Üç aylar büyük bir armağandır

Üç aylar büyük bir armağandır

Rahmet, bereket ve manevi yenilenme mevsimi üç aylar 23 Ocak'ta başladı. Üç aylarda, Regaip Kandili 26 Ocak'ta, Miraç Kandili 17 Şubat'ta, Berat Kandili 6 Mart'ta idrak edilecek

İslam âleminde recep, şaban ve ramazanı kapsayan rahmet, bereket ve manevi yenilenme mevsimi üç aylar, 23 Ocak’ta başlayacak. Müslümanlara dini hissiyat ve ibadet yoğunluğu eşliğinde gündelik hayatlarını sorgulama, yenileme ve zenginleştirme fırsatı sunan üç aylar, coşku ile ihya edilecek. Regaip, Miraç ve Berat kandilleri ile Kadir Gecesi gibi özel gecelerin idrak edildiği üç aylarda, oruç tutma, Kur'an-ı Kerim okuma ve sadaka verme gibi ibadetlerin daha çok yapılması tavsiye ediliyor. Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, üç aylar ve üç ayların nasıl değerlendirilmesi gerektiği ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

ARINMA VE TEVBE AYLARI

İslam kültüründe üç aylar denildiği zaman akla; Recep, Şaban ve Ramazan aylarının geldiğini hatırlatan Altıntaş, bu ayların Müslümanlar nezdinde büyük değer ifade ettiğine vurgu yaptı. Bunun başlıca sebebinin, Recep, Şaban, Ramazan aylarının Kur’an ve Hz. Peygamberden gelen rivayetlerde geçmesini örnek gösteren Altıntaş, şunları söyledi: “Örneğin, Recep ve Ramazan ayları hem ayet ve hem de hadislerde geçmektedir. Recep ayı, Kur’an’a göre dört haram aydan birisi, (Tevbe, 9/36-37) Ramazan ayı ise, Kur’an’ın indirildiği, orucun farz kılındığı bir ay aydır. (Bkz. Bakara 2/185). Her ne kadar Şa’bân ayı, Kur’an’da geçmese de Hz. Peygamberden gelen rivayetlerde geçmektedir. Sahih rivayetlerden öğrendiğimiz kadarıyla Efendimiz Hz. Peygamberin ramazan ayından sonra ençok oruç tuttuğu ay, Şa’bân ayıdır. (Bkz. Buhari, Savm, 52; Müslim, Sıyâm, 176; Tirmizi, Savm, 36; İbn Mâce, Sıyâm, 30). Kaldı ki Hz. Peygamber bir duasında: “Allah’ım! Recep ve Şa’ban aylarını bize mübarek/bereketli kıl ve bizleri Ramazan’a ulaştır” buyurmuşlardır. Hz. Peygamberin; “Recep Allah’ın ayıdır, Şa’ban benim ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır” buyurduklarını da biliyoruz. Öte yandan bu üç aylar içerisinde maneviyat dünyamızın zenginleşmesinde büyük rol oynayan ve her biri bir işaret fişeği hükmünde olan mübarek geceler yer almıştır. Üç aylar da olduğu gibi bu geceler hakkında da âyet ve hadisler vardır. İşte bütün bu ayet ve hadislerin yönlendirmesiyle Müslümanlar diğer aylara göre bu üç ayda dini açıdan kendilerini çekaptan geçirirler. Bu yoğunlaşma aynı zamanda diğer aylarda da yoğunlaşmayı artırır. Din psikolojisi açısından da meseleye yaklaşacak olursak bir kimsenin dini ve ahlaki hassasiyeti bu üç ayda düzgün geçerse, senenin diğer ayları da düzgün geçer. Böylece Müslümanlar hem maneviyat alanında ve hem de ahlaki olgunlukları elde etme alanında yücelmiş olurlar.”

RECEP AYI ALLAH KATINDA ÇOK DEĞERLİDİR 

Recep ayının diğer aylardan farklı ve Allah katında değerli bir ay olduğunu vurgulayan Altıntaş, “Recep ayı, haram aylardan birisidir. Hem Kur’an’dan ve hem de tarihi olaylardan öğrendiğimiz kadarıyla haram aylarda savaşmak yasaklanmıştır. Bu açıdan haram aylar, diğer aylara göre faziletlidir. Buna değer katan, bizzat Kuran’da geçmiş olmasıdır. Bu ayın faziletine dair Hz. Peygamberden gelen terğib hadisleri vardır. İşte bu rivayetlerden birisinde Recep ayının “Allah’ın ayı” olduğu ifade edilir. Ayrıca Recep ayında tutulan oruçların, yapılan iyiliklerin ve her türlü ibadetin Allah katında büyük değer ifade ettiği beyan edilir. Bundan dolayı birçok İslam bilgini bu ayda oruç tutmanın müstehap olduğunu söylemişlerdir. Biraz da Recep ayına değer katan bu ayda Regâib ve Miraç kandillerinin olmasıdır. Tasavvufa dair bazı ahlak kitaplarında Hz. Peygamberin Regaip gecesinde ana rahmine düştüğü, Recep ayının ilk Perşembe günü oruç tutup gecesinde Regaip namazı adıyla bir namaz kılmanın sevap olduğu yolunda bazı rivayetler vardır” şeklinde konuştu.

ÇOK İYİ DEĞERLENDİRMEMİZ GEREKİR 

Üç ayların çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, sözlerini şöyle tamamladı: “İstiğfar, zikir, itikâf, sadaka ve zekat gibi ibadetlerde yoğunlaştığı bir aydır. Özellikle Kadir Gecesi’nin bu ayda olması ayrı bir değerdir. Hz. Peygamberin, kim o geceye erişirse, ‘Allah’ım, sen affetmeyi seversin benide affet’ diye dua ettiği sağlam kaynaklardan bize kadar gelmiştir. İşte başta Kur’an olmak üzere Hz. Peygamberden gelen söz ve uygulamaya dayalı rivayetler tarih boyunca dünya Müslümanlarının bu aylara ayrı bir önem vermelerine sebep olmuştur. Fert olarak, aile olarak ve toplum olarak bu zamanları çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Kendimizi tekrar gözden geçirmemiz gerekiyor. Davranışlarımızı, komşuluk haklarımızı, çocuklarımıza, milletimize, ülkemize ve tüm Müslüman kardeşlerimize karşı olan sorumluluklarımızı yerine getirmemiz gerekiyor. üç aylar aynı zamanda, sadaka vermemiz, nafile ibadetler yapmamız ve mümkünse nafile oruçları tutmamız gereken zamanlardır. Öyleyse, bu ayları dolu dolu geçirmeye çalışalım, çok çok dua edelim. Bireysel olarak duaya çok ihtiyacımız var ama tüm Müslüman kardeşlerimize çok dua etmeliyiz. Allah Teala Fatiha suresinde, ‘Ya Rabbi bizi sırat-ı müstakimine eriştir. Dalalete, sapıklığa gidenlerin yolundan bizleri uzak tut.’ diye buyuruyor. Bakınız, Allah’ım sadece sana ibadet eder senden yardım dileriz diyoruz. Kur’an-ı Kerimi açtığımızda ilk olarak duaya böyle başlıyoruz. Duada da kolektif bir anlayış var. Rabbimiz bize bu dünyada da ahirette de iyilik güzellik ver diyoruz. Bana ver demiyoruz, bize ver diyoruz. Çünkü İslam anlayışında ben değil, biz anlayışı vardır. Bundan dolayı bu şekilde yapılan dualar Allah katında çok daha makbuldür. Öyleyse bu aylar çok kıymetli olduğu için dualara icabetin rahmet kapılarının daha çok açıldığı için fert, birey, toplum olarak kolektif dualarımıza da mutlaka çok yer vermemiz gerekiyor.” 

SAİT ÇELİK

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.