'Helal Sertifikası Verilirken Ürün Kadar Süreç Ve Ambalajın İçeriği De Önemli'

'Helal Sertifikası Verilirken Ürün Kadar Süreç Ve Ambalajın İçeriği De Önemli'

Tayland'ın güneyinde Müslümanların çoğunlukta olduğu Hat-Yai şehrinde, Songkla Üniversitesi tarafından Helal Ürünler Fuarı ve Dünya Konferansı 2013 (Halal World Hapex 2013) düzenlendi.

Tayland'ın güneyinde Müslümanların çoğunlukta olduğu Hat-Yai şehrinde, Songkla Üniversitesi tarafından Helal Ürünler Fuarı ve Dünya Konferansı 2013 (Halal World Hapex 2013) düzenlendi. Konferansta, dünya genelinde geçerli bir Helal Sertifikası, ürünler kadar süreçlerin ve ambalajların da İslami kriterlere uygun yapılması gibi konular ele alındı.

Konferansın katılımcılarından Tayland İslam Yüksek Merkezi Helal Departmanı Başkan Yardımcısı Saman Adam, konuyla ilgili olarak Cihan'a yaptığı değerlendirmede, Müslüman sayısının dünya nüfusunun ortalama yüzde 23'ünü oluşturduğuna dikkat çekerek, "Helal Gıda Pazarı, dünya üzerindeki piyasada büyük bir pastaya sahiptir. Müslüman olmayan kesimin de Helal Gıda pazarından yararlandığını hesaba katarsak, bu oran daha da büyümekte. Dünya üzerindeki büyümekte olan bu Helal Ürün Pazarı'na üreticilerin kendisini iyi hazırlaması gerekiyor." dedi.

"HELAL GIDA SERTİFİKASI YILDA BİR KEZ VERİLİR"

Helal Gıda için verilen sertifikanın bir yıl süresi olduğunu belirten Saman Adam, ikinci yıla girildiğinde sürenin uzatılması için şirketin ilk başlardaki denetimlerden tekrardan geçmek zorunda olduğunu vurguladı. Bu geçen bir yıl içerisinde kurumun belirli aralıklarda kontrol edileceğini ve ilk günkü hassasiyet, temizlik, güven sağlanmadığı taktirde Helal Sertifikası'nın iptal edileceğini belirtti.

"TÜM DÜNYADA GEÇERLİDİR DİYE BİRŞEY YOKTUR"

Adam, belirli bir ülkedeki Helal damgasının bir başka ülkede, iki ülke arasında Karşılıklı Anlayış Belgesi (MoU) imzalanmasıyla mümkün olacağını ifade ederek, kurum olarak bu tür belgelerin pek çok ülkede geçerli olması için çalıştıklarını, Tayland olarak Malezya ve Endonezya ile söz konusu anlaşmayı imzaladıklarını kaydetti.

Helal damgazı taşıyacak ürünlerle ilgili geniş bir yelpaze olduğunu örneğin; su, pirinç gibi gıda maddelerine de
Helal damgası vurulabildiğini dile getiren Adam, şunları söyledi:

"Örneğin, su ve prinç gibi ürünlere de Helal Sertifikası veriyoruz. Ama herkes tarafindan bilinir ki; su ve pirinç doğaldır. Dolayısıyla Helal damgası olmayan su ve pirinç haramdır diye bir şey demiyoruz. Bize bu tür gıdalara Helal Sertifikası almak için başvuran şirketler var. O yüzden bu tür ürünlerde tamamiyle şirket sahiplerinin isteklerine bağlı olarak sertifika verilmektedir. Bizler, ürünlerin kaynağından başlayarak hangi aşamalardan geçtiğinden, kullanılan ambalajlarına kadar inceliyoruz. Bu arada 'İslami usüle aykırılık var mı?' diye bakıyoruz.

"TEKNOLOJİYİ DE KULLANMAMIZ GEREKİYOR"

Denetlemelerine; dini konularda uzman kabul edilen isimlerle birlikte bilim adamlarının da eşlik ettiğini belirten Saman Adam, kullanılan ambalaj malzemelerini örnek vererek, "Bunların içeriği teknolojiyi kullanarak anlaşılabiliyor. Dolayısıyla rafa gelen bir ürüne tam anlamıyla 'Helaldir' demek için hem dini açıdan, hemde bilim adamlarının gözetemi altında incelemeler yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Tayland Sağlık Bakanlığı'ndan Bakan Danışmanı Suparp Kleekhajai da Müslüman nüfusunun artmasından dolayı ilerleyen zamanlarda bu konunun daha çok gündemde kalacağını ve daha çok Helal Gıda üretimine ihtiyaç olacağını kaydetti.
CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.