Hatalar tekrarlanmasın

Hatalar tekrarlanmasın

Yaşanan terör olayları ve sokağa çıkma yasakları ile ilgili konuşan MAZLUMDER Konya Şube Başkanı Derviş Argun, “Sivil halkın temel insan hakları korunmalıdır. Hükümet çözüm sürecinde sadece PKK’yı muhatap almıştı. Aynı hatalar tekrarlanmasın” dedi

İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Konya Şube Başkanı Derviş Argun, “Hendeklerin oluşturduğu mağduriyet son bulsun” konulu bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda MAZLUMDER Genel Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Akmeşe ve Şube Yönetim Kurulu Üyesi Av. Muhammed İkbal Kavalcı da hazır bulundu. 2012 yılında başlatılan “çözüm süreci”nin akan kanın durdurulması için bir umut olduğunu fakat bu umudun yerini çatışmalara ve terör gruplarının kazdığı hendeklere gömülmüş olduğunu belirten Derviş Argun, “Devam eden bu çatışmalar, sivillerin insanca yaşam haklarını çiğneyen, hayatı yaşanmaz kılan kirli bir savaşa dönüşmüş durumdadır. ‘Öz Yönetim’ iddiası çerçevesinde uygulamaya konulan ve ‘hendek siyaseti’ olarak ifade edilen şiddete dayalı eylem biçimi, kamu güvenliğini sağlamak ve egemenlik haklarını korumak zorunda olan devletin müdahalesine sebeP olmuştur. Güvenlik güçlerinin de bu eylem biçimine müdahale ederken çatışmaya taraf olmamış sivil vatandaşların haklarını gerektiği gibi gözetmediğine ilişkin iddialar gündeme gelmektedir” dedi.

DEVLET MAĞDURİYETLERİ GİDERMELİDİR

“Şehir merkezlerinde süren çatışmalar, ihtiyaçlarını temin için dışarı çıkmak zorunda olan sivilleri kurşunların hedefi haline getirmektedir” diyen Argun, konuşmasına şöyle devam etti: “Her türlü ateşli silahın tehdidi altında yaşayan insanlar, evlerine hapsolmuş bir şekilde aç kalmak ile canını tehlikeye atarak dışarı çıkmak arasında tercih yapma durumunda kalmaktadır. İnsanlar çatışmaların devam edeceği korkusu ve yaşam alanlarında oluşan tahribat dolayısıyla ilk fırsatta evlerini ve yurtlarını terk ederek kontrolsüz şekilde göç etmektedir. Bu göç, özellikle ekonomik imkansızlık içerisinde olan aileler yönünden ciddi yaralar açmaktadır . Yine göç etmek isteyen ailelerin PKK ve ona bağlı silahlı terör grupları tarafından silah zoruyla engellenmeye çalışıldığı ve evlerinin yakılacağı yönünde örgütün tehditlerine maruz kaldığı dile getirilmektedir. Bu asla kabul edilemez bir durumdur. Devletin bu mağduriyetleri giderme noktasında etkin bir mekanizma geliştirmesi zorunludur. Suçluların cezalandırılması en hızlı, etkin ve adil bir şekilde yapılmalıdır. Sivil halkın temel insan hakları korunmalı, mağduriyetler en aza indirilerek mücadele yürütülmeli ve kısa süre içerisinde sokağa çıkma yasaklarının olmayacağı ortamlar sağlanmalıdır.”

MUHATAP PKK OLMAMALIDIR

MAZLUMDER olarak kimden kaynaklanırsa kaynaklansın bütün zalimce uygulamaları kınadıklarını ifade eden Argun, şöyle konuştu: “Güvenlik güçlerine hendek kazan, barikat kuran, yaşam alanlarını insanlar için yaşanmaz hale getirenler ile masum sivil halkı daha dikkatli bir şekilde ayırması gerektiğini hatırlatıyoruz. Bu çerçevede, PKK ve ona bağlı grupları silahları bırakmaya, Devleti, güvenlik eksenli politikaların tek başına bir çözüm üretemeyeceği bilgisinden hareketle, adil bir barışı esas alan özgürlükçü politikalara ağırlık vermeye çağırıyoruz. Hükümet çözüm sürecinde sadece PKK’yı muhatap almıştı. Hükümetin çözüm sürecini geçmişteki hatalardan ders çıkarıp Kürt halkının tamamını muhatap alarak şeffaf bir şekilde tekrar başlatmaya, kamuoyunu da, barış dili ve umuduna sahip çıkmaya, hak ihlallerine ise tam bir birlik hali içerisinde kimden gelirse gelsin tavır koymaya davet ediyoruz.”

HÂLİD ŞEN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.