Dolarda fırtına öncesi sessizlik!

Değişim Hareketi Sözcüsü Rubil Gökdemir, Zanka TV’de ekrana gelen Ekonomi - Politik programına konuk oldu. Gökdemir, dolar kurundaki durgunluğun sebeplerini anlattı.

Dolar kurundaki sakinliğin yurt dışından kaynaklı olduğunu belirten Gökdemir, şunları söyledi:

“19 Şubat 2021 tarihinden itibaren yani neredeyse son 5 ayın 10 yıl vadeli Amerikan tahvillerinin faiz oranın en düşük olduğu günü bugün yaşadık. Bugün 1.29’a kadar düştü. En tepe noktası 1.75’di.

Şu sebeple düştü; Amerika’daki veriler haftalık olarak açıklanıyor, bilhassa istihdam verileri yani işsizlik verilerini takip ettiklerinde beklediklerinden daha kötü işsizlik verileri geldi. Amerikalıların beklediği istihdam verileri olarak yüzde 4.5’a, yüzde 4.6’ya kadar düşmesini bekledikleri bir işsizlik verileriyle muhatabız. Geçen ay yüzde 4.8’e kadar çıkmıştı Amerikan enflasyon oranı. İşsizlik oranı da bu hafta beklediklerinden daha kötü geldiği için herkes şunu anladı ki; Amerikan Merkez Bankası FED’in 2020’nin başlarında olması gereken faiz artırımını, bu göstergeler değişmediği sürece, iyileşme sağlanmadığı sürece sıkı para politikasına gitmeyecekler. Yani faiz artışına gitmeyecekler.

İşte bu sebeple bizde de yaklaşık 10-15 gündür 8.65-8.70 arasındaki dolar kurunun stabilitesinin sebebi budur. Bizden kaynaklı bir durum değil.”

DEUTSCHE BANK'TAN DOLAR İÇİN 9.50 BEKLENTİSİ

Deutsche Bank yayımladığı bir araştırma raporunda, elektrik ve gaz fiyatlarına yapılan zamlar sonrasında yıl sonu enflasyon tahminlerini yüzde 15’ten yüzde 16’ya revize ettiklerini duyurmuştu.

Doğalgazın enflasyon sepetindeki ağırlığının yüzde 1,69 ve elektriğin yüzde 2,71 olduğunu belirten kurum, bu zamların enflasyona doğrudan etkisinin 61 baz puan olacağını söyledi.

Temmuz ayı enflasyon verisiyle beraber Temmuz başında yapılan zamların etkisinin daha iyi anlaşılabileceğini vurgulayan Deutsche Bank, Temmuz ayında enflasyonun hızlı bir şekilde artarak yüzde 18’in üzerine çıkmasını beklediklerini belirtti.

Dolar/TL için yıl sonu tahminini de 9,00’dan 9,50’ye güncelleyen kurum, son açıklanan zorunlu karşılık önlemlerinin alışılmadık para politikası önlemlerine geri dönüldüğüne dair sinyaller verdiğinin altını çizdi.