Konyaspor…
İsmi var, cismi yok…
“Üniversitespor” derseniz o da aynı…
Yok birbirlerinden farkları…
İkisi de modifiye edilmiş arabalar gibi…
Gösterişliler, ama genetikleri ile oynanmış…
Anlayacağınız, görüntüleri var sesleri yok…
Yazsam “zülfiyar”e dokunacak, yazmazsam “midem”e oturacak…
İki cami arasında kalmış beynamaz durumu yani…
Atamazsın, kapının önüne koyamazsın…
İkisi de “zehirli çiçek” gibi…
Koklasan bir türlü, koklamazsan iki türlü…
Bilirsiniz mutlaka…
Bir dönem televizyonlarda “Ezel” diye bir dizi vardı…
Ramiz Dayı karakterini oynayan Tuncel Kurdiz’in dillere pelesenk olmuş replikleri vardı…
7’den 70’e herkesin beğendiği…
Dayı, hem Üniversite’nin hem de Konyaspor’un durumuna bakar, “Mesele ligi birinci bitirmek ve play-off’a kalmak değil yeğen, mesele şampiyon olmak” derdi büyük ihtimalle…
Özellikle de Üniversite için söylerdi bu sözleri…
Gaziantep Büyükşehir Belediyespor “arife”yi Üniversitespor’a yaşattı, “bayram”ı da kendisi yaptı…
Onca emek, onca para çöpe gitti…
Tabiî ki Üniversitespor’un geleceği de…
Yazık oldu…
Buradan Üniversitespor’u yönetenlere bir Asya atasözüyle seslenmek istiyorum…
“Eğer biri sizi bir kere aldatmışsa bu onun suçudur. Eğer o kişi sizi birçok kere aldatmışsa bu suç sizindir.”
Anlayacağınız suçlu sizsiniz…
Çünkü aldandınız…
Ne diyebilirim ki.
***
Konyaspor’a gelince…
Adanaspor maçı “Süper Lig” treninin son vagonuydu…
Tabi ki Göztepe maçı da…
Binemedik…
Tek ayakla son vagona yetişemedik…
Sonrası malum…
Play-off…
Olmadı…
Bu futbol aklı ile de olacak gibi durmuyordu zaten…
Umutlar yeşerir miydi?
Yeşermedi…
Benim esas zoruma giden maçı kaybetmek değil…
Osman Özdemir’in maçtan sonra söyledikleri…
İnanın zoruma gitti…
Ne demek bu şimdi?
“Bu maç moral anlamında bizi etkileyeceği kesin. Maç gününe kadar bunu üzerimizden atabilirsek ve büyük bir sürpriz yapabilir miyiz diye çıkar oynarsak istediğimizi alabiliriz…”
Oldu mu şimdi?
Cemaatin gözü sende…
İmam “Büyük bir sürpriz yapabilir miyiz diye çıkar oynarsak istediğimizi alabiliriz” derse…
Cemaat ne yapar?
Kabullenmezler mi yenilgiyi?
Evet…
“Bir umut daha var” diyeceğim, ama Osman Hoca’nın maçtan sonraki söyledikleri, cimbit kadar kalan umutlarımı da tüketti…
Anladığım kadarıyla “vazgeçmiş” Osman Özdemir…
Söylediklerinden benim çıkardığım bu…
Büyük sürpriz ne olabilir?
3-0…
Olabilir mi?
Neden olmasın?
Ama bu takımın teknik adamı “vazgeçerse” olmaz…
Bir düşünür boşuna dememiş, “Kaybedince değil, vazgeçince yenilirsin” diye…
Demek ki Osman Hoca vazgeçmiş…
Yazık…
***
Kasımpaşa maçını yazmam…
Yazacak bir şey yok zaten…
Pozisyonunun olmadığı gibi…
Tabi ki golcünün de…
Yokların çokça olduğu bir maçın neyini yazalım…
Eveleyip gevelemeden sadece şunu söyleyebilirim…
Atanın ve tutanın kazandığı bir maçtı…
Hepsi o kadar…
90 dakikanın özeti bu…
İkinci maç ne mi olur?
Valla Osman Hoca’ya sormak lazım…
En iyisini o bilir…
Çünkü, cemaat ile sürekli beraber olan kendisi…
Ben çıkıp bir şey dersem hariçten gazel okumak gibi birşey olur…
Onun için sustum.