Sevgili dostlar mübârek Şaban ayında, günümüzde tıpkı tespih tâneleri gibi dağılan ümmetin birliği ve berâberliğine vesile olması için, Peygamberimiz aleyhisselâm’ı yüce Kur’ân’ın eşliğinde tanımaya, anlamaya çalışalım istiyoruz. Zira bugün O mükemmel insânı kâmili, O eşsiz ahlak timsâlini tanımak pek çok problemimizi çözmeye ışık tutacaktır. Önce O aleyhissalâtu vesselâm’a iman etmenin Kur’an ışığında kıymetine bakalım dilerseniz;
O’na iman etmek :
“Ey insanlar, şüphesiz elçi size Rabbinizden Hakla geldi. Öyleyse iman edin, bu sizin için hayırlıdır. Eğer inkâra saparsanız, şüphesiz göklerde olanların ve yerde olanların tümü Allâh'ındır. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir.” (Nisa, 170)
“Allâh'a ve O'nun Rasûlü'ne iman edenler; işte onlar Rableri katında sıddîklar ve şehidler (veya şâhid)lerdir. Onların ecirleri ve nurları vardır. İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlar ise; işte onlar da cehennem halkıdır.” (Hadid, 19)
“Ey iman edenler, Allah'tan sakınıp-korkun ve O'nun elçisine iman edin, size kendi rahmetinden iki kat (güzel karşılık) versin. Size kendisiyle yürüyeceğiniz bir nur kılsın ve size mağfiret etsin. Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.” (Hadid, 28)
“İman edip sâlih amel işleyenleri, karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için size Allâh'ın apaçık âyetlerini okuyan bir Peygamber göndermiştir. Kim Allâh'a inanır ve faydalı iş yaparsa Allah onu, altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlere sokar. Allah o kimse için gerçekten güzel bir rızık vermiştir.” (Talak, 11)
O’nu inkar küfürdür, isyan ise acı bir azaptır :
“Küfür yoluna sapıp peygamberi dinlemeyenler o gün yerin dibine batırılmayı temenni ederler ve Allah'tan hiçbir haberi gizleyemezler” (Nisa, 42)
“Kim Allâh'a ve Resûlüne iman etmezse bilsin ki biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.” (Fetih, 13)
“Kim Allâh'a ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır.” (Nisa, 14)
O halde O’na iman etmek müminler için en hayırlı bir davranış, bir nur, bir aydınlık, bir rahmet ve mağfirete sebepken iman etmemek acıya, hüsrânâ, küfre dolayısıyla acıklı bir ateşe vesiledir. Ama her kim ümmeti Muhammed’den olup sâlih ameller işleyerek yararlı işler yaparsa işte onlar için her türlü güzelliğe hâiz içlerinde ebedi kalınacak cennetler hazırlanmıştır. Ne mutlu bu mükâfâtı hak edenlere!
Muhammed aleyhisselâm’a canlar fedâ… Ama âdeta ruhları Batı’ya satılmış olanlar hep Muhammedî nûru karartmak, O’nun getirdiği apaçık aydınlıkları kendi körlükleriyle kapatmak istiyorlar. Ancak buna ulaşamayacaklar zira güneş başlıkla sıvanmaz. O aleyhissalâtu vesselam her çağı ve her türlü kötülüğü her türlü karalamayı ak edecek vasıfta bir nur deryâsıdır ve buna kimsenin gücü erişemeyecektir. Çünkü O Kâinâtın hiç sönmeyecek güneşidir.
Sevgili peygamberimiz zamânın yüz akıdır. Fakat O’nu anlamak için sâdece bedenimizle değil rûhumuzla da kıbleye dönük olmamız şarttır yoksa pek çok şeyi cahillikle eğer, bükeriz, ferdi olarak yanlış tevillere gideriz. O aleyhisselâm’ı anlamak ve anlatmak bugün içinde bulunduğumuz zilletten ve esâretten kurtulup tam bağımsızlığa kavuşmak demektir daha açıkçası O’na uymak yürekten gelene, rûha hoş olana tâbi olmaktır. Bu ne güzel bir huzurdur ki, herkesi bu yaşanılması gereken huzur iklimine dâvet ederiz. Günümüzde artık iflas etmiş fazilet hislerinin yeniden canlanması O aleyhisselâm’ın nurlu, onurlu ve şefkatli yollarında yürümeye bağlı. Olgunluk O’na bağlı, kemâlat O’na bağlı, kurtuluş O’na bağlı, insanlık O’na bağlıdır vesselam.
Hep berâber O’nunla olalım salim inşaALLAH. Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammed