Türkeş: Türkeş'in İsmini Ağızlarına Aldıklarında İki Yüz Defa Düşünmeliler

Türkeş: Türkeş'in İsmini Ağızlarına Aldıklarında İki Yüz Defa Düşünmeliler

MHP Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş, babası merhum Alparslan Türkeş’in 1993 yılında dönemin Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter Petrosyan ile aralarında hâsıl olan diyaloğu, bugün Erdoğan ve bir bölgesel yönetimin lider.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş, babası merhum Alparslan Türkeş’in 1993 yılında dönemin Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter Petrosyan ile aralarında hâsıl olan diyaloğu, bugün Erdoğan ve bir bölgesel yönetimin lideri arasında tesis edilen samimiyetle mukayese edilmesine tepki gösterdi. Oğul Türkeş, AK Parti yönetimine ve milletvekillerine, Türkeş’in ismini ağızlarına aldıklarında iki değil, yirmi değil, gerekirse iki yüz defa düşünmelerini tavsiye etti.

Tuğrul Türkeş, geçen hafta sonu bir AK Parti milletvekilinin merhum Alparslan Türkeş’e yönelik imalı ithamları üzerine yazılı açıklama yaptı. İlgili AK Partili milletvekilinin, merhum Türkeş’in ve kendisinin de içinde bulunduğu bir heyetin 1993 yılında dönemin Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter Petrosyan’la aralarında hâsıl olan diyaloğu, bugün Erdoğan ve bir bölgesel yönetimin lideri arasında tesis edilen samimiyetle mukayese etme gafletine düştüğünü ifade eden Oğul Türkeş, şöyle devam etti: “Biz, o günlerde hükümet mensubu dahi değilken, sırf millî mefkûremizi ve soydaşlarımızın haklarını muhafaza için söz konusu görüşmeleri yürüttük. AKP ise kendisi bugün iktidardayken devlet menfaatlerini bizzat tahrip etmekte, soydaşlarımızın acılarını ise artırmaktadır. Merhum Türkeş, Sayın Petrosyan’la Ermenistan ve Azerbaycan devletleri arasındaki husumeti sona erdirmek için 'Türk Dünyası Lideri' sıfatıyla arabuluculuk vazifesi ifa etmiştir. Erdoğan ise partisinin bir mitinginde -bir 'Genel Başkan' olarak- kişisel politik ajandası uyarınca millî ve bölgesel husumetleri kışkırtmak vazifesini görmüştür. Biz, dönemin Ermenistan Devlet Başkanı Sayın Petrosyan ile Paris’te, yani üçüncü bir ülkenin başkentinde buluştuk, görüştük. AKP ise Barzani’yi sanki bir devletin başkanı imiş gibi, kendi topraklarımızda - üstelik söz konusu şahsın gözünü diktiği bir merkezde - ağırlamıştır. Şayet biz, Sayın Petrosyan’ı Ağrı’da misafir etmiş olsaydık, o halde gerçekten de mevcut AKP iktidarına yöneltecek eleştiri bulamazdık."

"GÖBEK ATTIRMAK İÇİN DAVET ETMEDİK"

Kendilerinin sırf Sayın Petrosyan’la görüştükleri için, azılı bir Türk düşmanı olan Charles Aznavour’u bir Türk şehrinde konser vermeye, nikâh törenlerinde göbek attırmaya davet etmediklerine işaret eden Türkeş, “Siz bunu Şivan Perver’le yaptınız. Biz, Sayın Petrosyan’la, Doğu Anadolu’nun hâkimi Ermenistan mı yoksa ASALA mı olsun diye, bu doğrultuda iç veya dış kamuoyuna bir mesaj yollamak kastiyle görüşmedik. Siz bunu Barzani’yle, onun partisi ve PKK üzerinden yaptınız. Biz, Sayın Petrosyan’la yaptığımız görüşmelerde bir şehrimizi müzakere konusu yapmadık; kaç varil petrole, kaç oy pusulasına satacağımızı hesaplamadık. Siz bunu Barzani’yle yaptınız. Biz, ta 1993 yılındaki buluşmamızda, dünyada 2015 yılında cereyan edecek olan 'sözde soykırımı tanıma ve tanıtma' kampanyalarının önünü kesmek için inisiyatif kullandık. Siz ise 2013 yılının kışında, 2014 baharındaki yerel seçimler için partizanca bir yatırım yaptınız. Türk milliyetçileriyle, Türk düşmanlarının arasındaki uçurumun somut tezahürü, işte budur.” ifadelerini kullandı. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.