Beyşehir Belediye Başkanı İzzet Taşçı, Eflatun Pınar Hitit Anıtı’nın restoresi için Kültür Bakanlığına bilgi verildiğini ve ifade ederken anıtın tarihi konusunda da geniş bilgi verdi. Taşçı, “Eflatun Pınar Hitit Anıtı’nda hafif kuzeyde yüzünü pınara doğru çevirmiş muhteşem bir abide vardır. 7 metre eninde ve 4 metre yüksekliğindeki abide, 14 muazzam taştan yapılmıştır. Hitit dönemine ait olup, oldukça önemlidir Eflatunpınar, bütün Anadolu’ya yayılmış bulunan eski Anadolu stilindeki, yani ‘Hitit sanatı taklidi’ tarzdaki anıtlardan biridir. Kuzeye dönük yapılan eserin batı tarafında, yerden bir kaynak suyu fışkırıyor ve önü kesilen su küçük gölü meydana getiriyor. Gölün üzerinde 14 lahit boyundan oluşan bir cephe yükseliyor. Böylesine önemli bir anıtın bu gün içinde bulunduğu durum bizleri de üzüyor. Ancak Kültür Bakanlığı tarafından bu yıl için ayrılan ödenek ile anıtın büyük bölümünün restore edileceği karara bağlandı. Bakanlık tarafından restore çalışmasının yapılmasının ardından bizlerde Belediye olarak üzerimize düşen görevi yerine getirmeye hazırız” dedi.
ANITIN DURUMU TARİHE YAKIŞMIYOR
Bölgeyi gezen ziyaretçiler anıt alanının gerek çevresinin gerek kendisinin bakımsız hali karşısında üzüldüklerini ifade ederken, “Temizliği, bereket ve güneşi temsil ettiği bilinen bu tarihi anıtın böylesine bakımsız kalması bizlere hiç yakışmıyor. Buranının bir an evvel restore edilip çevre düzenlemesi yapıldıktan sonra ziyarete açılmalı. Aksi halde buraya gelenlerin çektikleri görüntü burası için iyi olmayacak. Bin 300 yıllık tarihi anlatan bu kültür bölgesinin olduğu yer şu anda yosunlar, ördekler ve çöp yığınları ile dolu. Eskiden buraya gelen yabancı turistler suyunun ve çevresinin temizliğinden etkilenerek suya bile girerlerdi. Şimdi ise durum tam tersi oldu. Ziyaretçiler geldikleri zaman karşılaştıkları görüntü yüzünden bir an evvel uzaklaşmak istiyor” dedi.
EFLATUN PINAR HİTİT ANITININ TARİHİ
Edinilen bilgilerde Enflatunpınar’da işlenen temada, bereket sembolü sayılan toprak, su ve güneşin ön plana çıktığı belirtilirken, “Anıt, kültür yeri özelliği taşımaktadır. Bir süre burada yaşadığına inanılan ünlü Eflatun’dan dolayı bu adı aldığı sanılmaktadır. Orta yerde dikey olarak konmuş iki bloğun üzerinde biri kadın, biri erkek iki uluhiyet oturmaktadır. Uluhiyetlerin her iki tarafındaki bloklar üstünde duran aslan başlı demonlar, yukarı kaldırdıkları kollarıyla kanatlı güneş kurslarını tutmaktadırlar. Aynı şekiller yanlarda daha büyük bloklar üzerinde ve daha büyük demonlarla tekrar edilir ve bu defa alttaki iki güneş kursu ile beraber bu büyük demonları da kaplayan ve yekpare büyük bir taş üzerine işlenen büyük bir kanatlı güneş kursu görülür.
Anıtla ilgili araştırmalar yakın zamana kadar ön cephenin görülebilen kısmıyla sınırlı kalmıştı. Ancak 1996 yılında Konya Müze Müdürlüğü tarafından başlatılan temizlik ve kazı çalışmaları sonucu anıtla ilgili bilgiler yeni bir boyut kazanmıştır. Bu kazılar çerçevesinde elde edilen veriler ışığında yapılan değerlendirme ve kazılar sonucu ortaya çıkan anıt önündeki havuzla bir bütünlük oluşturmaktadır. Kesme taşlardan yapılmış havuzun kuzey duvarlarında anıt yükselmektedir. Anıt cephesinin alt sırasında 5 adet ellerini göğsüne kavuşturmuş sakallı sivri külahlı iri kulaklı 1.80 m boyunda tanrılar yer almaktadır. Bunlardan iki baştaki dağ tanrılarını ortada kalan üçü ise yeraltı suyu tanrılarını temsil etmektedir. Anıtın sağında ve solunda havuz duvarının üzerinde ise tahtında oturur şekilde ellerini göğsünde kavuşturmuş yuvarlak serpuşlu iki pınar tanrıçası bulunmaktadır. Boyutları 30x34 m olan havuzun güney duvarına bitişik anıta yönelik platformun anıta bakan cephesinde yine tahta oturur şekilde yer almaktadır. Enflatunpınar’da işlenen temada, bereket sembolü sayılan toprak, su ve güneşin ön plana çıktığı görülür. Anıt, kültür yeri özelliği taşımaktadır. Bir süre burada yaşadığına inanılan ünlü Eflatun’dan dolayı bu adı aldığı sanılmaktadır.
ALİ SAİT ÖGE
ANITIN DURUMU TARİHE YAKIŞMIYOR
Bölgeyi gezen ziyaretçiler anıt alanının gerek çevresinin gerek kendisinin bakımsız hali karşısında üzüldüklerini ifade ederken, “Temizliği, bereket ve güneşi temsil ettiği bilinen bu tarihi anıtın böylesine bakımsız kalması bizlere hiç yakışmıyor. Buranının bir an evvel restore edilip çevre düzenlemesi yapıldıktan sonra ziyarete açılmalı. Aksi halde buraya gelenlerin çektikleri görüntü burası için iyi olmayacak. Bin 300 yıllık tarihi anlatan bu kültür bölgesinin olduğu yer şu anda yosunlar, ördekler ve çöp yığınları ile dolu. Eskiden buraya gelen yabancı turistler suyunun ve çevresinin temizliğinden etkilenerek suya bile girerlerdi. Şimdi ise durum tam tersi oldu. Ziyaretçiler geldikleri zaman karşılaştıkları görüntü yüzünden bir an evvel uzaklaşmak istiyor” dedi.
EFLATUN PINAR HİTİT ANITININ TARİHİ
Edinilen bilgilerde Enflatunpınar’da işlenen temada, bereket sembolü sayılan toprak, su ve güneşin ön plana çıktığı belirtilirken, “Anıt, kültür yeri özelliği taşımaktadır. Bir süre burada yaşadığına inanılan ünlü Eflatun’dan dolayı bu adı aldığı sanılmaktadır. Orta yerde dikey olarak konmuş iki bloğun üzerinde biri kadın, biri erkek iki uluhiyet oturmaktadır. Uluhiyetlerin her iki tarafındaki bloklar üstünde duran aslan başlı demonlar, yukarı kaldırdıkları kollarıyla kanatlı güneş kurslarını tutmaktadırlar. Aynı şekiller yanlarda daha büyük bloklar üzerinde ve daha büyük demonlarla tekrar edilir ve bu defa alttaki iki güneş kursu ile beraber bu büyük demonları da kaplayan ve yekpare büyük bir taş üzerine işlenen büyük bir kanatlı güneş kursu görülür.
Anıtla ilgili araştırmalar yakın zamana kadar ön cephenin görülebilen kısmıyla sınırlı kalmıştı. Ancak 1996 yılında Konya Müze Müdürlüğü tarafından başlatılan temizlik ve kazı çalışmaları sonucu anıtla ilgili bilgiler yeni bir boyut kazanmıştır. Bu kazılar çerçevesinde elde edilen veriler ışığında yapılan değerlendirme ve kazılar sonucu ortaya çıkan anıt önündeki havuzla bir bütünlük oluşturmaktadır. Kesme taşlardan yapılmış havuzun kuzey duvarlarında anıt yükselmektedir. Anıt cephesinin alt sırasında 5 adet ellerini göğsüne kavuşturmuş sakallı sivri külahlı iri kulaklı 1.80 m boyunda tanrılar yer almaktadır. Bunlardan iki baştaki dağ tanrılarını ortada kalan üçü ise yeraltı suyu tanrılarını temsil etmektedir. Anıtın sağında ve solunda havuz duvarının üzerinde ise tahtında oturur şekilde ellerini göğsünde kavuşturmuş yuvarlak serpuşlu iki pınar tanrıçası bulunmaktadır. Boyutları 30x34 m olan havuzun güney duvarına bitişik anıta yönelik platformun anıta bakan cephesinde yine tahta oturur şekilde yer almaktadır. Enflatunpınar’da işlenen temada, bereket sembolü sayılan toprak, su ve güneşin ön plana çıktığı görülür. Anıt, kültür yeri özelliği taşımaktadır. Bir süre burada yaşadığına inanılan ünlü Eflatun’dan dolayı bu adı aldığı sanılmaktadır.
ALİ SAİT ÖGE