Konya su krizinden bu yöntemle kurtulacak

Tarımsal üretimin başkenti Konya'da su krizi yaşanıyor. Topraklarının 3'te ikisi kıraç olan Konya Ovası'nda bol su isteyen ürünlerin fazlaca ekildiğiyse dikkatlerden kaçmıyor. Sulamanın bilinçsiz yapılması, yer altı su seviyesinin çekilmesi, Konya'da obruk riskini de ortaya çıkarıyor. Şehrin birçok noktasından obruk haberleri gelirken, söylenmesine rağmen Konya'da havza bazlı üretim modeline geçilmemesi de riskleri artırıyor. Önceden 40 ile 50 metreden su çıkarken, Konya'da 500 metre derinlikten su çıkarılabiliyor. Bir kesim Konya'da çok su tüketen mısır, pancar ve ayçiçeği üretiminin yavaş yavaş bitirilmesi gerektiğini söylerken, bir kesim de bu ürünlerin üretiminin sürdürülmesinin daha doğru olacağını belirtiyor. Dönem dönem olağanüstü kuraklığın kendini gösterdiği Konya'da bu konunun yine tartışılması beklenirken, şehrin ilerleyen yıllarda büyük su sıkıntısı çekeceği öngörülüyor.

KONYA ÇİFTÇİSİ MERCİMEK VE NOHUTTAN UZAKLAŞTI

Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz, konu ile ilgili Merhaba Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulundu. Başkan Kırkgöz, Konya’da yağışların az olduğunu vurguladı. Konya'da hububat üretiminin daha fazla olduğunu söyleyerek, “Konya’nın yüzde 70’inde susuz tarım yapılıyor. Geçtiğimiz yıllarda Konya’da yağışlar dengesizlik gösterdi. Yağış yetersizliğinden dolayı barajlarda sular çekildi, yer altı su miktarı azaldı. Geçen sezon, şehirde çok fazla kar yağışı olmadı. Kar yağışı, yer altı sularını olumlu yönde etkiliyor. Hububat dönemindeki yağışlar, verimliliğin artmasına ciddi katkılar sağlıyor. Önümüzdeki yıllarda su konusunda, su verimliliği açısından ciddi sorunlar yaşamamak için önlem alınması gerekiyor. Hem de bugünden önlem alınması gerekiyor. Önceden Konya'da mercimek ve nohut üretimi daha çok yapılıyordu. Çok su istediği ve eskisi gibi para etmediği için, üretici bu ürünlerden uzaklaştı. Son dönemde fiyatlarındaki artıştan ötürü Konya çiftçisi, mısır, pancar ve ayçiçek ekimine yöneldi” şeklinde konuştu.

KURAKLIK KONYA’DA DEĞİL TÜM DÜNYADA VAR

Konya’ya dış havzalardan hala su getirilmediğine dikkat çeken Kırkgöz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Konya bölgesi, kapalı bir havza. Dışarıdan su getirilmiyor. Biz, kendi kaynaklarımızı kullanıyoruz. Fosil dediğimiz uzun süredir yer altında olan suları tüketiyoruz. Bu suların da belli bir kaynağı olmadığı için zaman içerisinde tükenecek. Geçmişten bugüne kadar birçok çalışma yapıldı. Yeşil mahsuller suyu en çok tüketen ürünler olarak biliniyor. Su ihtiyacı az olan ürünlerin desteklenmesi, su krizinin çözüme kavuşmasını sağlayacak. Bazı ürünler, stratejik ürünler. Konya’ya yağışı çekebilmemiz için özellikle dağlık bölgelerde ağaçlandırma çalışmaları yapılması gerekir. Vatandaşların bu hususta hassasiyet sahibi olması lazım. Dış havzadan Konya'ya su getirme projesi var. Kuraklıktan bahsediyoruz. Bu sadece Konya'ya özgü bir sorun değil. Dünya genelinde bu problem var ama Konya olarak biz daha fazla etkileniyoruz. Konya gelirinin önemli bir bölümünü tarımsal üretimden karşılıyor. Çiftçilere destek verilirse, su krizi çözüme kavuşabilir. 'Su krizi olacak diye pancar ve ayçiçeği yetiştiriciliğinden vazgeçiyoruz' demek, sorunları ardından getirir. Bu konuda bir planlama yapılması gerekiyor. Konya için bu ürünler, çok önemli.”

ALİ GÖZEN