Konya'nın bu ilçesi doğaseverlerin dikkatini çekiyor
Konya’nın tam bir doğa harikası ilçelerinden bir tanesi olan Ilgın, yer altı termal suları sebebi ile yıllar boyudur doğa severlerin dikkatini çekiyor
Tüm Türkiye ve Konya’da hava sıcaklıkları artmaya devam ediyor. Yaz ayı hem sıcakları hem de zamları beraberinde getirdi. Tatil bölgelerinin yüksek fiyatlı olması vatandaşları yeni yöntemlere yöneltti
Tatil bölgelerinde yaşanan artış vatandaşları tatil yapmak için farklı alternatiflere yöneltti. Konyalı vatandaşlarda Konya’nın çevre ilçelerinde bulunan gölet ve barajlarda serinlemeye çalışırken bazı doğaseverlerde yeni kamp alanları keşfediyor.
Konya’nın tam bir doğa harikası ilçelerinden bir tanesi olan Ilgın, yer altı termal suları sebebi ile yıllar boyudur hem yerli hem de yabancı turistleri kendisine çekmektedir. Sadece termal kaynakları ile de değil, Roma Dönemine kadar uzanan tarihi ve kültürel bölgeleri ile de ön plana çıkıyor
Tüm doğaseverleri kendine hayrana bırakan kamp yapmak için uygun Konya’ya 1 saatlik mesafede yer alan Ilgın Bulcuk göleti birçok doğaseverleri kendine hayran bırakıyor.
Bulcuk Göleti'nin konumu Konya’ya bağlı olan Ilgın'ın Bulcuk Köyü'nde yer alıyor. Bulcuk çayı, sulama amacıyla kullanılmaktadır. Bulcuk göleti ve etrafı eşsiz güzellikteki manzarasıyla mükemmel bir mesire ve piknik alanı olma özelliğindedir. Bu bölgede balık tutmak, asırlık çamların altında doğa yürüyüşü yapmak gibi çeşitli aktiviteler de yapmak mümkündür.
Ilgın' ın 3 km kuzey batısında yer alan, Sultan Dağlarının Kuzey yamaçlarında 2797 km karelik alana sahip, çevresinde sazlık ve bataklıklarla kaplı, tektonik bir tatlı su gölüdür. Gölde sevimli dostlarımızdan ördek ve kaz çeşitleri, flamingo, pelikan, sakar meke, balıkçıl vb. kuş çeşitlerinin yanı sıra sazan, aynalı sazan, tatlı su kefali, kerevit gibi balıklar yaşamlarını sürdürmektedir.
ILGIN’DA GÖRMENİZ GEREKEN YERLER
Tarihi bir şehir Ilgın, M.Ö.1500-1200 yılları arasında şimdiki iskan yerinin 25 km kuzey doğusunda Hititler tarafından YALBURT adında büyük bir şehir devleti olarak kurulmuştur. Su kaynaklarını kutsal sayan Hititler bir pınar etrafında büyük taşlar dikerek üzerine dini ve tarihi konuları yazmışlardır.
Klasik devirlerde TRİATUM olarak adlandırılan Ilgın, Kral Yolu’nun üzerinde bulunuş sebebiyle önemli bir şehir olarak dikkati çeker. Ege kıyısında Lidya'nın başkenti Sard’ dan başlayıp Meze- potomya’ya kadar ulaşan Kral Yolu üzerinde bulunan Ilgın çevresi, sırasıyla Hitit, Firik, Lidya, Roma ve Bizans devirlerini yaşadıktan sonra 1077 yılında Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu olan Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından fethedilerek Büyük Selçuklu topraklarına katılmıştır
ILGIN KAPLICASI
Ilgın kaplıcaları çok eski zamandan beri tanınmıştır. Romalılar ve daha sonra da Bizanslılar zamanında kaynaklar üzerinde hamamlar yapılmış olduğu gibi Selçuklular zamanında başşehir Konya'nın değerli bir su şifa kaynağı olmuştur. Selçuklu Sultanları'ndan Alâeddin Keykubat harap olan Bizans hamamları yerine 1236 yılında ilk Türk hamamını Ilgın'da yaptırmıştır. Sonradan bu hamam Selçuklu Sultanları'ndan 2. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında çok hayırlı hizmetlerde bulunan Selçuklu vezirleri Sahipataoğullarından Hüseyinoğlu Ali tarafından tamir edilmiştir.
Daha sonra 1267 yılında Selçuklu veziri Sahipata Fahrettin Ali tarafından yeniden inşa edilmiştir. Mimarı Taluya (Kelu)'dur. Böylece Ilgın kaplıcalarının şimdiki ayakta duran eski eserler bölümü tamamlanmıştır. Ilgın Kaplıcaları Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar zamanında halkın şifa bulduğu yerdir. Hz. Mevlâna'nın kaplıcalarda kaldığı söylenir. Meşhur Seyyah Evliya Çelebi de çok etkilendiği kaplıcalardan seyahatnamesinde bahsetmeden geçememiştir.
ILGIN KALEKÖY KALESİ
Ilgın'ın yaklaşık 13 km. doğusudan Karaköy'ün 2 km. batısında, Kaleköy'ün 3 km. güneyinde yer almaktadır. Ilgın Ovası bu alanda bir vadi ile doğuya, Konya ovasına bir vadi ile geçiş yapmaktadır. Bu vadide stabilize bir kara yolu, demiryolu ve Ilgın Kanalı yer almaktadır. Stratejik bir konuma sahip olan vadinin İlk Çağda da önemli bir geçiş noktası olduğu anlaşılmaktadır. Bu yolu tutabilmek için vadinin güney sırtlarını oluşturan tepenin doğu yamacında bir kale yapısı yer almaktadır. Kale, vadi tabanının 100 metre kadar yukarısında kurulmuş 69 m. x 60 m. boyutunda mevcut duvar yüksekliği 5 metre kadardır. Kale, Hellenistik Dönemde yapılmış olmalıdır. Kuzey eteklerinde Klasik Döneme tarihlenebilecek erken evleri tahrip olmuştur, ancak yer yer surlara ait temel izlerine rastlanmaktadır. Doğu sur temel taşları halen mevcuttur. Kalenin 100 metre doğusundaki düzlükte II. bine tarihlenebilecek erken keramik parçaları bulunmuştur. Kalede II. binden antik döneme kadar yerleşmeye tanıklık eden keramik örnekleri saptanmıştır.
NASIL GİDİLİR
Ilgın'dan başlayarak, Bulcuk göletline doğru giderken, Bulcuk gölüne gelmeden evvel sağa Bulcuk Göleti yazan tabeladan girilir. Bu yol, ufak bir tepeyi aşıp vadi görülünceye kadar devam ederek ilk önce dere kenarında, sonra ormanın içindeki ufak patikalarda, sonra da orman içindeki itfaiye yollarından geçerek 2 saate yaklaşık rotayı takip edebilirsiniz
SAİT ÇELİK
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.