43 Yıllık Miskci: Nasipli Tezgahımı Ne Atarım Ne Satarım

43 yıldır misk satarak geçimini sağlayan 58 yaşındaki Mehmet Özdemir, "Akşam eve ekmek götürmekte zorlansak da elimizden başka iş gelmediği için mecburen misk satmaya devam ediyoruz." dedi.

Eskiden ‘güzel kokulu, mis gibi’, ‘tertemiz’, ‘mis gibi örtü’, ‘mis gibi iş buldu’ deyimlerine de konu olan miskcilik, diğer adıyla esansçılık işine 15 yaşında başladığı belirten Mehmet Özdemir(58), "Bu emektar tezgâh 43 yıl benimle yattı benimle kalktı, benimle gitti, benimle geldi, iyi kötü günümü benimle paylaştı, en önemlisi de beni hiç aç bırakmadı. Bununla 7 çocuk büyütüp 4'ünü evlendirdim. Onun için bu uğurlu, nasipli tezgâhı ne satarım, ne de atarım." diye konuştu.

Sattığı misklerin Türkiye’de üretildiğini ifade eden Özdemir, mesleği ile ilgili şunları söyledi: "Türk malı bu piyasada en iyisi, diğer ülkelerin mallarını da denedik ama herkes Türk malını tercih ediyor, mesela gül esansı Isparta’da üretiliyor, diğer ürünlerin de birçoğu İstanbul’da üretiliyor. Misk satmaya başladığımda bu günün parası ile elimize günlük ortalama 25-30 lira arasında para geçiyordu. 500 bin nüfuslu Osmaniye'de bu işi yapan 70 yaşındaki bir abimiz bir de ben kaldım. Eskiden cami cemaatinin cebinde bir koku olurdu. Yeni nesil miski bilmiyor, onun yerine doğaya da kendisine de zararlı olan parfümleri kullanıyor. Eskiden camiye veya bir topluluğa gidileceği zaman hafif miskler sürülür öyle gidilirdi ama maalesef bu adetlerimiz artık unutulmaya yüz tuttu. Hal böyle olunca bizlerin de işleri yüzde 80- 90 civarında düştü. Günlük olarak ya 1 ya da 2 koku ancak satıyoruz. Eve ekmek götürmekte zorlansak da artık bir nevi amme hizmeti olarak ve başka bir meslek bilmediğimiz için hayat mücadelesine devam etmeye çalışıyoruz."

Eve ekmek götürmek için ilçe ilçe, kasaba kasaba gezdiklerini belirten miskci Özdemir, "Cuma günleri şehrin büyük camilerinin önünde satış yapmaya çalışıyoruz. Diğer günler ise ilçelerdeki büyük camileri vakit namazlarında ziyaret ederek rızkımızı çıkarmaya çalışıyoruz." diye sözlerini tamamladı. CİHAN