'Açlık değil yoksulluk sınırı baz alınsın'

'Açlık değil yoksulluk sınırı baz alınsın'

Saadet Partisi Konya Milletvekili Karaduman, elektrik, doğal gaz, su, salça, yağ, un, çay, şeker ve bakliyat gibi en temel harcama kalemleri için bir önceki yıla oranla enflasyonun %40 olduğunu belirterek,

Saadet Partisi Konya Milletvekili Karaduman, elektrik, doğal gaz, su, salça, yağ, un, çay, şeker ve bakliyat gibi en temel harcama kalemleri için bir önceki yıla oranla enflasyonun %40 olduğunu belirterek, asgari ücrette yapılacak artışın, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmeyecek bir oranda olması gerektiğini söyledi. Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdülkadir Karaduman, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, enflasyon ve asgari ücret konusunda değerlendirmelerde bulundu. Karaduman, Türk-İş’in verilerine göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 2 bin 482 lira, yoksulluk sınırının ise 8 bin 86 lira olduğunu hatırlattı. Karaduman, asgari ücretle işçi çalıştıran bir işverene sadece bir işçinin maliyetinin 3 bin 458 lira, işçinin eline geçen rakamın 2 bin 324 lira geçtiğini belirterek, aradaki bin 134 liralık farkın ise vergi ve sosyal güvenlik kesintileri olduğunu söyledi. İşçilerin geçimini sağlamakta, küçük işletmelerin de işçi çalıştırmakta zorlandıklarını ifade eden Karaduman, “Özellikle asgari ücretliden alınan vergilerin düşürülmesi, işverenden kesilen sosyal güvenlik primlerinin azaltılmasıyla asgari ücrette gerekli artışı sağlamak, elbette ki mümkündür” dedi. Karaduman, uzun yıllardır Türkiye’de asgari ücretin açlık sınırın altında belirlendiğini, bu da yetmezmiş gibi, gelir vergisi ve damga vergisi kesintisinin acımasızca yapıldığını ifade etti. Asgari ücretten yapılan doğrudan ve dolaylı vergi kesintilerinin kaldırılmasını isteyen Karaduman, buna dair verdikleri kanun teklifinin komisyonda beklediğini kaydetti. Türkiye’de asgari ücretli insanların nasıl geçindiklerinin, Türkiye’nin asıl ve gerçek Survivor’ı olduğunu ifade eden Karaduman, sadece çay ve simitle karnını doyuran bir ailenin, sadece kira, elektrik, su, doğalgaz giderlerinin toplamının 2 bin 300 lira olduğunu kaydetti. Karaduman, “Çay ve simit hesabıyla yola çıkanların, bugün vatandaşını, asgari ücretlisini, çay ve simide mahkûm etmiş vaziyettedir” dedi. Elektrik, doğal gaz, su, salça, yağ, un, çay, şeker ve bakliyat gibi en temel harcama kalemleri için bir önceki yıla oranla enflasyonun yüzde 40 olduğunu belirten Karaduman, asgari ücrete yapılacak artış oranının, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmeyecek bir oran olması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin her saatte 3 milyon dolar faiz ödediğini, bu miktarın 8 bin 800 asgari ücrete denk olduğunu; 2020 yılı için faize ayrılan paranın 138 milyar lira olduğunu, 2021 yılı için bu rakamın 180 milyar liraya çıktığını belirten Karaduman, bu durumda kimsenin ‘işçiye verecek paramız yok’ demeye hakkının da haddinin de söz konusu olamayacağını söyledi. Karaduman, asgari ücrete yapılacak zammın, açlık sınırı değil yoksulluk sınırı baz alınarak yapılması gerektiğini vurguladı. Karaduman, “Şu andaki şartlar itibarıyla asgari ücret, işvereni korumak şartıyla, işverenin zarar etmesini de engellemek şartıyla, 8 bin liranın altında olmamalıdır” dedi.

HABER MERKEZİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.