Kısırlıkta artış var

Yıldan yıla artan kısırlık nedeniyle 2050 yılında neredeyse tüm çocukların tüp bebek yöntemi ile dünyaya geleceği belirtiliyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) raporuna göre, 100 yıl yıl önce sperm sayısı mililitrede 100-120 milyonken, birçok erkekte bu sayı 15 milyona düştü.

 

Normal sıklıkta cinsel ilişki durumunda aylık gebe kalma oranı yüzde 25 iken bu oran 1 yıl sonunda yüzde 85, 2 yıl sonunda ise yüzde 90 civarına çıkıyor. Toplumda kısırlık sorunuyla karşılaşma oranın yüzde 15 olduğuna dikkat çeken uzmanlar, kısırlığın çevresel faktörler, stresli iş ortamı, hormanel bozukluklar ve  dengesiz beslenmeden dolayı arttığını kaydetti. Konya’daki kısırlığın Türkiye ortalamasının altında kalmasının nedenini ise erkeklerin doktora gitmemesinden kaynaklandığını belirten uzmanlar, toplum baskısından dolayı erkeklerin doktora gitmekten çekindiğini ve genellikle sorunu kadınlarda aradıklarını söyledi. Uzmanlar teknolojinin gelişmesiyle birlikte kısırlık sorunun ortadan kalkacağını da ifade etti. 

 

Konuyla ilgili konuşan Medicana Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Ümit Özdemir, çocuk sahibi olamayarak kendilerine gelen hastalara çeşitli tedavi yöntemleri uyguladıklarını kaydetti. Özdemir, “Yüzde 10-15’lik diye tabir ettiğimiz sebebi belli olmayan kısırlık grubundan öncelik olarak biz erkeklere yöneliyoruz. Çünkü erkeğin değerlendirilmesi daha kolay. İlk olarak muayane yapıyoruz. Kısır dediğimiz grubun içerisine girip girmediğine bakıyoruz. Çünkü bazı hastalar, 2 ay içerisinde başvuruda bulunuyorlar. Çiftlerin bir yıl boyunca düzenli ve korunmasız şekilde ilişkiye girmelerine rağmen gebe kalınmadıysa doktora başvurmalarında fayda var.  Gelen hastalar da bize medikal geçmişini anlatıyor. Yani geçmiş yıllarda geçirdiği hastalıkları dinliyoruz.  Aileden gelen genetik hastalıkları inceledikten sonra kolay bir sperm testiyle değerlendirmeye alıyoruz” dedi. 

 

Hastadan numuneyi aldıktan sonra sperm sayısı ve hareketliliği gibi ölçütlerin değerlendirildiğini kaydeden Özdemir, “Spermde herhangi bir anormallik saptamadığımız zaman kadının değerlendirilmesini yapıyoruz. Erkekte bir patolojik sorunu belirlediğimiz zaman ise bunun nedenlerini araştırıyoruz. Günümüzde kronik alkol ve sigara kullanımı arttığı için kısırlığa neden olabilir. Çevresel faktörler, çalıştığı iş ortamı ve yüksek ısıya maruz kalma, radyasyon faktörlerini değerlendiriyoruz. Hastanın hormonel grafiğine bakıyoruz. Varikosel olup olmadığına bakıyoruz. Çünkü varikosel kısırlık yapabilir. Testisin etrfındaki toplar damarların genişlemesi sonucu varikosel gerçekleşebilir. Varikosel olduğunu kişi kısmen anlayabilir. Testisin üstünde damar yumakçığı meydan gelir. Elle ile bakıldığında belli olur ve yüzde 80 sol testisin üst bölgelerinde oluşur. Biz de ameliyat yaparız ve sperm parometresi 6 ay içerisinde tekrar düzelmeye başlar” diye konuştu. 

 

Sperm sayısının milimetrede 15 milyon ve üzerinde olması gerektiğini ifade eden Özdemir, sperm hız hareketliliğin de belli kriterde olmasının sağlıklı olacağını söyledi. Menide hiç spermi bulunmayan hasta grubunun risk oluşturduğuna dikkat çeken Özdemir, “Eskiden bu hasta grubu hiç çocuğu olmayan hasta grubu olarak değerlendirildi. Bu hastara, ‘Sizin çocuğunuz olmaz. Artık evlatlık edinebilirisiniz’ deniliyordu. Ama günümüzde tıpın gelişmesiyle birlikte bu hasta grubunda da çocuk sahibi olunmaya başlandı. Menide hiç sperm hücresine rastlanılmadıysa bu hastayı araştırmak gerekiyor. Ya kanallarda tıkanıklık ya da sperm üretiminde sorun vardır. Kanallarda tıkanıklık varsa sperm bulma oranı yüzde yüzdür. Üretim ve taşıma sorunu mikroskobik ortamda inceleniyor. Bu konuda sorun yaşayan hastaları tedavi ettik ve çocuk sahibi oldular” açıklamasında bulundu. 

 

Dengeli beslenmenin sperm sayısını artırdığını söyleyen Özdemir, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmenin sperm hareketliliğini artırdığını söyledi. Konya’da kısırlık şikayeti yaşayanların doktora gitmekten çekindiğini de belirten Özdemir, toplumsal baskıdan dolayı sorunun genellikle kadında arandığını kaydetti. Kısırlık nedeniyle doktora başvurma oranın düşük olduğunu açıklayan Özdemir, “Artık çaresiz değiliz. Tıp ve teknoloji iyice gelişti. Hiç spermi olmayan hastalar bile artık çocuk sahibi olabiliyor. Çocuğu olmayanlar lütfen doktora başvursun” şeklinde görüş belirtti .

MEHMET AKİF SÜTÇÜ - merhabahaber.com