Ülke ayağa kaldırılmalı

Ülke ayağa kaldırılmalı

Konya’da sanayicilere ve STK temsilcilerine seslenen Temel Karamollaoğlu, “Çin yaptığı üretim hamleleri ile ciddi bir büyüme yakaladı. Önümüzdeki yıllarda ABD’yi geçecek. Onlar yapıyorsa biz de yapabiliriz” dedi.

Saadet Partisi Konya il Teşkilatı, sanayici, işadamları ve Sivil toplum Kuruluşları temsilcileri için “Türkiye’nin meseleleri ve çözüm yolları” konulu bir konferans düzenledi. Konferansa Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu konuşmacı olarak katıldı. Bera Otel’de düzenlenen toplantıya Genel Başkan Karamollaoğlu’nun yanı sıra Genel Başkan Yardımcıları, Genel İdare Kurulu Üyeleri, İl Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar, il yönetim kurulu üyeleri, iş adamları, ve STK temsilcileri katıldı.

img_6235.jpg

Toplantının açılışında Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun hayatını anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Daha sonra kürsüye gelen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Türkiye’de nelerin olup bittiğini anlamak için dünyada nelerin olduğuna bakmak gerektiğini belirterek, “Eğer meselelerine arka planını göremezsek, aldığımız tedbirler boşa çıkabilir. Tablonun tamamını görmemiz lazım. Devlet yönetiyorsanız, kararları alırken irtibatta olduğunuz ülkelerin politikalarını, hedeflerini iyi anlamanız lazım. Sizden bir şey istiyorum; düşünmenizi” dedi.

3-2-010.jpg

ÇİN YAPIYORSA BİZ DE YAPARIZ

Karamollaoğlu, harita üzerinden dünya devletlerinin yönetim anlayışlarından bahsettikten sonra, şöyle konuştu: “Dünyada önemli bir gelişme var. Çin 1.5 milyar nüfusu ile ciddi derecede bir atılım gerçekleştirdi. Strateji değiştirdi, müteşebbislere destek verdi. ‘Döviz getirin fabrika yapın’ dedi. Türkiye son 14 yıldır yüzde 4 civarında kalkınma yaşıyor. Cumhuriyetin başından bu yana ortalama bu rakamlardadır zaten. Çin son 30 yıldır öyle bir kalkınma yaşadı ki yüzde 15 büyüdü.  Transatlantik gibi büyük yapıya sahip olmasına rağmen bu kadar büyük bir kalkınma yakaladı. Biz eğer kalkınacaksak Çin’in kalkınmasından daha iyi bir kalkınmayı yakalamamız lazım. Çin, Amerika için bir tehdit oluşturuyor artık. 6-7 sene sonra Çin milli geliri Amerika’dan daha yüksek bir ülke olacak. Çin Rusya’dan oyun parkı yapacağım diyerek uçak gemisi aldı. Sonra tamir etti kullanmaya başladı şimdi 5-6 tane uçak gemisi var. En büyük problemi hammadde olmasına rağmen tüm dünyadan fazla çelik üretiyor. Kömürü yok tüm dünyadan topluyor. Hava kirliliği yaşıyorlar sonra, onun önüne geçebilmek için aynı anda 20 nükleer santral kuruyor. Bunu anlatmamın sebebi, biz de büyüyebiliriz. Ben inanıyorum ki işinin erbabı bin tane adam çıkar Türkiye’den. Türkiye ayağa kalkar. Çin yapıyorsa biz de yaparız. Zamanında uçak yaptık, arkasından devlet sahip çıkmadı.”

img_6166.jpg

DEVLET GİRİŞİMCİNİN ARKASINDA DURMALI

Girişimcilerin bulunup desteklenmesinin hükümetin, devletin görevi olduğunun altını çizen Genel Başkan Karamollaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Devlet sanayicinin arkasında durmazsa hiçbir sanayici riske giremez. Bugün Anadolu bomboş hale getirildi. Doğu, boşaltılıyor. sanayici yatırım yapamıyor. Sanayiciye kredi imkanlarını sunulması lazım. Tarımda da desteklemelerin artması lazım. Devlet yapmazsa da buna göre bir sistem kurulmalı. Boş duran bir arazi olmamalı. Çiftçi tohum sorunu çekmemeli, mazot, gübrede sorun yaşamamalı. Hasat zamanı çiftçinin malı ayağa düşmemeli. Çiftçi korunacak ki biz ayakta durabilelim. Tarımda öyle bir noktaya geldik ki GDO’lu ürünlere bulaştık kaldı. Şimdi 5 milyon ton buğday ithal ediyoruz. Buz 1974’te ilk defa iktidar olduğumuzda, Tarım Bakanlığı bizdeydi, 12 milyon tonluk buğday üretimini 18 milyon tona çıkarmıştık. Bu 1 yılda oldu. Bugün artan nüfusa rağmen buğdayımızı kendimiz üretmemiz lazım. en büyük tohum üreticisi İsrail sonra Hollanda. Tohumu kendimiz üretemezsek dışarı bağımlı oluruz. Büyük ülkeler dünyayı kontrol etmek için adımlar atıyor. ABD Afganistan’a, Irak’a boşuna girmedi. Ortadoğu dünyanın merkezi. Enerji hatlarına hakim olmak istiyorlar. Petrolün modasının geçmesine 20-30 yıl var. Kendi karşılarına kimsenin rakip olmasını istemiyorlar. Marshall yardımı diye bir şey çıkardılar, ihtiyacınız varsa biz verelim dediler. Bizim gibi desteği alanlar ellerindekileri de kaybetti. Fabrikalar kapandı. Kayseri’deki uçak fabrikamızın tezgahları merasimle parçalandı. ABD bize uçak verdi çünkü. Bizim kalkınmamızı istemiyorlar.”

img_6132.jpg

İSLAM BİRLİĞİ İSTENİLİRSE CANLANIR

Dış politikada hükümeti eleştiren Karamollaoğulu şöyle konuştu: “Batı kendi menfaati söz konusu olunca tüm prensipleri çiğner. ABD Türkiye’ye dost diyor. Hem böyle diyor, hem de benim ülkemde kan döken teröristleri destekliyor. ama bizim hükümet de şaşkın. AB’ye ‘Biz size muhtaç değiliz’ diyor. AB de ‘görüşmeleri durduralım’ diyor. Sonra AB Bakanımız gidiyor, ‘İlle gireceğiz’ diyor. Neden gireceğiz Avrupa Birliği’ne? Medeniyetler inançlar üzerine tesis edilir. AB Hıristiyan Yahudi medeniyeti üzerine tesis edilmiştir. Bizim ahlaki yapımız, aile ilişkilerimiz onlara benzemez. Bizim medeniyetimiz İslam üzerine inşa edilir. Biz çok üstün bir medeniyetin mensuplarız. İslam birliğini canlandırmamız lazım. Bu İslam ülkeleri ile mi olacak diye soruyorlar. Zamanında D-8 kurulurken Erbakan hocamız çık kısa bir sürede yaptı. Hem de Dışişleri’nin desteği olmadan.Tek tek devlet başkanları ile görüştü, D-8’in imzaları İstanbul’da atıldı. Bugün D-8, İslam İşbirliği Teşkilatı varlığı ile yokluğu belli olmayan bir kurumlar halinde bekletiliyor. Arap baharı, demokrasi diyerek İslam coğrafyalarını yeniden tanzim etmek istiyorlar. Sınırlar yeniden çiziliyor. Bunun için etnik çatışma çıkarıyorlar. Burada Türksün, Kürtsün, diyor, Afganistan’da oranın unsurlarını karşı karşıya getiriyorlar. İslam aleminin fikir yapısını değiştiriyorlar. Hadislerde oynama yapıyorlar. Planlı bir şekilde inancımız tahrif ediliyor. Dinler arası diyalog diye bir şey çıkardılar. Şimdi onlar yok ama uzun yıllar hükümet onlarla bir oldu, dinler bahçesi kuruldu. Bir tane Hıristiyan olmayan yerlere kilise yaptı hükümet.”

ÖNCELİĞİMİZİ ÜRETİME VERMELİYİZ

Üretimi artıracak yatırımlara önem verilmesi gerektiğini ifade eden Karamollaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben spor karşı değilim ama dev dev spor tesisleri yapılıyor. Ben olsam bunları hemen durdururum. Önce o tesisleri yapacak kadar bir zengin olurum. Deniz altından tüneller yapıldı. Biz de kullandık. Bunu eleştiremeyiz fakat yapıcı firmaya geçiş garantisi verilmiş. Devlet zarara uğruyor. Bu yatırımları fabrika kurmaya, üretim sağlamaya harcasak ve kalkındıktan sonra o yolları yapsaydık keşke. Asgari ücret içler acısı. Açlık sınırında asgari ücret olamaz. Sanayicilerimiz kabul etmeyebilir ama bu kalkınmanın başıdır. Kalkınma tüm kesime yayılmalıdır. Biz Refah-Yol hükümetinde iş başında iken işçiye, memura zam verdiğimizde tüm ekonomi canlandı, bu sanayiye de yansıdı. Birbirine bağlı. İç göç ciddi bir hale geldi.”

img_6123.jpg

DERVİŞ MODELİ BİZE YARAR SAĞLAMAZ

Milli Görüşçüler olarak yeryüzündeki bütün meselelerin çözümünün sistemler olduğunu bildiklerini belirten Saadet Partisi Konya il Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar, “Bugün yeryüzünü sömürme adına hareket eden emperyal güçlerin tüm alanlarda olduğu gibi ekonomik alanda da silahları var. Yeryüzünde kaos ve kışkırtma çıkarmaya çalışıyorlar. Onların bu oyunlarına karşı hak ve adalet merkezli bir dünya için çalışmak zorundayız. Milli Görüş ve Saadet Partisi’nin temel dinamiği budur. Yaşadığımız memleketi, İslam alemini ve tüm insanlığı kurtarma adına Asr suresi mucibince çalışma mecburiyetimiz var” dedi. 2001 yılındaki krizden sonra ‘Derviş modeli’nin uygulanmaya başlanıldığını ve halen uygulandığını ifade eden Uyar, şöyle konuştu: “Bu bir sistem meselesi. ‘Dışarıdan yabancı yatırımcılar para getirsin’ anlayışı ile hareket ediliyor. Fakat fiziğin temel bir kuralı vardır. ‘Etki tepki meselesi’. Bizdeki yüksek faiz için paralarını getirenler şimdi paralarını çekmeye başladılar. Şimdi aynı modeli uygulayana başka ülkelere götürüyorlar paraları. onlar sürekli olarak yer değiştirirler, sabit durmazlar. Bugün doların TL karşısında değer kazanmasının nedeni budur. 2001’den bu yana geçen sürede ülkemize giren paraların hiçbiri reel ekonomimize katkı sağlamadı. A, B, C, partilerine düşmanlığımız felan yok. Hakkı söylemek zorundayız. Dış politikada 6 sene önce söylediğimiz şeylere bugün geldik.”

HÂLİD ŞEN

3-4-002.jpg

img_6130.jpg

 

img_6062.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.