Zirve Yayınevi Davası Ertelendi

Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın 97'nci duruşması görüldü. Binbaşı Haydar Yeşil ile İnönü Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ruhi Abat’ın taleplerine ilişkin...

Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın 97'nci duruşması görüldü. Binbaşı Haydar Yeşil ile İnönü Üniversitesi Araştırma Görevlisi Ruhi Abat’ın taleplerine ilişkin ifadelerini sunduğu duruşma sonunda dava, 10 Aralık tarihine ertelendi.

    Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, haklarında adli kontrol kararı bulunan tutuksuz sanıklar Emre Günaydın, Salih Gürler ve Abuzer Yıldırım polis araçlarıyla getirildi. Duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Ülger, Haydar Yeşil ve Ruhi Abat ile tutuksuz sanıklar Murat Göktürk, Abdullah Atılgan, Adil Akçay, Mehmet Çolak, Adem Gedik, Levent Ercan Gelegen ve Hüseyin Yelki de hazır bulundu. Tutuksuz sanıklar Hamit Çeker Elbistan E-Tipi Cezaevi'nden, Cuma Özdemir ise Darende Adliyesi'nden telekonferans sistemiyle duruşmaya katıldı. Tutuksuz sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolon duruşmaya katılmadı.

    Zirve Yayınevi davasının 97. duruşmasında taleplerine ilişkin söz alan Malatya Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Muvazzaf Binbaşı Haydar Yeşil, dava dosyasında kendilerine yöneltilen suçlamalar ile dosyanın iddianamesi ve mütalaasının İlker Çınar'ın ürettiği sahte delillerden oluştuğunu iddia etti. Dava dosyasını temelsiz bir gökdelen olarak nitelendiren Yeşil, şöyle devam etti: "Bu gökdelen, olağanüstü soruşturma ve yargılama yöntemleriyle bugüne kadar ayakta tutulmuştur. Bu temelsiz gökdelen çökecektir. Bu enkazın altında bu kaçak ve temelsiz binanın taşeronluğunu yapan yalancı tanıklar özel görevli polisler özel görevli savcılar ve özel görevli hakimler kalacaktır. Bu zulme taşeronluk yapanlar, halen yüzlercesi görevde olan cumhuriyet savcıları ve Türk milletinin hakimlerinin yapacağı soruşturma ve kovuşturmalarla, yaptıkları ihanetin bedelini Türk milletine ödeyeceklerdir. Buna inanıyorum."

    Cinayetler öncesi jandarma komutanlığında askeri personellerle misyonerlik çalıştaylarına katıldığı belirlenen Araştırma Görevlisi Ruhi Abat da duruşmada söz alarak çeşitli iddialarda bulundu. İfadesinde dosyanın esasını teşkil eden ‘AK Parti hükümetini devirmeye teşebbüs’ suçlamasını dikkatlerden kaçırmaya çalışan Ruhi Abat, konjüktürel bir ifade vererek “Bu dava AK Parti'ye karşı yapılmış örtülü bir operasyondur. AK Parti'nin kalbine saplanmış bir hançerdir." dedi.

    Dava dosyasında cinayetlerin hemen ardından ‘Şerefsizlere, vurun dedik öldürmüşler’ ifadesini kullandığı şeklinde ses kaydı da bulunan Ruhi Abat, kendisinin 1998 yılında yayınlamış olduğu 'Dinlerarası diyalog' adlı bilimsel makalesinin ardından hedef haline getirildiğini iddia etti.

    Sanıkların beyanlarını tamamlamasının ardından davada ara karar açıklandı. Mahkeme heyeti davanın tutuklu sanıkları Malatya Eski Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger, Haydar Yeşil, Ruhi Abat ve Varol Bülent Aral'ın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Davanın asıl failleri Emre Günaydın, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım, Hamit Çeker ve Cuma Özdemir hakkındaki adli kontrol hükümlerinin aynen uygulanmasını kararlaştıran mahkeme Zekeriye Beyaz'ın tanık olarak ifadesinin alınmasına karar verdi.

    Davanın duruşması 10 Aralık tarihine ertelendi. CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri