İnsanlığın haysiyetini yitirdiği noktalardan birisini daha yaşıyoruz bugünlerde. Küfrün, batılın ve nifakın nasıl da acımasız olduğunu gösteriyor açıkça. Allah’ın Kur’an’da haber verdiği şahsiyet ve karakterleri nasıl da ortaya çıkıyor bir kez daha.
Sadece dünyasını düşünen zalim bir güruhun, neler yapabileceğini bir daha görmekteyiz. Asırlar öncesinde peygamberlere ve Peygamber Efendimize savaş açan Ebu Cehillerin hala ölmediğini gösteriyor bütün bunlar bizlere. Aynı karaktersizlik ve aynı alçaklık…
Çünkü onlarda iman yok. Acıma olmaz imansızlarda. Merhamet beklenemez onlardan. Güya Demokrasi (!) davası güderdi onlar. Ama o da bir aldatmaca. Küfürlerine ve dünyalıklarına hizmet etmiyorsa, o da kaldırılmalı rafa!
Ortalık kan gölü. Olsun, fark etmez onlar için. Zaten kan üzerine kurulmuş medeniyetleri (!). “Gık”ları bile çıkmaz onların! Akif ne kadar da haklıymış; “Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar!”
Canavarlaşmış bir insanlıkla (!) karşı karşıyayız.
Öldürmekten haz duyan, adeta kan içen vampirler onlar.
Sadece elleri kanlı değil onların, yürekleri kanlı.
Vicdanları küfrün ağıyla kapalı. Şefkatten yoksundur onlar.
Merhametin yolu hiç düşmemiş onlara.
Nasıl da savaş açıyorlar silahsız insanlara.
Hak ettiklerini almaya çalışan masumlara!
O masumlar ki, kıyamazlar bir yaratığa. Acıma hisleriyle doludur gönülleri. Ama zalime karşı dururlar tıpkı Enes b. Nadr’lar, Mus’ab b. Umeyr’ler misâli. Şehadete susamışlardır adeta. Hakkın yerini bulması için çırpınırlar. Ama ne çare! Güç onlarda, silah onlarda, zalimlik onlarda. Eh, bu dava yerde kalmaz. Zira onun sahibi, göklerin ve yerin Sahibidir. O, mutlaka nurunu tamamlayacaktır:
“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.” (61 Saff 8)
Evet, yine yanıyor yüreklerimiz!
Mü’minler birlik olmak mecburiyetinde. Güçlü ve kuvvetli olmak zorunda. Bu onlara Allah’ın (c.c) emri. Yoksa acılar dinmiyor, gözyaşları durmuyor, kanlar kesilmiyor.
Ne acıdır ki günümüz güya medeni (!) dünyası, medeniyetsizliğin dünyası haline gelmiştir. Güçlüler zalim olmuş ve mazlumları katletmektedir. Mazlumlar ise her coğrafyada Müslüman kimselerdir.
Yakarıyoruz Rabbimize:
Allah’ım! Ümmet-i Muhammed’e acı, merhamet buyur.
Onları aziz eyle!
Kâfirlere karşı yardım eyle!
Senin yardımın olmadan asla başarı olamaz!
Zalimlerin cezasını ver ya Rabbi!
Bizler gafletin ve bir şey yapamamanın acısıyla kıvranıyoruz.
Ümmetin diriliş ve kurtuluşunu göster ya Rabbi!
Senin yolunda can veren kardeşlerimizi şehadet mertebesine ulaştır Allah’ım!
Yaralılara acil şifalar ver Allah’ım!
Arkalarında kalan binlerce gözü yaşlı kardeşimize sabr-ı cemil niyaz ediyoruz Senden!
Kana bulanmış coğrafyamızı bir an evvel zulüm ve istibdattan kurtar Allah’ım!