Yıl boyunca yoğun iş temposu ve stresi altında kalan bir çalışan yaz aylarının gelmesi ile 15-20 gün izin kullanma hakkına sahip oluyor. Eğer vatandaş tatil için bir bütçe ayırabilmişse genel olarak cebine göre üç-dört-beş yıldızlı ‘her şey dahil’ otellerde bir tatil arayışına giriyor. Tatil demek artık bu oldu.

**

Tatilin bir otele kapanıp kalmak olmadığını düşünenler ise yurdun gizli cennetlerinin tadını çıkarıyor. Bir arkadaşım, tatil günlerinde “Bize ‘böyle tatil yapacaksınız’ diye dayatılan tatil paketlerine inat... Çok az para harcayarak kapitalizme inat... 5 yıldızlı betonlara inat…” sloganları ile ailesini de yanına alarak 14 gün, 25 noktada, 1000 kilometrelik bir seyahat planlamış. Arkadaşım gezdiği yerleri bir bir Facebook üzerinden paylaşmaya başlayınca ben dahil gören herkes hayran kaldı.

**

Şehrimizde, ülkemizde güzelliklerini göreceğimiz pek çok nokta var fakat bilmiyoruz veya gitmiyoruz. Dünyanın diğer ucundan gıpta il baktığımız turistler şehrimizin bir güzelliğini görmek için geliyor fakat biz gitmiyoruz.

**

Kendimi de bu konuda uzun süredir eleştiriyordum. Bu yaz bir hamle yapıp eşim ve kızım ile birlikte yıllık iznimin bir bölümünde Konya’nın 6 ilçesini gezdik. Her bir ilçesi için uzun gezi yazıları yazılabilecek ilçelerimizden önümüzdeki yazılarda kısaca bahsedeceğim fakat bu yazıda Beyşehir üzerine birkaç kelam edeceğim.

İLÇE DEĞİL SANKİ KASABA

Beyşehir bölünmüş yolunun bir türlü tamamlanamaması uzun süredir halkın tepkisi ile karşılanıyor. Artık gelin arabası camlarına ‘Aşkımız Beyşehir yolu gibi hiç bitmesin’ yazıyor. Bir türlü bitmeyen yol çalışmaları arasında Beyşehir’e ulaştık.

**

Yollardaki kazılar, park sorunları ve ilçeye yakışmayan eksiklikler güzelim ilçede bir kasaba izlenimi uyandırıyor. Sahilde de çeşitli çalışmalar yapılıyor. Oturup gölü izleyeceğiniz en güzel yerlerde toz, toprak var, bank yok. Neyse ki tarihi köprü yanındaki kafelerde ucuz ve kaliteli hizmet veriliyor.

**

Eski adıyla ‘Beyşehir Göl Festivali’ 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle ‘Demokrasi Şöleni’ maskesi ile yapılıyor. Göl kenarındaki festival meydanında akşam saatlerinde sanatçılar ve tiyatrocular sahne alıyor. Sahil boyunca kurulan pazar alanı gün boyu kalabalıktı.

**

Daha önce birkaç kez gezdiğim Eşrefoğlu Camii’ndeki bazı eksiklikler halen giderilmemiş. Giriş kapısında yerde bulunan çukurlar sabitlenmemiş tahtalarla kapatılmış. Ziyaretçilerle ilgilenen veya karşılayan da görünmüyor. Caminin nasıl yapıldığı, minber, mihrap hakkında bilgiler ve cami ortasındaki havuzun ne işe yaradığı ile ilgili ziyaretçilerin bilgilendirildiği bir pano da bulunmuyor. Kendi araştırmalarınızla bir şeyle öğrenmeye çalışıyorsunuz.

**

Beyşehir’in sahip olduğu değerler ziyaretçilere sunulması, yönlendirilmesi gerekirken bu konuda bir çalışma da yapılmamış. Haberlerde sıkça gördüğümüz ‘Karaburun plajı’na ait merkezde bir tane yönlendirme tabelası yok. Beyşehir’in bir seyir tepesi olduğunu Konya’ya döndükten sonra öğrendik!

**

Büyükşehir Belediyesi bazı tarihi mekanlara el atmış. Bu sevindirici bir durum fakat işler yavaş ilerliyor. Pek çok noktada da işler ilçe belediyesinin eline bırakılmamalı!

**

Her ne kadar Beyşehir hak ettiği hizmeti alamamış olsa da halen Konyalı’nın gezip tatil yapabileceği en güzel taşra ilçelerinden biri.