Che özgürlük savaşçısıydı

Che özgürlük savaşçısıydı

Konya Aydınlar Ocağı’nda Rus Devrimi ile Che Guevara’yı anlatan emekli Astsubay Bahri Kılınçel, “Küba devrimine katılan Che Guevara bir özgürlük savaşçısıydı” dedi.

Konya Aydınlar Ocağı’nın Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Öldürüşünün 50 yılında Che Guevara ve  Sovyet Ekim Devriminin 100 yılı” konuşuldu.  Konuşmacı emekli Astsubay Bahri Kılınçel, sohbetine, Che Guevara’nın başına taktığı yıldızlı bereyle başladı. Kılınçel, “Che Guevara, 1928’de Arjantin’in Rasorio şehrinde doğdu. 9 Ekim 1967’de henüz 39 yaşındayken Bolivya’da öldürüldü. Kendisinden sonra gelecek ve tüm dünyada etkili olacak özgürlük hareketlerinin sembolü oldu” dedi. İki yaşındayken astım krizini geçiren Che’nin, hayatı boyunca bu hastalıkla birlikte yaşadığını ifade eden Bahri Kılınçel,  Çok yönlü bir kişiliği olan Ernesto’nun gençken fotoğraf ve arkeoloji ile ilgilendiğini, 1944’de tıp fakültesine yazıldığı belirterek “Gerçek adı Ernesto Guevara de la Serna olan Arjantinli devrimci, politikacı, gerilla lideri ve doktor olan Che Guevara,  kısaca Che ya da El Che olarak anılmaktadır. Bu şekilde anılmasının nedeni ise İspanyolcada “hey, dostum, birader” anlamına gelen “che” sözcüğünü çok fazla kullanması olmuştur” diye konuştu.

KÜBA’NIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN SAVAŞTI

Alberto Korda tarafından çekilen Che fotoğrafının yüzyılın en çok basılan fotoğrafı olduğunu kaydeden Kılınçel, öğrenciliğinde motorsikletiyle Güney Amerika seyahatine çıkan Che’nin, daha sonra Küba Devrim hareketine katıldığını ve Batista rejimine karşı gerilla savaşı yaptığını belirterek 1959’da, Küba’nın Fidel Castro liderliğinde özgürlüğüne kavuştuğunu ve Che Guevara’nın, Sanayi ve Ticaret Bakanı olduktan sonra Malcom X’den Jean Paul Sartre’ye varıncaya kadar pek çok devlet adamı ve liderle tanıştığını söyledi. Küba Merkez Bankası Başkanı olduktan sonra bir gün Kızılderili eşinin ofisindeyken eşi alışveriş için makam arabasını istediğini dile getiren Kılınçel, “Che, ona makam arabasının devletin olduğunu hatırlatır ve herkes gibi otobüsle gitmesini ister. Kendisine hediye edilen eşyaları ise ambalajını bile açmadan gençlik ve eğitim merkezlerine dağıtır” dedi. Che’nin “Yağmur komünisttir; çünkü herkese eşit yağar. Rüzgâr ise kapitalisttir zayıf olanı yıkar” şeklindeki sözlerinden de alıntılar yapan Kılınçel, Guevara’nın "Ben yatakta ölmem" diyerek Küba’daki binbaşı rütbesini, makam ve mevkii ile herşeyi bırakarak And dağlarının yolunu tuttuğunu ve Bolivya’da devrim hareketine katıldıktan sonra yakalanarak 9Ekim 1967’de vücudu delik deşik edilmek suretiyle infaz edildiğini söyledi. Che’nin intikamını da Monika isimli bir Alman kadının aldığını da söyledi.

DÜNYANIN EN KANLI DEVRİMİ

17 Ekim Rus Devrimi hakkında da açıklamalar yapan Kılınçel, “Sovyetlerin 17 Ekim 1917 devrimi dünyanın en kanlı devrimlerinden birisidir. Marksın yazdığı felsefeyi dünyada ilk kez pratiğe dökerek örgütlenmeyi yapan, Çarı ülkenin silahlı kuvvetleri ve halkı birlikte buluşturmak suretiyle devirerek devrimi gerçekleştiren Lenin, Stalin, Sultan Galiyev ce Traçtki’dir” dedi.

1917-1922 yılları arasında süren iç savaşı Kızıl Ordunın kazandığını ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB)’nin 1922'de resmen kurulduğunu ve Rus Devrimi ile iç savaşta 7 milyon civarı insanın öldüğünü belirten Kılınçel, şu çarpıcı açıklamayı yaptı: “1914 yılına gelindiğinde Çarlık Rusya’sında madenciliğin %90’ı, petrol çıkarmanın yüzde 100’ü, kimya sanayinin yüzde 50’si ve tekstil sektörünün yüzde 28’i yabancıların elinde idi. Diğer yatırımlar için de çok fazla dış borç alındı. Bu iki sebep birleşince Rusya, yabancı yatırımcı ve borç veren kuruluşlara daha büyük tavizler vermek zorunda kaldı.” Lenin ve arkadaşlarının paralel bir şekilde  ‘her taburda, her bölükte yani ordu içinde örgütlendik’lerini ve baskı altında olan işçiler ile köylülerin; “Çarlık sömürü demektir. Tüm fabrikalar sizin olacaktır. Topraklar tüm köylülerin olacaktır” şeklinde kandırıldığı söyleyen Kılınçel, Türklerin beklenmedik bir şekilde kazandıkları Çanakkale Savaşı’nın da Rusya’ya yardımların ulaşmasını engellediğinden dolayı Rus Devrimi’nin gerçekleşmesinde önemli bir etken olduğuna da dikkati çekti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.