Yıldız: Galeriler Arası Yaklaşma Mesafesi 6 İle 7 Metredir, Hatası Olanlar Suçlu

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ermenek’teki maden kazasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bakan Yıldız, "Eski galeriyle yeni galeri arasındaki yaklaşma mesafesi 6 ile 7 metreye inmiş durumda. Asıl hatanın kaynaklandığı...

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ermenek’teki maden kazasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bakan Yıldız, "Eski galeriyle yeni galeri arasındaki yaklaşma mesafesi 6 ile 7 metreye inmiş durumda. Asıl hatanın kaynaklandığı nokta orasıdır. Bu karara kimler ortak olduysa onlar suçludur." dedi.

Hazar Strateji Enstitüsü’nün 2. Kuruluş Yılı Etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Bakan Yıldız, HASEN Genel Sekreteri Haldun Yavaş ve davetliler katıldı. Açılış konuşmalarının ardından Bakan Yıldız basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bakan Yıldız, Ermenek’teki maden kazasıyla ilgili maket getirilmesi ve son durum hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Ermenek'le ilgili Bakanlar Kurulu'nda bilgilendirme yaptıklarını belirten Bakan Yıldız, üç boyutlu bir kurguyla beraber bunu anlatmalarının daha doğru olacağı kanaatine vardıklarını söyledi. Yıldız, şunları söyledi: "Bütün projeler aynı netlikte anlaşılamayabiliyor. Yeryüzüne göre ne kadar derinlikte, hangi eğimlerde ve gözümüzle canlandırabileceğimiz bir yapı içerisinde bunu anlattık. Kazanın muhtemel oluş gerekçeleri, içinde çalışanların o anki durumları gibi bir kısım bilgileri de verdik. Her saatte oradaki genel müdürümüzden AfAD’dan bilgiler alıyorum. Şu anda desandrenin o dönemeç dediğimiz noktasına 325. metreye gelinmiş durumda. Nefeslik kısmından da yaklaşık 17 metre daha ilerlendi. Tahkimattaki bir kısım bozulmaların ve yerdeki kömür ile karışık çamurun olduğunu bir kez daha arkadaşlarım teyit ettiler. Bu manada kesintisiz olarak 24 saat oradaki işçi kardeşlerimize ulaşmayla alakalı çalışmalar devam ediyor. Her açılan metrede ilerlediğimiz noktada oradaki işçi kardeşlerimizle karşılaşabiliriz. Suyun hareketlerini onları nereye kadar götürebileceklerini ancak ulaştıktan sonra söyleyebileceğiz."

Adli ve idari soruşturmaların devam ettiğini ifade eden Bakan Yıldız, "Burası bir doğal afet değilse ki öyle, o zaman bir kusur vardır. Bu kusur kimden kaynaklanıyor olursa olsun orada 18 tane canımız gitti. Suçlu insanların korunmaması ne kadar önemliyse suçsuz insanların korunması da bir o kadar önemlidir. Bunun kamu ve özel sektör ayrımı olmaz. Maden sahibini ne dediğini çok bilmem. Ama bizim önceki projelerle şu anki işletme projelerini üst üste örtüştürdüğümüzde bir noktada 6 ile 7 metre civarında yaklaştıklarını gördük. Bu kabul edilemez bir hatadır. Orada bu kadar yaklaşma mesafesi hiçbir madencinin kabul edebileceği konu değildir. Bu hataya kimler ortaksa cezasını çekmelidirler. Bizim idari soruşturma da devam ediyor. Farklı olarak bir ayrıntıyı vermek isterim. O da 2015 yılındaki iş programının bir kısmının 2014’te başlamış olmasından kaynaklanan bazı hatalar var. Teftiş kendisine verilen beyan üzerinden denetimlerini yapıyor. O yüzden oraya denetlemeye giden arkadaşlar gerekse oradaki çalışma pozisyonları neyse onların teyitlerini bir kez daha yaptırtacağız. Ama şu kesin ki eski galeriyle yeni galeri arasındaki yaklaşma mesafesi 6 ile 7 metreye inmiş durumda. Asıl hatanın kaynaklandığı nokta orasıdır. Bu karara kimler ortak olduysa onlar suçludurlar." şeklinde konuştu.

'BAZI RADİKAL KARARLAR OLACAK'

Bakan Yıldız, madenlerin iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili yeni düzenlemelere ilişkin şunları söyledi: "Ermenek olmasaydı da bununla alakalı bizim çalışmalarımızın devam ettiğini ve derlenme aşamasında olduğunu sizlerle paylaşmak isterim. Yarın iş sağlığı ve güvenliği ile alakalı Sayın Başbakanımızın bir açıklaması olacak. Açıklamanın içeriğiyle ilgili konuşmam doğru olmaz. İlgili arkadaşlarımızla yaptığımız hazırlık toplantısında, Bakanlar Kurulunda gerek Çalışma Bakanlığımızın gerekse Bakanlığımızın hazırlıkları orada gündeme getirildi. Bazı radikal kararlar da olacak bunların içerisinde. Sektörün bulunduğu noktadan daha iyi bir noktaya getirmemiz lazım. Soma’dan bu yana hem Çalışma Bakanlığı hem de Enerji Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın yaptığı teftişlerde 94 tane ocak kapatıldı. Bunların bir kısmı eksikliklerini gideremediler. Eksikliklerini gideremeyenler açılamadılar."

'BU TÜR CÜMLELER AYRILIK GAYRILIK OLUŞTURMAYA YÖNELİK CÜMLELERDİR'

Bakan Yıldız, HDP’nin ‘bölgede çıkarılan yer altı kaynaklarından yerel yönetimin pay alması lazım’ söylemlerine ilişkin, "Eğer bir kaynak varsa yer altı kaynakları madenler, petrol incir, fındık, çay bu hepimizindir. Bunun doğusu, batısı, kuzey, güneyi olmaz. Bu tür cümleler ayrılık, gayrılık oluşturmaya yönelik cümlelerdir. Çözüm sürecine ait gösterilen nezaketi bütün kesimlerden beklemek durumundayız. Burada Güneydoğu, Doğu gibi bir ayrım yapmak başka siyasi noktaları çağrıştırmaktadır. Bu ülkenin yer altı zenginlikleriyle alakalı herhangi ayrı uygulama yapmamız söz konusu değildir." ifadelerini kullandı.

'ÖNEMLİ BİR İMZA OLDUĞUNA İNANIYORUZ'

Bakan Yıldız, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkmenistan ziyareti esnasında Atagaz ile Türkmen gaz arasında imzalanan anlaşmanın hiçbir detayı basına sızmadı, acaba bu konuda Türkmenistan ile bir mutabakata varıldı mı?' sorusuna şu cevabı verdi: "Bizim Türkmenistan’dan ister TANAP yoluyla gerek Hazar’ın kuzeyinden gerek güneyinden, yani İran üzerinden gelecek Türkmenistan gazına bizim talip olduğumuzu önceden konuşmuştuk. Cumhurbaşkanımıza refakatle gitmem gerekiyordu. Ermenek’te olduğum için gidemedim. Orada önemli bir imza olduğuna inanıyoruz. Özel sektör marifetiyle bu gazın Türkiye’ye gelecek olması bütün bu şartlar yerine geldikten sonra iyi olacaktır. Azerbaycan Türkmenistan ilişkilerinin böyle bir projeye katalizör görevi göreceğini inanıyorum."

'HEM SANTRALİ HEM ZEYTİN AĞAÇLARINI BERABERCE GELİŞTİREBİLİRİZ'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, ‘dağ taş zeytin ağacı oldu ama Türkiye'nin enerjiye de ihtiyacı var’ şeklindeki açıklamalarını değerlendiren Yıldız, şunları söyledi: "Bu ülkenin yeşili de bizim, zeytin ağacı da bizim, yer altı kaynakları da bizim. Birini tercih etmek diğerinden vazgeçmek anlamına gelmiyor. Türkiye’deki zeytin ağacı yaklaşık 170 milyonu geçti. Son iki üç gün içerisinde kamuoyunun zeytinciler bir tarafa, santralciler de bir tarafa diye ayrıştırılmasının doğru bir başlık olmadığı kanaatindeyim. Her ikisini beraberce yapabiliriz. Yani hem santralimizi hem de zeytin ağaçlarımızı beraberce geliştirebiliriz. Orada 152 milyon ton civarında kömür var. O yüzden akışkan yatak teknolojisi, ultra süper kritik teknolojiler burada uygulanarak bu projeler yapılacak. Çevre speklerine aykırı olan proje Türkiye’de yapılmayacak. Bunu Çevre Bakanı da Enerji Bakanı da bir başka bakan da bu cümlelerle ifade edebilir. Biz ortak dili tesis etmiş bir hükümetiz. O yüzden bizim bu manada da ayrımız gayrımız yok. Ben yeşile ve zeytinin gelişimine hassasiyet gösterirken aynı şekilde Tarım Bakanımızın da enerjiyle ilgili hassasiyet gösterdiğini görüyorum. Enerji santralinin de istismar edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Esasta doğru olan bir şey usulde yapılan yanlışlıklarla bir kenara bırakılması da uygun olmaz."

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri