Ersun Yanal: Gatasaray Karşısına Kazanmak İçin Çıkacağız

Ersun Yanal: Gatasaray Karşısına Kazanmak İçin Çıkacağız

Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, yeni takımının başındaki ilk sınavında Galatasaray karşısına kazanmak için çıkacaklarını söyledi. Galatasaray maçı için İstanbul’a hareketinden önce Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde basın...

Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, yeni takımının başındaki ilk sınavında Galatasaray karşısına kazanmak için çıkacaklarını söyledi.

Galatasaray maçı için İstanbul’a hareketinden önce Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde basın toplantısı düzenlen Yanal, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Trabzonspor’un oynayacağı futbolla fark oluşturacağını ifade eden tecrübeli teknik adam, "Ligin içinde bir renk olacaktır. Futbolu 90 dakika bırakmayan, sonucu almak için rakibine ve kendisine saygı duyan ve sonuna kadar mücadele eden, tempolu oynayan, keyif veren, keyif alan ve her şeyi ile kazanma arzusunu taraftarlarına hissettiren bir takım olacak. Bunun için de çalışmalara bir haftadır başladık." dedi.

Bu mücadeleye Galatasaray maçıyla başlayacaklarını hatırlatan Ersun Yanal, cumartesi günü oynayacakları karşılaşmayla ilgili olarak ise şunları söyledi:

"Sahaya kazanmak için çıkacağız, her maçı kazanmak için oynayacağız. Trabzonspor için her yer Trabzon olacak. Çünkü biz heryeri Trabzon yapmak için birlikte mücadele ediyoruz. Galatasaray maçı da kazanmak zorunda olduğumuz bir maçtır. Sonuçta bir takım var. Bu futbolcular sezon başından beri bu kulüpte. Onlar da buna katkıda bulanacak, yardımcı olacaklardır. Ve bir fikir birliği ile çalışmadan ortaya çıkartacağımız kadro ile elbette düşünce boşluğu olabilir ama ben o boşluğu dolduracağımı düşünüyorum. Kısa bir süre ama böyle maçların motivasyonu da iyidir. Dolayısıyla oyuncularımız o motivasyonla çıkıp sahadaki motivasyonun farklı olacağını göstereceklerdir. Bunu da ihtiyacımız var. Handikapları olduğu kadar avantajları da var. Biz de onu avantaja dönüştürmeye çalışacağız."

Milli takımlardaki oyunculardan dolayı takımın tamamıyla çalışma fırsatı bulamadığına değinen başarılı taktisyen, "Elimizde genç bir kadro var. Milli takımlarımızda oynamış oyuncularımız var. Yaklaşık 9 tanesiyle çalışmadım. Bir haftadır 16-17 oyuncu ile çalıştık. Ama milli takımlardaki oyuncularımızı da izliyoruz. Tanıdığımız oyuncular var. Genç ve yetenekli bir takımla çalışacağız. Oyunu benim istediğim gibi oynayabilecek agresiflikte bir takımla çalışacağız. Ben birkaç hafta içerisinde ihtiyaçlarımızı belirleyecek paylaşımları daha rahat yapabileceğim. Şuanda mücadelesini üst düzey tutacak bir takım olduğumuzu düşünüyorum. Trabzonspor taraftarının istediği coşkuda bir takım en kısa sürede sahada olacak. 14 puanlık bir kaybımız var. Bunu telafi etmek için de birlikte yürümeye ihtiyacımız var. Hep birlikte bu kaybı ortadan kaldıracağız." ifadelerini kullandı.

Yanal, Trabzonspor’un son yıllarda çok teknik adam değiştirdiği, böyle bir ortama gelirken ne düşündüğüne dair soru üzerine de şu Yanal, "Türkiye’deki yapıyı çok iyi biliyorum. Bunu ortadan kaldırmak da hepimizin işi. Bu konuda istikrarlı bir katkı ve tutarlılığın oluşması gerektiğini düşünüyorum. Trabzonspor’u ve camiasını iyi tanıyorum. İhtiyacı olan bu duruşun zamanının geldiğinin de farkındayım. Hep birlikte bu sayıyı aza indirmek için mücadele vereceğiz. Bunu da yapabilirsek başarılı olmuş oluruz diye düşünüyorum." diye cevap verdi.

ZEKİ VE MUSTAFA’YA AF YOK

Ersun Yanal, yönetim kararı ile kadro dışı bırakılan Zeki Yavru ve Mustafa Yumlu’nun affının söz konusu olup almadığının sorulması üzerine, böyle bir şey düşünmediğini dile getirdi. Yanal, şunları söyledi:

"İdari bir karar. Bu kararlarını bana ilettiklerinde daha henüz görüşmelerin ilk başıydı. Buna saygı duyuyorum. Çünkü bu idari bir karardır. Ve şuanda bunu düşünmeğimi belirtmek isterim. Takımı doğru tanımak ve tanımlamak için biraz zamana ihtiyacımız var. Ben de birkaç hafta içerisinde bu tespitleri yapmış olacağım. Ve ondan sonra bir ihtiyaçlar listesi oluştururum. Ama şuanda herhangi bir af söz konusu değil."

Başarılı taktisyen, geçirdiği sakatlık sonrası eski takımına kiralının Polonyalı futbolcu Aleks Bourcenau’yu da izleyeceklerini ve ona göre bir karar vereceklerini kaydetti. Onur’un yokluğunda kalede Fatih Özürk’e güvendiğini belirten Yanal, herhangi bir kaleci transferi yapmaktan yana olmadığını söyledi.

Şuanda UEFA Avrupa Ligi’nde avantajlı bir konumda olduklarını, ligdeki puan farkının da kapanabileceğini anlatan Yanal, "Ligde de çok büyük bir puan farkı yok. Her takımın katılabileceğini düşünüyorum. Bu rekabeti yapabilecek bir takımımız olduğu inancını taşıyorum. Ama bu tek başıma benim yapabileceğim bir iş değil, bunu tüm camia olarak hep beraber yapacağız." dedi.

"ŞAMPİYON OLABİLECEK BİR TAKIM BIRAKTIM"

Ersun Yanal, bordo mavili takımla anlaştığında hakkında çıkartılan iddialarla ilgili soruları da cevaplarken, "Ben Fenerbahçe’ye aynı söylemlerle başladım. Futbolcular ve teknik adamlar olarak saha içerisinde kalacağımızı söyledim. Ben hiç sahanın dışına çıktığımı hatırlamıyorum. Mümkün olduğunca sahanın içinde kalıp, sahanın içini konuşmaya, sahanın içini yorumlamaya ve sahanın içinde çalışmaya gayret ettim." diyerek, şöyle devam etti:

"Oyuncularımın da saha içerisindeki işlerine odaklanmalarını sağlamaya çalıştım. Ben zaten bu sürecin hiçbir yerinde yer almadım. O dönemde ya çalışmıyordum ya da federasyonda görev yapıyordum. Bunu yapıyor olmam beni bunun içinde ya da dışında tutuyor anlamı da taşımıyor. Elbette bu sürecin içinde yaşıyorum ama bildiğim bir şey var ki, 2008 yılında Trabzonspor’a geldiğimde sorulmayan soruların şimdi sorulması çok anlamlı. Ayrıca Trabzonspor takımının benimle olan ilişkisi hiçbir zaman kötü olmamıştır. Trabzonspor ile her zaman sıcak ilişkiler içerisinde oldum. Ve benim bildiğim bir şey var; ben şampiyon olabilecek bir takım bıraktım."

Yanal, geçtiğimiz sezon Avni Aker Stadı’nda oynanan Fenerbahçe maçının ardından sahayı koşarak terk etmesiyle ilgili soruya ise "Ogün gerçekten çok gergin bir ortam vardı ve biz oyuncularımıza galip geldiğimiz taktirde hiçbir provokasyon yapmadan çok çabuk şekilde içeri girmeyi de konuşmuştuk." diyerek, şöyle cevap verdi:

"Sahanın içerisinde kalarak bir provokasyon yapmak ya da öyleymiş gibi bir dil oluşturmak niyetinde hiç değildik. Ve ben hemen oradan uzaklaşıp böyle bir provokasyona neden olmamak adına yaptık. Cesaret güç kuvvet böyle şeylerle ölçülmez. Onlar çok farklı şeyler. Benim de yeri geldiğinde kavgayı yapabilecek cesaretim de var. Ama ben futbolun içerisinde piç bir zaman kavgayla anılmadım, kavganın içerisinde hiçbir zaman olmadım. Tartışmanın içerisinde hiçbir zaman olmadım. Çünkü benim futbol anlaşımın içerisinde bunlar yok. Orada bir provokasyonun içerisinde olmak gibi bir niyetim hiç yok ve olmadım da zaten."

Yanal, ‘şampiyon olacak dediği takımın 2010-11 sezonunda şampiyon olup olmadığına’ dair soru üzerine, "Biz teknik adamlar, futbolcular sahanın içerisinde kalıp, sahanın dışını yönetmeye kalkmayalım. Ve bu iş üzerinden de politika üretmeye çalışmayalım. Bu bizim için oldukça zararlı şeyler. Çünkü bizler sahanın içerisinde görevliyiz ve oradaki performanstan sorumluyuz. Onun dışındakiler bizi hiç ilgilendirmiyor. Ve benim saha içerisinde organize ettiğim ve kurmaya çalıştığım bir takım vardır. Ve ben bu takımı kurdum. Bu takımı kurarken de birçok arkadaşımla beraber çalıştım ve şampiyon olabilecek bir takım bıraktım. Ondan sonrası beni hiç ilgilendirmiyor." açıklamasını yaptı.

Yanal, Fenerbahçe’den neden ayrıldığına dair sorulan soruya verdiği cevapta ise "Süreci hepiniz biliyorsunuz. Ben çalıştığım kulüplerde hep çözümün bir parçası olmaya çalıştım. Burada da aynı şey olacak. Hiçbir başkanla, hiçbir yöneticiyle bu konuda bir sorun yaşamadığımı düşünüyorum. Onlarla ilişkilerimin hep iyi olduğunu düşünüyorum. Bir kişi hariç onu siz iyi biliyorsunuz. Süreci siz biliyorsunuz. Ben açıklamalarımı yaptım, onun dışında konuşmak istemedim. Konuşmanın da bir anlamı yok." diyerek, şunları söyledi:

"Benim için mutluluk isteğimi, mutlu olacağım yerde olmaktır. Çünkü ben hayat şekli haline getirdiğim bir işi yapıyorum. Futbolu çok seviyorum ve futbolun içerisinde olma gayretindeyim. Benim için futbolun içinde olmak büyük bir mutluluk, mutlu olduğum yerde olmak daha da büyük bir mutluluk. Dolayısıyla ben o dönemde çalıştığım kulübüme hizmet etmekle görevliydim ve bunu en iyi şekilde yapmaya çalıştım. Ve başardım, başaramadım şeyler de mutlaka vardır. Yine burada aynı süreci yaşayacağım. Çalıştığım o dönemde çok mutlu oldum ve burada da mutlu olmak için varım."

"TÜRK FUTBOLU DAHA FAZLA TABAN YAPAMAZ"

Sadece Türk futbolunun değil, sporunun sistemsel bir sorun yaşadığını da ifade eden Ersun Yanal, "Futbolun içerisinde olduğu sistemsel bir sorundan bahsetmeliyiz. Milli takımlar ya da diğer takımların aldığı sonuçlar itibariyle değerlendirecek olursak biz ülke olarak çok daha iyisini yapabilecek bir potansiyele sahibiz." diyerek sözlerini şöyle tamamladı:

"Dolayısıyla bu sistemin sorunlarından yola çıkarak ülke futbolunun da bu kaosun içerisinde olduğunu söylemek çok doğru. Çok dengesizlikler ve bozukluklar var. Ülkenin sistemle ilgili çözmesi gereken sorunlar olduğunu düşünüyorum. Eğitim sisteminden başlayarak bu işin sonuna kadar tartışılması gerekir. Ben de bir dönem böyle bir görevin içerisindeydim. TFF’de bu sistemin işleyişi içerisinde yer aldım. Gördüğüm kadarıyla sadece futbolun kendi sorunları değil; ülkesinin sporla ilgili sistemsel sorunlarının olduğunu çok açık şekilde gördüm. Sadece futbol kulüplerini değiştirerek sorunu çözemezsiniz.

Bence o bütüne bakarak çözüm aramak gerekiyor. Bundan sonra uygulamaların çok daha iyi olacağını ve toparlanma sürecine gereceğimizi düşünüyorum. Ki bundan daha fazla taban yapmayacağız. Artık yükselme durumuna geçeceğiz. Çünkü herkes şapkayı önüne koyarak düşünmek zorunda kalacak. Ben bunu bir fırsat olarak değerlendiriyorum. Bu düşüşün arkasından tekrar bir yükseliş başlayacaktır."

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.