Filistin halkı yalnız bırakılıyor

Konya İnanç Özgürlükleri Platformu 375. hafta basın açıklamasını Kayalı Park'ta gerçekleştirdi. Haftanın basın sözcülüğünü yapan Musa Kazım Yılmaz, İsrail'in Filistin'de kan dökmeye devam ettiğini belirterek şunları söyledi: “İşgalci siyonistler Gazze'nin ve Filistin'in siyasal konjoktürde yalnızlığını fark edince işgal sınırlarını artırmak, direniş imkanlarını kırmak, halkı göçe zorlamak, yeni yerleşim alanları açmak için topyekün bir saldırı başlattılar. Havadan saldırılarına devam eden işgal rejimi karadan saldırı için hazırlıklar yapmakta, yedek askerlerini göreve çağırmaktadır” dedi. İslam dünyasının derin bir sessizliğe gömüldüğünü ve 3 maymunu oynadığını kaydeden Yılmaz, “İç siyaset malzemesi olacak nutuklar atılıp tehditler savruluyor. Fakat somut gerçekçi hiçbir adım yok. İslam topraklarını yönetenlerin büyük bir çoğunluğu İsrail'i devlet olarak tanıyor. Onun ile sosyal ve siyasal ilişkiler kurmaya devam ediyor. Filistin meselesinin çözümünü İsrail devletinin tanınması ve kabulü üzerinden hesap ediyor. Filistin topraklarında iki ayrı devlet, iki ayrı halk diyor. Kimisi iki ayrı bağımsız devlet derken kimisi özerklikten bahsediyor. Kimisi daha geniş haklar ve baskıların azaltılmasından dem vuruyor” ifadelerini kullandı. Savaşın sadece Filistin sokaklarında devam etmediğini kaydeden Yılmaz, “İsrail konsolosluğunun her yer İsrail'in siyasal misyonunun temsil edildiği her alan siyonistlerin ticaret yaptığı her şirket sosyal alanlar spor alanları kısaca siyonistlerin varlık gösterdiği her yer savaş alanıdır. Düşmanlarımız sadece siyonistler değil onlar ile sosyal, siyasal, ekonomik kültürel her alanda işbirliği yapanlardır. İsrail'in varlığını kabul eden her hükümet, her siyasa yapı işgalden sorumludur. Biran önce İsrail ile olan ilişkilerini kesmek elçilerini geri göndermek yahutta onları tutuklayıp işlemiş oldukları cürümlerden dolayı yargılamak ve cezalandırmak zorundadır. Aksi halde zulümlerin ortağı sayılır. Hiçbir mazeret yoktur. Gayrı meşru siyonist yapılanma ile yapılmış anlaşmalar geçerli kabul edilemez. Hiçbir devletin bunlara uyma mecburiyeti yoktur” diye konuştu.

MEHMET AKİF SÜTÇÜ merhabahaber.com