Bankaların kart sevdası bitmiyor!

Bankaların kart sevdası bitmiyor!

Mobil kredi kartı satıcıları, alım gücü düşen vatandaşı gözüne kestirerek, borç batağına çekiyor. Satıcıların hedefinde daha çok yaşlılar ve işsizler yer alıyor. Şerafettin Cami yakınında bulunan kıraathaneler ise satıcıların uğrak noktası oluyor  

Alım gücü düşen, işsiz kalan vatandaşın, borcu sürekli artıyor. Emekliler ay sonunu getiremediğini söylüyor. Bu durumu fırsat bilen mobil kredi kartı satıcıları ise boş durmuyor. Konya'nın birçok noktasındaki kıraathanelerde, otobüs duraklarında ve parklarda satıcılar, vatandaşa kredi kartı kazandırmanın tüm yollarını deniyor. Kabul etmediği halde satıcılar, ısrarla vatandaşa kredi kartı vermek, “Kredi durumunu öğrenmek” istiyor. Satıcılar, bu ısrarlı yöntemle vatandaşı kredi ve borç batağına çekiyor.  Banka dışında sözleşme imzalanması ve kredi kartı satışının yasal olmamasına rağmen bankalar, esnaflara, çay ocaklarına ve parklara kredi kartı satıcılarını göndermekten vazgeçmiyor. 

HER CÜZDANDA İKİ KREDİ KARTI VAR! 

Türkiye'de kredi kartı kullanımının son 30 yılda giderek yaygınlaştığını ve hayatın her alanına girdiğini belirten Tüketiciler Birliği Konya Şube Başkanı Mustafa Dinç, “Bugün toplamda 60 milyonun üzerinde kredi kartı vatandaşların kullanımına sunulmuş durumda. Kredi kartı kullanabilecek yaştaki insanları düşünürseniz her cüzdanda en az 2 kart olduğunu görebilirsiniz” dedi.

1-003.jpgTüketiciler Birliği Konya Şube Başkanı Mustafa Dinç

MÜMKÜNSE KREDİ KARTI KULLANMAYIN!

Kredi kartı kullanımında vatandaşın ödeyebileceği kadar harcama yapması gerektiğinin altını çizen Dinç, konuşmasını şöyle sürdürdü : “Kredi kartı kullanımında çok bilinçsizce hareket ediliyor. İnsan cebinden nakit para çıkmadığı için alışverişi karşılıksız yaptığı psikolojisine kapılıyor. Ancak durum öyle değil. Aslında kredi kartı harcamasıyla insanlar gelecek ayın  gelirlerini de harcıyor. Burada bir ölçünün olması şart. Ödeyebileceğiniz kadar harcayıp, harcadığınız tüm tutarı öderseniz bir aylık kredi kullanmış olursunuz. Buradaki asıl tehlike harcadığınız miktarın tamamını ödemediğinizde ortaya çıkıyor. Asgari tutarı ödeme kolaylığına kapıldığınızda bankaların borç sarmalına girmiş olursunuz. Banka borcun küçük bir bölümünü ödeme imkânını size sunuyor. Harcanılan bin lira yerine 300 TL ödemek cazip geldiğinden aslında tüketici 700 lira daha borcu olduğunu unutuyor. Bu durum süreklilik arz ettiğinde haliyle faiz sarmalı içine giriliyor. Üstelik günlük işleyen faiz sistemi çalışıyor. Artık taksit ödemek, bankaya borçlu kalmak, normalleştiriliyor. Vatandaşlarımız mümkünse kredi kartı kullanmasınlar. Nakit harcamaya özen göstersinler. Biz temelde kredi kartı kullanımına karşıyız. Nakit ya da banka kartı kullanılması gerekiyor.”  

DIŞARDA KREDİ KARTI SATMAK YASAL DEĞİL

“Bankalar, kredi kullanım sayısının düştüğü zaman pazarlama şirketleri aracılığı ile vatandaşa kredi kartı satmaya çalışıyor” diyen Dinç, son olarak şunları söyledi: “Bankalar, kredi kartı kullanımlarının azaldığı dönemlerde pazarlama şirketleri ile anlaşıp vatandaşa kredi kartı satmaya çalışıyor. Genellikle orta yaş üzerinde vatandaşlarımızın oturduğu çay ocakları, ve park gibi noktalarda türlü türlü imkânları sıralıyorlar. Bu satış yöntemi doğru değil. Banka dışında bir yerde sözleşme imzalanması yasal değil. Bankalar kredi kartını şubede satmak zorundadır. Vatandaşa en çok taksit imkânını teşvik ederek, satış yolunu deniyorlar. Taksitle alışveriş imkânı kredi kartı kullanımında vatandaşa cazip gelen en önemli faktör.” 

SAİT ÇELİK 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum