Gıda simsarları krizi fırsat bilip insanları zehirledi!

Gıda simsarları krizi fırsat bilip insanları zehirledi!

Gıda Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hulusi Ada, “Pandemi sürecinde firmaların geliri düştü. Bazı firmalar, ayakta kalabilmek adına insan sağlığını hiçe saydı ve ürünlerde hile yaptı” dedi

Gıda ürünlerinde hile yapan firmalar ifşa edildi. Listede Konya'dan 6 firmanın olması dikkatlerden kaçmadı. İnsan sağlığını hiçe sayan bu firmalar ile ilgili vatandaşa “Bunların ürettiği ürünlerden uzak durun” çağrısı yapıldı. Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, vatandaşın sağlığını korumaya, gıdada taklit ve tağşiş yapanlara göz açtırmamaya devam edildiği belirtildi. Bakanlık her ne kadar denetimlerin artacağını söylese de denetimler sonucu yazılan cezaların caydırıcı olmaması işin içine hile katan firmalara güç vermeye devam ediyor. Gıda simsarları pandemi sürecinde yaşanan denetim boşluğunu da fırsat bilerek, gıdada her türlü hileyi yapmaya devam ediyor.

HİLE YAPAN FİRMALARIN TAM LİSTESİNE ULAŞMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

UCUZ ÜRÜNLERE KARŞI MESAFELİ OLUN”

Önceki gün Türkiye genelinde 113 markanın teşhir edildiğini, aralarında Konya'dan da bazı firmaların bulunduğuna dikkat çeken Gıda Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hulusi Ada, at eti kullanan firmaların bile olduğunu ifade etti. Tüketicinin kayıtlı ve onaylı ürün alması gerektiğini dile getiren Ada, “Ambalajlı gıda almak, büyük önem arz ediyor. Açıkta satılan ürünlerin de alınmaması lazım. Her şeyin bir bedeli var. Bugün bir kaşar peynirinin ortalama fiyatı en az 30-35 TL'dir. Bu fiyatın altında satılan peynire vatandaşın mesafeli yaklaşması gerekiyor. Bugün sucuğun kilosu en az 50-60 TL. Bu fiyat altında satılan ürünlere de mesafeli yaklaşmak lazım. Vatandaş, ne yediğini anlayamaz. Ürünlerin içine farklı bir şey konulup konulmadığı gıda analiziyle belli olur. Yoksa vatandaş tüketerek ne yediğini bilemez. Dikkatli olmak gerekiyor” şeklinde konuştu.

FİRMALARA YÖNELİK CEZAİ YAPTIRIMLAR ARTIRILMALI

Firmaların daha çok para kazanmak ve maliyetlerini düşürmek için işin içine hile kattıklarını da aktaran Ada, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gıda hilesi her zaman da vardı. Kriz süreçlerinde hile daha çok artar. Bu dönemde de bir pandemi gerçeği var. Firmaların gelirleri düştü. Maliyetleri arttı. Ayakta kalabilmek adına bazı firmalar, insan sağlığını da hiçe sayarak işine hile soktu. Bu süreçte denetimler yapılıyordu ama azdı. Firmalar bu durumdan da cesaret aldı. Bir de bazı üreticiler, işin içine hile katmayı sonucunda ceza yemeyi de göze alıyor. Açıklanan firmalara bakın üç aşağı beş yukarı hepsi aynı. Ya da isim değiştirerek bu işi yapıyorlar. Cezaların caydırıcılığı yok. Kazandıkları paradan çok daha düşük oranda bir ceza ödeyip, yine aynı hileyi yapıyorlar. Cezai yaptırımların artırılması gerekir. Firmaların hile yaparak kazandığı paradan çok daha fazlası ceza olarak bu firmalara yazılmalı. Tarım Bakanlığına bu anlamda çok büyük görevler düşüyor. Denetimlerin artması şart. Kuralları delen bazı firmaların sahiplerine gerekirse hapis cezası da verilmeli. İnsan sağlığı her şeyden önemlidir. Ayakta kalabilmek uğruna insan sağlığını hiçe sayan bazı firmalara karşı da uyanık olunmalı. Bu firmaların gözünün yaşına bakılmamalı.”

HÜKÜMETİN ASLİ GÖREVİ GÜVENLİ GIDA SAĞLAMAKTIR

Ada, şu ifadelerle konuşmasını noktaladı: “Gıda ile ilgili başta resmi otorite Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere kamunun ilgili diğer kurum ve kuruluşları ile meslek örgütleri, üniversiteler, sektör temsilcileri, üretici birlik ve sivil toplum kuruluşlarıyla gıda güvenliğinin sağlanması için bir araya gelmesi gerektiğini savunan Ada, sözlerini şöyle sürdürdü, “Başta ana akım medya olmak üzere görsel ve işitsel medyanın yanı sıra son yıllarda yaşamımızın bir parçası haline gelen sosyal medya aracılığıyla gıda ile ilgili spekülatif, doğrudan uzak, yanıltıcı haberlerle, isminin başında bir sürü akademik unvan olduğu halde insanları yanlış bilgilendirip yönlendiren medyatik figürlerin neye hizmet ettiğini anlayabilmek pek mümkün olmamaktadır. İnsanları gıda bilimine uygun üretimden, hijyen ve sanitasyondan uzak ürünlerin tüketilmesine davet etmek, bu ülke insanının sağlığını tehlikeye atmaktan başka bir şey değildir. Bu ve benzeri olaylarla mücadele etmek hepimizin görevidir. Herkes için güvenli ve besleyici gıda sağlamanın hükümetlerin asli görevi olduğu ilkesinden yola çıkarak; üreticilerin iyi tarım uygulamaları ve iyi üretim uygulamaları yapabilmeleri için gerekli eğitimler verilerek yaşama geçirilmesi konusunda takipçi olunmalı, denetimler yapılmalıdır. Gerek resmi kontrollerde gerekse sektörde çalışan Gıda Mühendislerinin gıda güvenliğinin vazgeçilmez bir parçası olduğu göz ardı edilmemeli, istihdam koşulları yeterince sağlanmalıdır. Üretim sonrası nakliye ve depolama uluslararası standartlara uygun yapılmalı, tüketicilerin gıda okuryazarlığının geliştirilmesi için, okul öncesi eğitim başta olmak üzere ilk ve orta öğretim müfredatına gıda güvenliğiyle ilgili dersler konulmalı, kamu spotları gibi yayınlar ile halk bilgilendirilmelidir. Bütün bu yukarıda ifade edilenler doğrultusunda TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak 'Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşu' kimliğimizden kaynaklı üzerimize düşen toplumsal sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

EMRE ÖZGÜL

 

HİLE YAPAN FİRMALARIN TAM LİSTESİNE ULAŞMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum