'Konya'da binlerce insan riskli binalarda yaşıyor'

'Konya'da binlerce insan riskli binalarda yaşıyor'

Konya'da 6,5 büyüklüğünde bir depremin olabileceğine dikkat çeken İMO Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil Akın, “1999 öncesi binaların kontrollerinin yapılması gerekir. Şehirde riskli yapı çok fazla” dedi

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Konya Şubesi tarafından 17 Ağustos depreminin 24. yılı dolayısıyla bir basın toplantısı düzenledi. İMO Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil Akın'a, yönetim kurulu üyeleri eşlik etti. Tarihin en yıkıcı depremlerinden olan 17 Ağustos Marmara Depreminin üzerinden 24, 6 Şubat depreminin üzerindense 6 ay geçtiğini söyleyen İMO Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil Akın, “Söz konusu depremlerin, coğrafyamızın gördüğü en büyük depremlerden olduğuna hiç kuşku yok. Ortaya çıkan can ve mal kayıplarının nedeni olarak depremlerin sadece büyüklüklerine vurgu yapılması, şimdiye kadar çoktan alınması gereken önlemlerin alınmaması, bilime ve mühendisliğe toplum olarak kulaklarını tıkayan anlayışın sığındığı bahaneden öte bir anlam ifade etmemektedir” dedi.

4-1-7-1024x683.jpg

6 AY ÖNCEKİ DEPREM GÜNDEMDEN HIZLI DÜŞTÜ

“Depremlere karşı hazırlığın toplumsal bir farkındalıkla, mevzuattan uygulamaya kadar her kademede yeniden yapılanma ve dönüşüm ile mümkün olabileceği tüm kamuoyunca ortak bir fikre dönüştü” diyen Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü: “ İnşaatlarda kullanılan malzemelerin kalitelerinin artırılmasına yönelik adımlar, yenilenen deprem yönetmelikleri ve haritaları, yeni bir yapı denetim mevzuatının varlığı toplumda 2001 sonrası yapılan yapıların daha güvenli olduğuna dair bir kanaat oluşturmuş olsa da durumun sanıldığı gibi olmadığı, geçen bu süreçte bu konularda yeterli hazırlığın yapılmadığı 6 Şubat 2023 depremleriyle ortaya çıkmıştır. 6 Şubat Kahramanmaraş Depremleri ve 20 Şubat Hatay Depreminin yaratmış olduğu yıkım ne yazık ki 17 Ağustos Marmara Depreminin birkaç katı büyüklüğündedir. Depremden etkilenen 11 il ve çevresinde, resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde yurttaşımız hayatını kaybetti, 36 bin civarında bina depremler esnasında yıkıldı, 311 bin bina ise kullanılamaz hale geldi. Uzmanlar bu depremlerin ekonomik maliyetinin 120-130 milyar dolar civarında olduğunu tahmin etmektedir. 6 Şubat depremlerinin hemen ardından haftalar boyunca tüm basın-yayın kuruluşlarında yapı üretimi ve denetimindeki sorunlar enine boyuna tartışılmış, Odamız konuyla ilgili yapılması gerekenleri, yıkımın nedenlerini tüm açıklığıyla ortaya koymuştur. Ne var ki depremin üzerinden henüz 6 ay geçmesine rağmen konu kamuoyunun, yetkili kurum ve kuruluşların ve yöneticilerin gündeminden çıkmış görünmekte.”

BETONLAŞMA KONYA'DA HAVA SICAKLIĞINI ARTIRDI!

Depremin üzerinden 6 ay geçmesine rağmen bölgede yıkımı bekleyen ağır hasarlı yapıların tehlike yaratmaya devam ettiğini, kontrolsüz bir şekilde yürütülen enkaz kaldırma işlemlerinin çevreye ve insan sağlığına zarar verdiğini, imar planlarının oluşturulması süreçlerinin aksadığına dikkat çeken Başkan Akın, depremlerden korunmanın yolunun riskleri azaltmaktan geçtiğini dile getirdi. Akın, “Var olan yapı stokunun büyük çoğunluğu, deprem yönetmelikleri dikkate alınarak yapılmamıştır. Yapılar ya mühendislik hizmeti olmadan üretilmiştir ya da yeterli düzeyde mühendislik hizmeti almamıştır. TBMM’nin İzmir depremi sonrası kurduğu Araştırma Komisyonun Temmuz 2021 tarihli raporuna göre Türkiye’de 10 milyon civarında olan yapı stokunun 6-7 milyon civarında olan kısmı riskli yapı statüsündedir. Bu risk ortadan kaldırılmadığı veya azaltılmadığı sürece ülkemiz büyük yıkımlarla defalarca yüzleşeceği gibi, depremler sonrası müdahalelerde de yetersiz kalmaya mahkum olacaktır. Bugün riskli yapı miktarımız istatistiksel yöntemlerle tahmin edilmektedir. Oysa, Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planına göre 2017 yılına kadar ülkemizdeki yapı stokunun envanterinin çıkartılıp bunlara müdahale edilmesi gerekmekteydi. Ne yazık ki 2023 Türkiye’sinde yapı envanterin nasıl çıkarılacağının yöntemi bile belirlenmiş durumda değildir. Yine TBMM’nin Kahramanmaraş merkezli Depremlere ilişkin çıkarmış olduğu Mayıs 2023 tarihli raporundan anlaşıldığı üzere son 11 yıl içerisinde ülke genelinde 238 bin civarında riskli yapıya 'Kentsel Dönüşüm' adı altında müdahale edilerek yenilenmesi sağlanmıştır. Yani 2012 yılından bu yana riskli olduğu düşünülen yapı miktarının sadece yüzde 3-4 civarındaki kısmı yenilenebilmiştir.

Konya'da 6,5 büyüklüğünde bir deprem olabileceği söylenmekte. Bu depremin yıkıcı etkisi çok büyük olur. Konya'da 1999 yılı öncesi binaların kontrolü şart. Denetim artmalı” ifadelerini kullandı.

GAZİNOLARIN YERİNE YEŞİL ALAN YAPILACAK

İMO Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil, Konya'da hava sıcaklığının yükselmesinin önemli nedenlerinden birinin de betonlaşma olduğunu söyledi. Akın, Konya'da ağaç sayısının da arttırılmasının önemine vurgu yaptı.

Akın, daha sonra gazetecilerin de sorularını yanıtladı. Akın, geçtiğimiz günlerde yıkılan gazinoların yerine yapılacak projeyi açıkladı. Akın, bölgenin imarında gazinoların yıkıldığı yere yeşil alan yapılacağının yer aldığını belirtti. Başkan Akın, gazinoların daha önce yıkılması gerektiğini dile getirerek, “Gazinolar ile çok oynandı. Riskliydi yerleri” şeklinde konuştu.

EMRE ÖZGÜL

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum