Ahmet Altan'sız Taraf

Ahmet Altan'sız Taraf

Uzun zamandır Ahmet Altan ve Orhan Miroğlu ile ilgili bir yazı kaleme almak istiyordum, ama bir türlü bu konuya zaman ayıramadım.

Adem Özgür  Radikal

Uzun zamandır Ahmet Altan ve Orhan Miroğlu ile ilgili bir yazı kaleme almak istiyordum, ama bir türlü bu konuya zaman ayıramadım.

Taraf’taki son istifalar, şüphesiz herkesimde bir şok etkisi yarattı. Taraf, yaptığı haberlerle son yıllarda ülke gündemine damga vurmuştur. Bugün halen devam eden Balyoz, Ergenekon gibi büyük davaların başlamasına ve bu davaların seyrine yönelik önemli yayınlar yapmıştır.

Bundan dolayı Taraf, çeşitli kesimlerce çeşitli suçlara maruz kalmıştır. Cemaat gazetesi, AKP yandaşı, örgüt yayınları yapan gazete, ABD istihbaratının kullandığı gazete vs…

Ahmet Altan her dönemde, her konuda yanlış bulduğu her şeyi köşesinde eleştirmiştir.

Kemalizmi en çok eleştiren yazarlardandır

Ceylan Önkol’un bedeni paramparça edildiğinde, ona en çok sahip çıkan yazar olmuştur o dönemde.

Uludere (Roboski) katliamını defalarca gündeme getirmiştir.

İşkenceci polisin terfi ettirilmesine şiddetle karşı çıkmıştır.

Kürtlerin hak ve özgürlüklerini defalarca gündeme getirmiş; anadilde eğitimi her defasında savunmuştur.

Son zamanlarda ülke gündemini işgal eden; ombudsman, Muhteşem Yüzyıl dizisi, dokunulmazlıklar konusunda da sonuna dek haktan, adaletten yana olup, iktidarı eleştirmiştir…

Tüm bunlardan dolayı Altan, ülkede en çok okunan ve birilerinin en nefret ettiği yazar olmuştur…

Kendisine en son verilen ‘’Uluslararası Hrant Dink Ödülü’’ boşuna değildir.

Ahmet Altan’ın benim için yeri her zaman ayrıdır. Okuduğum ilk köşe yazarıdır. Yazmaya olan sevgimi yine Altan’a borçluyum. Beş yıldır hemen hemen hiçbir yazısını aksatmadan okudum. Yazdığım bazı yazılarda, Ahmet Altan’ın kitaplarından ve yazılarından birçok alıntı yaptım. Halen, yazarken bir boşluğa düştüğümde Altan’ın yazıları yardımıma koşar…

Ahmet Altan, Aysel Tuğluk’un dediği gibi ‘vicdandır’.

Tüm bunlar Ahmet Altan’la her konuda aynı düşüncelere sahip olduğumuz anlamına gelmiyor. 2010 referandumu sürecinde ve sonrasında takındığı tutuma en çok karşı çıkanlardan biriydim. Özellikle o dönem BDP’ye yönelik ağır eleştirileri kabul edilebilir değildi. Bir aralık sürekli ana muhalefet partisini eleştiri konusu yapması da anlam veremediğim bir başka konuydu.

Yakın zamanda Orhan Miroğlu’nun Taraf’tan ayrılışı medyada büyük bir yankı uyandırmıştı. Miroğlu, sürekli TV’lere çıkıp Altan ve Taraf’a ağır eleştiriler yapıyordu. Orhan Miroğlu istifasından kısa bir süre önce Ahmet Altan’ın hükümeti eleştirmesinden rahatsız olduğunu Taraf’taki köşesinde dile getirmişti. Miroğlu, iktidar muhafızlığına soyunuyordu adeta! Öyle ki Yeni Akit gibi faşist bir gazeteye demeç vermekten bile geri kalmamıştı…

Zaten son zamanlarında iyice sıkıcı olmaya başlayan yazılarında oportünizm kokusu hissettiriyordu Miroğlu. İstifası kaçınılmazdı!

Taraf gazetesi yavaş yavaş çözülmeye başlıyordu zaten: Leyla İpekçi, Suzan Samancı, Amberin Zaman, Ümit Kıvanç, Nabi Yağcı… gibi severek okuduğum yazarlar birer birer ayrılmışlardı Taraf’tan.

Ahmet Altan, Yasemin Çongar ve Neşe Düzel’in Taraf’tan ayrılışları beni derinden üzdü. Çongar’ın edebi yazılarını zevkle okuyordum. Neşe Düzel’in de Pazartesi Söyleşilerini… Özleyeceğim Altan ve Çongar’ın yazılarını…

Ahmet Altan'ın olmadığı Taraf eksiktir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.