TSYD, Boks ve Mehmet Özdilek
Biraz uzun oldu...
İzin yani...
Ama bitti...
İzin yaptım mı?
Hayır...
İzin günümde bile çalıştım...
Sporla iç içe oldum...
53.Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu, TSYD'nin Olağanüstü Genel Kurulu, Atiker Konyaspor ve geçtiğimiz hafta içinde Antalya'da yapılan Avrupa Gençler Boks Şampiyonası ile 21 günlük izini erittim...
Anlayacağınız çalıştım...
Şikayet gibi olmasın, ama dinlenemeden masama oturdum...
İşimiz bu...
Yapacak bir şey yok...
xxx
Ayın 10'unda Alanya'da başlayan, 15'inde sona eren Cumhurbaşkanlığı Bisilket Turu'nun ardından, TSYD'nin Olağanüstü Genel Kurulu için tekrar İstanbul'a gittik...
Güzel işlere imza atan TSYD Genel Başkanımız Oğuz Tongsir'e hem omuz, hem de moral verdik...
TSYD'nin Olağanüstü Gerel Kurulu'nda üyelerin tamamının oybirliği ile İstanbul Şubesi kapatılırken, Sivas, Eskişehir ve Kayseri'nin şube olması kararlaştırıldı...
Oğuz Başkan, Anadolu'nun güçlenmesi ve şube sayısının artırılması noktasında son derece kararlı...
Son zamanlarda nefes almakta zorlanan spor yazarları için, TSYD Başkanı Oğuz Tongsir'in bu “radikal kararlar”ı, TSYD çatısı altında bulunan ya da bulunmayan gerçek spor yazarlarına önemli bir soluk aldıracağına inanıyorum...
Allah yolunu açık etsin Başkanın.
xxx
TSYD'nin Olağanüstü Genel Kurulu'nu tamamladıktan sonra, ibreyi Antalya'ya çevirdik...
Avrupa Gençler Boks Şampiyonası geçtiğimiz hafta Antalya'da yapıldı...
Özellikle Antalya'nın tanıtımı için önemli bir organizasyon olmasına rağmen, ne yazık ki, Antalyalıların bu şampiyonadan haberleri yoktu...
Hoş, haberlerinin olmadığı gibi meraklarının olmadığını da farkettik...
Eyüp Gözgeç Başkan, ülkenin ve Antalya'nın tanıtımı noktasında hassas davrandı, ama aynı hassasiyeti ne yazık ki, Antalyalılardan bulamadı...
Gerekli tanıtımın yapılmasına rağmen, şampiyonanın yapıldığı salonun boş olması, Boks Federasyonu Başkanı Eyüp Gözgeç başta olmak üzere, bu şampiyonaya emek veren herkesi, ama özellikle bu şampiyonada 1 altın, 2 gümüş ve 2 bronz kazanarak tarihe geçen sporcuları daha çok üzdü...
Sadece halkın değil, Antalya spor basınının da bu organizasyona ilgisizliğine ayrı bir parantez açmak lazım...
Antalya'da etkili olduğunu bildiğim spor yazarı bir arkadaşımızın “bizim bu şampiyonadan haberemiz yok” demesi içimi daha çok acıttı...
Burada ismini zikretmezsem ya da ıskalarsam hakkına girerim Ercan Ata kardeşimin...
Şampiyona boyunca ringin kenarından ayrılmadı...
Sağolsun...
İyi iş çıkarttı...
Bu arada finalleri canlı veren TV8'i de unutmamak lazım...
Bir teşekkür de onlara...
“TRTSpor mu?”
Onlar için varsa futbol, yoksa futbol!
Bokstan, kazanılan 5 madalyadan, Türkiye'nin takım halindeki ikinciliğinden, Tuğrulhan Erdemir'in şampiyonluğundan onlara ne!
TV8 veriyor ya, umurlarında bile değil arkadaşların!
Evet...
Bütün bu ilgisizliğe ve duyarsızlığa rağmen, genç sporcularımız tarihe geçtiler...
33 ülkeden 198 sporcunun katıldığı bu şampiyonada, Tuğrulhan Erdemir'le altın, Ahmet Topcu ve Berat Acar ile gümüş, Azad Demirhan ve Mücahit ilyas ile broz madalya kazanarak büyük bir başarıya imza atıldı...
Helal olsun bu çocuklara ve bu çocuklara emek verenlere...
Tabi ki Federasyon Başkanı Eyüp Gözgeç ile yönetimine de...
Antalya'da yapılan bu şampiyonada gençlerin gümbür gümbür geldiğini, geleceğin Seyfi Tatarlarını, Celal Sandallarını, Nazif Kuranlarını, Kemal Sonunurlarını, Eraslan Doruklarını, Hamdi Yiğitlerini, Nuri Eroğlularını, Arif Doğrularını görmek, Türk boksuna dair benim içimdeki umutları yeşertti...
Kısacası 60'lı ve 70'li yıllarda yaygın basının spor sayfalarının manşetlerinde yer bulan Türk boksu, önümüzdeki 5-10 yıl içinde, bu gazetelerin manşetlerini süsleyecek...
Siz bakmayın bugünler de tek sütun bile haber olmadığına...
Zamanı gelince, isteseler de, istemeseler de amatör branşların zaferlerine teslim olacaklar...
Ve...
Normalde 1,5-2 milyon TL'ye malolacak bu dev organizasyonu, 750 bin TL'ye halleden, bu anlamda devletin sadece 100 bin TL'sini harcayan Federasyon Başkanı Eyüp Gözgeç'i, devlete büyük bir yük getirmediği için de ayrıca kutlamak lazım...
300'e yakın sporcunun, yöneticinin ve hakemin, yemesini içmesini, konaklamasını, ulaşımını devlete yük olmadan sağlamak, kuru kavaktan düdük çıkarmak değil de ne?
Sportif başarı da cabası.
xxx
Atiker Konyaspor...
Mehmet Özdilek'le yeni bir sayfa açıldı...
İnşallah iyi işlere imza atar ekibiyle birlikte...
Osmanlı maçında takip ettim kendisini...
Heyecanlıydı...
Oyuna müdahaleleri yerindeydi...
Konuşmak için erken, ama şunu net söyleyebilirim ki, giden aranmayacak...
Artık, camia sadece Mehmet Özdilek'in etrafında birleşmeli ve ona destek vermeli...
Ne Aykut Kocaman, ne Mustafa Reşit Akçay ne de bir başkası dillendirilmemeli...
Ve başka bir şey daha...
Sakın bu adamı, yani Mehmet Özdilek'i düğün pilavına, etliekmeğe veya yat geberliğe filan götürmeyin!
Bırakın adam işini yapsın.