Zade Vital’in ortaya çıkışını oluşturan üç güzel nokta; Hayaller, gözyaşı ve dua

Bugün sizlerle önemli bir başarı öyküsünü paylaşacağız. Konya’nın alanında en büyük firmalarından Helvacızade Grubu, çalışmalarını 2000’li yıllarda başlattığı besin destekleri (nutritional supplements) sektöründe de önemli başarılara imza attı.

Bugün Türkiye’nin her yerinde, sadece eczanelerde insanlarımızla buluşan bir sağlıklı yaşam markası haline gelen Zade Vital’in, Amerika Birleşik Devletleri’ne uzanan macerasını şirketin Helvacızade Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Zade Global CEO’su Dr. Mevlüt Büyükhelvacıgil ile konuştuk.

Çok keyifli, ufuk açan bir sohbet oldu bizim açımızdan. Öngörünün, memleket sevgisinin, topraklarımıza ve topraklarımızın verdiği bereketli bitki ve tohumlara olan aşkın, insanlara dokunmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış olduk Mevlüt Büyükhelvacıgil ile yaptığımız röportajda.

İşin aslı Zade Vital’in temellerini para kazanma arzusu oluşturmuyor. Şirket; kanser tedavisi gören ve kalp hastalarının doktorları tarafından önerilen ve bulmakta zorlandığı ya da almakta zorlandığı besin desteklerini ülkemiz insanlarına ulaştırma hedefiyle ilk adımlarını attı. Şirketin temelini ve ilerleme sürecini bir iki kelime ile açıklamak gerekirse; Hayalleri, Gözyaşı ve Dua diyebiliriz. Neden böyle söylediğimizi Mevlüt Büyükhelvacıgil’in ağzından dinleyince siz de bize hak vereceksiniz.

135 YILLIK KÖKLÜ BİR GEÇMİŞ

135 yıllık köklü bir firmanın üçüncü jenerasyonu olarak göreve başladık diyen Mevlüt Büyükhelvacıgil, “Ağabeyim Tahir Büyükhelvacıgil ile birlikte güzel işlere imza attık. Zade markasının Türkiye’nin en büyük yağ markalarından biri haline getirdik. Bugün 85 ülkeye ürünlerini ihraç eden Zade Yağları, alanında lider, yenilikçi ve teknolojik alt yapısıyla yol gösterici bir misyon taşıyor. Şu anda yönetim kademesinde dördüncü nesil ve profesyonellerimiz yer alıyor. Babam Kadir Büyükhelvacıgil başta olmak üzere ağabeyim Tahir bey ile birlikte gençlerimizin çalışmalarını gururla izliyor ve ihtiyaç duyduklarında tecrübelerimizle kendilerine destek veriyoruz. Eminiz ki onlar markalarımızı çok daha iyi yerlere getirecekler” diyerek Zade Yağları markasını özetliyor.

Bizim bugünkü gündemimiz, Türkiye’nin önemli bir eksikliğini gideren, besin destekleri ve T.C. Sağlık Bakanlığı ruhsatlı geleneksel bitkisel tıbbi ürünleri geliştirip, üreterek bu sektörün ülkemizde de gelişmesini ve GMP (Good Manufacturing Practices / İyi Üretim Uygulamaları) standartlarında üretim ile yüksek kalite standartlarına taşınmasını sağlayan Zade Vital’di.

Bugün Zade Vital, besin destekleri ürünlerinin anavatanı ABD’de ürün satan, insanların sağlıklı yaşama ve hastalıklardan korunmalarına destek olan güvenilir ve yenilikçi ürünler sunan bir marka haline geldi. Aslında söylemek dile kolay geliyor ama 330 milyonu aşan nüfusu ile ABD’de tutunmak, orada ürünlerini satabilmek hem de alanında lider markaların olduğu bir pazarda yer edinmek başlı başına belgesel niteliği taşıyan bir konu.

ZADE VİTAL’İN SERÜVENİ BAŞLIYOR

Zade Vital hikayesinin nasıl başladığını ve hangi aşamalar kat ederek bu noktalara geldiğini Mevlüt Büyükhelvacıgil’den dinleyelim;

“Zade Yağlarındaki görevimin yanı sıra her zaman sosyal sorumluluk projeleri içerisinde yer aldım. Bu aslında Helvacızade Grubu olarak “bizi biz yapan” değerlerden en önemlisi. Na yaparsak yapalım daha sağlıklı nesillere ve yarınlara anlamlı bir katkı ve değer oluşturmak. Annemiz ve babamız bizi bu düsturla yetiştirdi, biz de 45 yıldır iş hayatında el ele yürüdüğüm Yönetim Kurulu Başkanımız Tahir Abim ile bu değerlerden hiç ayrılmadık, genişlettik. Eğitim camiasında aktif görevlerde bulundum. İnsanlara yardımcı olmayı hep hayatımın ilk sırasına koydum. Bu da bize Zade Vital’in yolunu açtı diyebilirim. Şimdi İstanbul’da önemli bir hastanenin Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanlığı görevini yapan ve aynı zamanda benim tez danışmanım olan Prof. Dr. Bingür Sönmez hocamla bir sohbetimizde bana, bitkisel yağlar konusunda çok deneyimlisiniz. Biz, kalp hastalarına keten tohumu, nar ve üzüm çekirdeği yağlarını tavsiye etmek istiyoruz. Onlar için çok faydalı ama Türkiye’de çok bulunmuyor. Bunları üretemez misiniz?- diye sorunca ben tereddütsüz üretebiliriz Hocam dedim.  Ve o gün Zade Vital’in temellerini kafamda atmış oldum. Çünkü insanların sağlıkla ilgili yaşadığı sorunlara destekler sunabilecektik. Kimya ve Biyoloji Mühendisi olan kızım Sıdıka’nın eğitimi için İngiltere’ye gittiğim dönemde Soğuk Sıkım Yağlar (Cold Press) ürünlerin ön adımlarını ve örneklerini gördük, araştırmalar yaptık ve ülkemizdeki bitki ve tohum zenginliğini besin takviyelerine kazandırma adımlarımızın şeklini belirlemeye başladım. Bu alanda ülkemizin kaynaklarını kullanarak daha önce yapılmamış ürünler geliştirecektik. Ayrıca kullanım kolaylığı sağlamak için de mutlaka bu ürünleri kapsüllere koyacaktık. Türkiye’ye döndüğümde Soğuk Sıkım üretim yatırımı ile ilk üretimlerimizi gerçekleştirdik. O dönemde kurucuları arasında yer aldığım Pembe Hanımlar Derneği ile Türkiye’nin her iline giderek kanser hastalarının sorunlarına çözüm üretmek, psikolojik destek konusunda bilgilendirmek için seminer ve sempozyumlar düzenliyorduk. O ziyaretlerimizde hastalara bu ürettiğim ürünlerden hediye veriyordum. Bir gün K.K.T.C’den davet aldık ve gittik. Orada Kanser Derneği Başkanı Raziye hanıma ürettiğim nar ve üzüm çekirdeği yağlarından hediye ettim. Raziye hanım bu hediyeler karşısında gözyaşlarını tutamadı. –Biz bu ürünleri bulamıyorduk aramızda para toplayıp yurt dışından getirtmek için uzun uğraşlar veriyorduk. Şimdi bu ürünlerin ülkemizde üretildiğini görmenin ne kadar önemli olduğunu anlatamam size- deyince bu işte devam etmemiz gerektiğine karar verdik.”

Yazımızın başında bahsettiğimiz insanların hayatlarına dokunma hayali ve gözyaşı işte bu olaylar çerçevesinde şekilleniyor. Kıbrıslı Raziye hanımın gözyaşları Konya’dan Zade Vital gibi bir markanın kuruluşunu hızlandırmış oldu.

40 MİLYON AVRO’LUK YATIRIM

Bu geri dönüşler neticesinde Mevlüt Büyükhelvacıgil çalışmaları hızlandırdı. Sağlık Bakanlığı ile görüşmeler yaptı, besin destekleri konusunda çalışmalar yürütülen mevzuata katkı sağladı. Ancak Helvacızade Grubu gibi sağlam köklere sahip bir firmanın bu sektöre girecek olması herkesi heyecanlandırmaya yetmişti. Süreç hızlı ilerliyor, Ege Üniversitesi İlaç Geliştirme ve Farmakokinetik Araştırma Uygulama Merkezi ARGEFAR ile iş birliği yapılarak üretim için gerekli bilimsel çalışmalar da tamamlanıyordu. Mevlüt Büyükhelvacıgil, tohumların ilaç formunda insanlara ulaşması için endüstri ile görüşmeler gerçekleştirdi. Artık hayaller gerçeğe dönüşmeye başlamıştı. Kapsül üretimleri ilk etapta işbirliği yapılan başka bir ilaç firmasında üretildi. İşbirliğimizin sona ermesi ile biz Konya’ya üretim tesisi ve AR-GE merkezi kurmaya karar verdik. Böylece süreç 40 Milyon Avro’luk bir yatırıma dönüştü. İleri teknoloji ile donatılan tesislerimizde ürün yelpazemizi de geliştirdik. Yüzlerce çeşit tohumu farmasötik forma taşıdık, yenilikçi formüller geliştirdik. Türkiye pazarında önemli bir yer edindik. Binlerce doktoru, diyetisyeni, eczacıyı, eczacı teknisyenini ve sağlık uzmanlarımızı fabrikamızda misafir edip üretim aşamalarımızı gösterdik. Ama bizim hayalimiz ülkemizin endemik bitkilerini, besin destekleri, wellness (sağlıklı yaşam) sektörünün doğduğu ülke olan ABD’de satmaktı. Bu hedefe ulaşmak için planlamalarımızı yaptık.” İşte Zade Global’in ABD serüveninin hikayesi de burada başladı.

VE ABD SERÜVENİ BAŞLIYOR

 “ABD’ye gitme, markalarımızı ABD pazarına sokma fikrini ailemle paylaştığımda, yalnız olarak 10 bin kilometre uzağa gidecek olmamdan büyük üzüntü duyarak endişe ettiler. Ancak içimde büyüttüğüm bir heyecan vardı. Grup olarak global pazarlara açılmamız ve hayallerimizin peşinden gitmemiz gerekiyordu. Çalışmalarımızı başlattık. Aktif olarak ABD’ye gitme zamanı gelince babam Kadir Büyükhelvacıgil, Konya’da kalmamda çok ısrar etti ve o zaman ben Hac’ca gideyim dedim. Hemen hacca gittim. Orada vecibelerimi yerine getirdikten sonra İstanbul’a döndüm ve doğrudan ABD’ye gittim. Daima en büyük destekçim olan ve konuşmaya gerek kalmadan gözlerimizden anlaştığımız ağabeyim Tahir Bey de beni havaalanından uğurladı. Her zaman olduğu gibi o an da onun varlığı bana güç verdi. Böylece ABD serüvenimiz başladı. Altı ay sonra Konya’ya döndüm.” diyen Mevlüt Helvacıgil, Zade Global’in ABD’ye ilk adımını atışını duygulanarak anlattı.

ZADE VİTAL, SEKTÖRÜN KALBİ ABD’DE

ABD’de marka tescili, gerekli izinlerin alınması, sektöre ile görüşmelerin yürütülmesi, tüm ambalajların ABD pazarı için sıfırdan hazırlanması gibi zorlu süreçlerin bir buçuk yıl gibi bir sürede tamamlanmasıyla birlikte, Konya’da üretilen Zade Global ürünlerinin konteynıra yüklenme süreci başlamış oldu. Bu süreci gözleri dolarak anlatan Mevlüt Büyükhelvacıgil, “Annem ve babamı arayarak, yüklenecek paletleri tek tek kucaklamalarını ve dua etmelerini rica ettim. Tüm paletleri canım annem tek tek kucaklamış ve birlikte dualar etmişler. Bu benim için çok önemli bir husus. Onların varlığı, duaları benim güç kaynağım, enerjim. Ürünler ABD’ye geldiği dönemde Covid salgının da başladığı bir döneme denk geldi. Şirket yöneticilerimizden Zade Vital Genel Müdürü Taha Büyükhelvacıgil, AR-GE merkezlerimizde geliştirdikleri Zeytin Yaprağı ve Sambucus Kara Mürver ekstrelerini de ürünler içerisine yerleştirmiş. Bu ürünleri ben de yeni görmüş, hatta şaşırmıştım. Taha Bey, bağışıklık sistemine iyi geldiğini söyleyince ben de yeni bir ürün olması nedeniyle tereddüt yaşadım. Ancak pandemi süreciyle birlikte elimizdeki ürünler kısa sürede tükendi. Birçok eczacı ve doktorla irtibat kurduk. Süreç hızlandı. Bugün Zade Global, ABD’de merkezi olan, çalışanları ve bağlantıları olan bir şirket hüviyetini kazandı. Bu ülkemiz ve şehrimiz adına gurur verici. Bir hayalle başladığımız Zade Vital, bugün Avrupa’dan ABD’ye bu kadar yüksek ölçekte ihraç edilen ilk sağlıklı yaşam ürünleri olarak tarihe geçti” dedi.

HER ŞEYİYLE BİZZAT İLGİLENİYOR

Zade Global’in ABD serüveninin her noktasıyla bizzat kendi ilgilenen Mevlüt Büyükhelvacıgil, lojistikten, pazarlamaya, ürünlerin raflara ulaşmasına kadar her alanla birebir uğraş veriyor. Para kazanmak öncelikli hedefimiz hiç olmadı diyen Mevlüt Büyükhelvacıgil, “Biz ABD’ye kökleri olan, yüzyıllarca ticari faaliyetini sürdürecek bir şirket oluşturmak için geldik. İnsanlara fayda sağlayan,  sağlık alanında yeniliklere imza atan global ölçekli bir Türk firması olma hedefiyle ilerliyoruz. ABD bu işin doğduğu ülke. Ama biz onlara Akdeniz, Karadeniz, İç Anadolu ve Doğu’da yetişen ve onlarda olmayan tohumların şifasını götürüyoruz. Bu farklılıklar bizi güçlü kılıyor. Zade Global’in geleceğini çok parlak görüyorum. Yeni jenerasyon yöneticilerimiz de kendini çok iyi yetiştiriyorlar. Onlara güvenimiz sonsuz. Hem Zade Yağlarını hem de Zade Vital çatısı altındaki şirketlerimizi çok daha iyi yerlere getireceklerine inancımız tam” diye konuştu.

YENİ NESİL ÇITAYI DAHA DA YÜKSELTİYOR

ABD yolculuğu öncesi çalışma arkadaşım Mehmet Ali Nurullahoğulları ile birlikte bizlere vakit ayıran Tahir ve Mevlüt Büyükhelvacıgil ağabeylere çok teşekkür ediyoruz. Konyamıza çok önemli hizmetler veren, yatırımlar yapan, Türkiye geneli ve ABD’de istihdam oluşturan Helvacızade Ailesi, gelecekte çok daha önemli işlere imza atacak buna inanıyoruz..  Kadir, Taha, Serhat, Ramazan Büyükhelvacıgil ve Sıdıka Büyükhelvacıgil Öztürk’ten oluşan dördüncü kuşak, şirketin profesyonel kadrolarıyla birlikte yenilikçi ürünlere imza atmak ve ülkemize katkı sağlamak için çalışıyorlar. Kadir Büyükhelvacıgil Amca ise 89 yaşında halen tecrübelerini genç kuşağa aktarmaya devam ediyor. Helvacızade Şirketler Grubu’nun en genç üyesi olan Zade Global’in de ABD’de gelecekte elde edeceği başarıları anlatmaya devam edeceğiz bizler de. 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri