak çok geniş bir kavram olmakla beraber evrensel ilkeleri adalet, eşitlik, dürüstlük, sorumluluk gibi toplum olarak yaşayabilmek için gerekli prensiplerdir.  

Bu prensiplere uyan toplumlar tarihte birçok örnekte görüldüğü gibi huzur barış refah ve güven içinde yaşayabilmişken tam aksi davranış içinde bulunan toplumlar ise devamlı huzursuzluk, sefalet ve kargaşa içinde geleceğine umutsuzca bakarak yaşamaya çalışmışlar veya yıkılıp gitmişler.  

Ahlaki prensiplere öncelikle uyması gereken toplumu yöneten insanlar olmalıdır. Tabi burada akla "nasılsanız öyle yönetilirsiniz " kaidesi  gelebilir.  

Fakat benim anlatmak istediğim bireysel olarak yapılan hatalı davranışlar 5-10 kişiyi etkileyebilirken, bir yöneticinin yanlış davranışı makamına göre binler milyonlar hatta milyarlarca insanı olumsuz yönde etkileyebilir.  

Bu yüzden toplumu idare yetkisi almış insanlar daha dikkatli davranmalıdırlar. Hepimiz insanız hata yapabiliriz, fakat en aza indirebiliriz de. Bunun yolu istişare müessesini devreye koymakla mümkün olabilir. Akıl akıldan üstündür.  

Bu yüzden yöneticiler her görüşe ve fikre saygı göstermeli ve dinleyip muhatap almalıdırlar. Kendilerini uyaranları düşman olarak, kendilerini sevmeyen kötü durama düşmelerini isteyen kimseler olarak değil tam aksine " dost acı söyler " sözünün gereğini yapıp kendilerinin hataya düşmekten iyi işler yapmaya yönlendiren dostlar olarak görmelidirler.  

Yukarıda belirttiğim üzere Peygamberler hariç hiçbir kimse hatadan münezzeh değildir, yanlış bir karar alabilir hatalı işlerin içinde bulunabilir. Kendisi bunun farkında olmayabilir veya nefsinin esiri olabilir.  

İşte tam bu sırada kendisine gelen bir uyarı sayesinde hatasını anlayabilir veya uyarıdan sarsılarak nefsinin esaretinden kurtulup ‘ben ne yapıyorum’ diyebilir.  

Biz de Saadet Partisi olarak tam da  bu sebeplerden iktidarda olan veya yerel yönetimlerde iş başında bulunan arkadaşlarımızı uyarmak için mücadele ederken de halkımıza bizi yönetime taşırsanız bu şekilde davranacağımızı ilan ediyoruz.  

Bu minvalde Konya ve Selçuklumuz için yapılması veya yapılmaması gereken icraatlar üzerine uzman kimselerle bilimsel çalışmalar ve projeler üretme gayreti içindeyiz.  

Bu metin ilk yazımız olduğu için böyle girişle başlamak uygun olur diye düşünerek bundan sonraki yazılarımızda ise Konyamız ve özelde Selçuklumuz için neler yapılmalı? Problemlerimiz nelerdir nasıl çözülür? Huzur barış refah ve güven içinde " Yaşanabilir bir Selçuklu nasıl tesis edilir? Bunları konuşacağız bunları yazacağız inşallah.  

Tüm hemşerilerimize saadetli günler diliyorum. Allaha emanet olun.