Hamzaçebi’den Abdullah Gül’e: Başbakan Atamazsan Bu Gaspa Ortak Olursun

Hamzaçebi’den Abdullah Gül’e: Başbakan Atamazsan Bu Gaspa Ortak Olursun

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesine rağmen 3 gündür başbakanlık makamını gasp ettiğini söyledi. Türkiye’de 16-18 ağustos tarihlerinde hukuken başbakan olmadığını ifade...

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesine rağmen 3 gündür başbakanlık makamını gasp ettiğini söyledi. Türkiye’de 16-18 ağustos tarihlerinde hukuken başbakan olmadığını ifade eden Hamzaçebi, “Ancak fiilen başbakanlık makamını gasp eden bir Recep Tayyip Erdoğan vardır. Başbakan izne çıktı kararname imzalamıyor diyerek kimse bu gerçeğin üstünü örtemez. Bu gücü başbakanlık makamının gücünü Erdoğan kullanmaktadır. Sayın Abdullah Gül’e düşen bir görev vardır ve bunu hatırlatmak istiyorum. Sayın Abdullah Gül, 'karar Resmi Gazete'de yayımlanmadı, ben yayımlanmasını bekliyorum' diyerek işi geciktiremez." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi TBMM’de gündeme dair gelişmeleri değerlendirmek amacıyla bir basın toplantısı düzenledi. Hamzaçebi, Yüksek Seçim Kurulu'nun seçim sonucunu, Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu'nun 20. Maddesi uyarınca Abdullah Gül’ün makamına bildirdiğini hatırlattı. Gül'ün, bu kararın gereğini yerine getirmek zorunda olduğunu savunan Hamzaçebi, "Bu kararı öteleyemez ve Türkiye’ye acilen bir başbakan vekilini hükümet içinden tayin etmelidir, aksi taktirde bu gasp olayına Abdullah Gül de ortak olacaktır.” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin 12. cumhurbaşkanı olarak seçildiğini belirten Hamzaçebi, “Ancak seçime ilişkin karar hala Resmi Gazete'de yayımlanmış değil. Resmi Gazete’de kararın yayınlanması engellenmektedir. Ancak bunu engelleyenler Resmi Gazete’de yayımlanmasının önüne geçenler bir yanlış algı içindedirler ve kamuoyunu yanlış yönlendirmektedirler. Sanki bu karar yayınlanmaz ise Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğu konusu kesinleşmeyecektir. Bu, tamamen yanlıştır. Anayasamızın 101. Maddesi son fıkrası gayet açıktır. Cumhurbaşkanı seçilen kişinin, varsa partisi ile ilişkisi kesilir ve TBMM üyeliği sıfatı sona erer. Cumhurbaşkanı seçimi kanunda, Anayasa'nın bu hükmünü olduğu gibi almış ve tekrar etmiştir. TBMM üyeliği sona eren bir kişinin başbakanlık görevi de kendiliğinden sona ermiş olur. Yani şu anda Recep Tayyip Erdoğan hukuken Türkiye’nin cumhurbaşkanıdır, başbakanlık sıfatını kaybetmiştir, milletvekilliği sıfatı sona ermiştir ve siyasi partisi ile yani Adalet ve Kalkınma Partisi ile olan ilişkisi kesilmiş olduğu için genel başkanlığı da sona ermiştir. Bu, açık bir gerçektir. Bunu öğrenmek ve bilmek için kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasını beklemeye gerek yoktur.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, başbakanlığa vekalet edecek kişiyi atamak için kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasını beklemesi gerek olmadığı ve bunu söylemeye hakkı olmadığını vurgulayan Hamzaçebi, “Sayın Abdullah Gül’e buradan çağrı yapıyorum, milletin kararını uygulayın. Millet, Recep Tayyip Erdoğan’ı cumhurbaşkanı seçmiştir. Başbakanlık görevi sona ermiştir ve başbakanlık görevi sona erdiği için başbakanlık makamı bir demokratik devlette boş kalamayacağı için bu makama sayın Abdullah Gül’ün bir görevlendirme yapması gerekir. Bu, anayasal bir zorunluluktur, hukuki bir zorunluluktur.” diye ifade etti.

Benzer bir örneğin 1989 yılında yaşandığını, Turgut Özal’ın TBMM tarafından cumhurbaşkanı seçildiğini anlatan Hamzaçebi, “Ancak seçildiği tarih ile göreve başlayacağı tarih farklı olduğu için 31 Ekim 1989 tarihinde cumhurbaşkanı seçildi ve göreve bundan 9 gün sonra başlamıştır, çünkü zamanın cumhurbaşkanı Kenan Evren’in görev süresi 9 Ekim 1989’da tamamlandı. Arada kalan sürede Türkiye’nin başbakansız kalmaması için dönemin cumhurbaşkanı Evren, Ali Bozer’i hükümetin bir bakanını başbakan vekili olarak tayin etmiştir.” dedi.

"BAŞBAKAN 3 GÜNDÜR BAŞBAKANLIK MAKAMINI GASP EDİYOR"

Cumhurbaşkanı seçilmiş bir başbakanın, başbakanlık makamını 3 gündür gasp ettiğini ve 16-18 ağustos tarihlerinde hukuken başbakan olmadığını ifade eden Hamzaçebi, şunları ifade etti: “Ancak fiilen başbakanlık makamını gasp eden bir Recep Tayyip Erdoğan vardır. Başbakan izne çıktı, kararname imzalamıyor diyerek kimse bu gerçeğin üstünü örtemez. Bu gücü başbakanlık makamının gücünü Erdoğan kullanmaktadır. Sayın Abdullah Gül’e düşen bir görev vardır ve bunu hatırlatmak istiyorum. Sayın Abdullah Gül, 'Karar Resmi Gazete'de yayımlanmadı, ben yayımlanmasını bekliyorum' diyerek işi geciktiremez. Yüksek Seçim Kurulu, seçim sonucunu Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu'nun 20. Maddesi uyarınca Abdullah Gül’ün makamına bildirmiştir. Bu kararın gereğini Sayın Gül yerine getirmek zorundadır. Bu kararı öteleyemez ve Türkiye’ye acilen bir başbakan vekilini hükümet içinden tayin etmelidir, aksi taktirde bu gasp olayına Abdullah Gül de ortak olacaktır. Görev, Abdullah Gül’ündür. Recep Tayyip Erdoğan, makamını terk etmemiş olabilir. Hukuken makamını terk etmeyen bir başbakana karşı cumhurbaşkanının sayın Abdullah Gül’ün yetkilerini kullanıp, hükümet içinden bir bakanı başbakan olarak görevlendirmesi gerekir.”

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.