Türkiye örnek oldu

Türkiye örnek oldu

Doç. Dr. Doğan Kaplan, "Türkiye'nin Suriye politikası hatalıydı. Fakat Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara kapılarını açması tüm dünyaya örnek oldu. Avrupa ise sığınmacıların konusunda sınıfta kaldı" dedi

Suriye'deki kanlı savaş devam ediyor. 4,5 yılını tamamlayan savaş nedeniyle ülke yerle bir oldu. 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşı yakın tarihin en kanlı çatışmalarından biri oldu. Suriye'de ölenlerin sayısı yüzbinlerle ifade ediliyor. Ölümlere her gün yenisi ekleniyor. Milyonlar yaşadıkları şehirleri ve ülkeleri terk etti. ABD, Rusya, Türkiye ve Suudi Arabistan ise Suriye'deki savaşı sonlandırmak için bir dizi görüşme yapıyor. Ülkeler Suriye muhalefeti ile Şam rejimi arasında yeni bir 'diyalog süreci' başlatmayı planlıyor. Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Doğan Kaplan, görüşmeler ve ülkedeki son durumla ilgili bilgiler verdi. Görüşmeleri olumlu bulduğunu belirten Kaplan, Suriye'deki krizin kolay kolay çözülemeyeceğini söyledi.

BATI'NIN YANINDA YER ALDIK

Türkiye'nin Suriye politikasını eleştiren Kaplan, "Herkesin şunu demesi lazım, biz ülke olarak Suriye'de hata yaptık. Suriye politikamız yanlıştı. Müdahil olmamalıydık" diye konuştu. Suriye'nin tarihi ve kültürel mekanlarıyla birlikte savaş nedeniyle yerle bir olduğunu, yüzbinlerce insanın yaşamını yitirdiğini söyledi. Kaplan, "Hergün insanlar ölüyor. Milyonlarca kişi ülkesini terk etti. Ülke olarak 2 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapıyoruz. Konya'daki mülteci sayısı da sürekli artıyor. Sayı 50 bini geçti. Arap Baharı başladığında herkes bunu olumlu karşıladı. Ayaklanmalar ilkin Tunus ve Libya'da başladı, kısa sürede liderler devrildi. Herkes 'Esad da kısa süre içerisinde gider' diye düşündü. Ama öyle olmadı, Esad gitmedi. Savaş derinleşti ve uzadı. İç savaş 4 yılı geçti. Mesela Kaddafi'nin düşürülmesi için zemin hazırlandı. Hz. İsa ile ilgili 80-90 film, Buda ile ilgili 30-40 film var. İslam dünyasında ise sadece Çağrı filmi var. Bu filmi ise Kaddafi yaptırdı. Örnek bir projeye imza atan Kaddafi'ye karşı algı operasyonu yapıldı. Kaddefi Kıbrıs hareketinde de Türkiye'ye uçak yardımı yapmıştı. Hepimiz Kaddafi'nin düşmesine sevindik. Libya'ya barış geldi mi? Hayır. Ülke bölünmek üzere. Arap Baharı başladığında Esad, 'Bütün Arap liderler kendine çeki düzen versinler, halklarını daha çok dinlesinler' şeklinde olumlu bir açıklama yapmıştı. Mursi Mısır'da kazandı. İlk iş sınır kapılarını açtı. Ne olduysa hemen Mursi'yi devirdiler. Suriye olayları esnasında darbeciler de Mısır da Mursi'yi iktidardan düşürdü. Suriye olayı patlak vermeseydi en büyük zararı İsrail görecekti. Batı'nın yanında yer aldık" sözlerini kullandı.

TÜRKİYE ÖNE ÇIKTI

"Batılı ülkeler Suriye'ye müdahele de geri durdu. Türkiye ise biraz öne çıktı" diyen Kaplan, "Suriye politikasında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Amerika'ya, 'Kaç yıldır Afganistan'dasınız orada huzur yok. Irak'ın durumu ortada. Suriye'nin de bu ülkelerden farkı kalmaz' dedi. Doğru bir ifadeydi. Hala huzur yok. Yarın bir gün ateşkes sağlansa bile İslamcı ve Sunni Araplar ile Kürtler'in çatışması devam edebilir. Savaşın ilk yıllarında dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Esad ile görüştü. Ama ıslahat olmadı. Türkiye, Suriye'ye karşı bir proje geliştirdi. Nasıl olsa kısa sürede gider diye düşündüler. Karşı cephede yer aldık. 911 kilometrelik bir sınırımız var. Komşumuzdaki yangından en çok biz etkilendik. İşler çığrığından çıktıktan sonra milyonlarca kişi ülkesini terk etti" diye konuştu. 

AVRUPA SINIFTA KALDI

Mülteciler konusunda ise Türkiye'nin örnek gösterildiğini belirten Kaplan, "2 milyondan fazla mülteciye kucak açtık. Ülkemiz kapıları sonuna kadar açtı. Medeniyetin beşiği dediğimiz Avrupa bu konuda sınıfta kaldı. Avrupa ne yapacağız diye endişe ediyor. Avrupa'nın 'Türkiye'ye para verelim onlar baksın' gibi gayri ahlaki bir yaklaşımı da oldu. Mülteciler Avrupa'nın kapısına da dayandı. Bu nedenle Avrupa bu işi hemen bitirmek istiyor. Bataklığı kurutmak lazım. Ateşkes olmazsa, silahlar susmazsa mülteciler Avrupa'ya akın eder. Mülteciler yaşam mücadelesi veriyor. Bombalar altında yaşamak istemiyorlar. Viyana'da görüşmeler var. Esadlı bir geçiş dönemi üzerinde duruyorlar. İnşallah anlaşırlar. Başa döndürmek mümkün değil bazı şeyleri. Savaştan sonra ülkeye demokrasinin geleceğini düşünmüyorum. Çok sayıda denklem var. IŞİD gibi örgütler de bu bataklıktan doğdu. İslamofobiyi besleyen akımlar çıktı" açıklamasında bulundu.

KERİM ATICI merhabahaber.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum