Yerli tohum üretimi önemli

Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Fatih Özdemir, “Yerli ve mili tohum çeşitliliğini artırmak için yoğun çalışmalar yürütüyoruz” dedi.

Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından ‘Tarla günü’ düzenlendi. Tarla günü  kapsamında yüksek verimli ve kaliteli yeni buğday, arpa, yulaf ve tritikale çeşitleri, tohum üretiminde kullanılan ıslah materyali ve ülkemizin önemli gen kaynakları olan yerel buğdayları tohumculuk sektörü ve tarım paydaşlarına tanıtıldı. Enstitüsü Müdürlüğü araştırma arazilerinde düzenlenen tanıtım programına Enstitü Müdürü Dr. Fatih Özdemir, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Dr. Suat Kaymak, Enstitü görevlileri, STK temsilcileri,  tohum sektörü temsilcileri ve çiftçilerin yanı sıra; Almanya, İspanya, Rusya, Tajikistan, Kırgızistan, Özbekistan, Kazakistan, Azerbaycan, Afganistan ve İran’dan da davetliler katılım gösterdi.  

AMACIMIZ ÇİFTÇİYE KATKIDA BULUNMAK

1987 yılında başlanan ıslah çalışmaları ile bu güne kadar geliştirilen yüksek verimli ve kaliteli buğday, arpa, yulaf ve tritikale çeşitlerinden, üretimde bulunan 21 çeşit ile 12 aday çeşidin tanıtımını yapmayı amaçladıklarını belirten Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Fatih Özdemir, “Enstitümüzün geçmişi 1914 yılına dayanmaktadır. 1987 yılından beri genetik ıslah çalışmalarımıza devam ediyoruz. Şimdiye kadar 32 çeşit tohum geliştirdik. Bunların 21 tanesi aktif olarak piyasada ekilmektedir. 150’den fazla firma ile sözleşmemiz var” dedi. Asıl gayelerinin çiftçilere katkıda bulunmak olduğunu söyleyen Özdemir, “Enstitü olarak çiftçilerimize katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Çiftçilerimizin dekardan bir gram fazla ürün alması bizleri mutlu ediyor. Biz bunu hedefleyerek gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu. Islah genetik çalışmalarının zaman aldığını belirten Özdemir konuşmalarını şu şekilde sürdürdü: “Bugün burada geliştirmiş olduğumuz yeni çeşitlerimizi tanıtıyoruz. Bir tohumun ıslahı yıllar alabiliyor. 12 yıl üzerinde çalışılan tohumlar var burada. Bu çalışmalar çok emek istemektedir.”

TARIM BİR ÜLKENİN GELECEĞİDİR

Yerli ve milli tohumun önemine de değinen Özdemir, “Tohumculuk sektörü büyük önem arz ediyor. Çünkü tarım tohumculuk sektörüne bağlı. Tohum yoksa ürün de yetişmez. Bu kapsamda yerli ve milli tohumların önemi biraz daha artıyor. Yerli ve milli tohumları üretmek için birçok kurum ile iş birliği içerisindeyiz” ifadelerini kullandı. Ekmeğin ham maddesi olan buğdayı ürettiklerini ve bu sebeple yaptıkları işin kutsal olduğunu sözlerine ekleyen Özdemir, “Tohumculuk sektörü son yıllarda çok hızlı büyüdü. Biz büyük firmalara en üst kalitede tohum üretiyoruz. Bu firmalar o tohumları ekip çoğaltarak çiftçilerimize ulaştırıyorlar. Bu kapsamda kutsal bir işi üstlendiğimizi düşünüyorum” şeklinde konuştu. Tarımın ülke geleceği açısından önemli olduğunu ifade eden Özdemir, “Tarım bir ülkenin geleceğidir. Biz bu konuda ülke olarak çok şanslıyız. Çünkü tarıma elverişli bir coğrafyada yaşıyoruz” sözlerini kullandı.

TARIMSAL ARAZİLER DARALIYOR

Türkiye’nin çok geniş tarım arazilerine sahip olduğunu dile getiren Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Dr. Suat Kaymak, “Türkiye 22.9 milyon hektar alanla karasal alanda 17. sırada yer almaktadır. Tarımsal hasıla oranlarına bakılınca Türkiye dünyada 185 milyon ton ile 9. sırada bulunmaktadır” dedi. Anadolu bölgesinde buğdayın ilk Konya’da ekildiğini belirten Kaymak, “İlk tohumlar bu topraklarda ekildi. İlk ekmek buralarda üretildi. 7.7 milyon hektar alanla yılda 20.6 milyon ton buğday üretimi yapılıyor. Her geçen gün ekilen alanlar daralıyor. Üretim gün geçtikçe zorlaşıyor” diye konuştu. Nüfusun gün geçtikçe arttığını ve buna bağlı olarak yiyecek ihtiyacında da bir artış olduğunu ifade eden Kaymak konuşmalarını şu şekilde tamamladı: “Dünya nüfusunun 2050 yılında 9 milyar olacağı tahmin ediliyor. Nüfusun hızla arttığı bir dünyada tarımın da buna bağlı olarak geliştirilmesi lazım. Bu sebeple enstitüler, üniversiteler ve diğer kurumlar daha sıkı çalışarak geleceğe yönelik adımlar atmak zorundadır.” Konuşmaların ardından ekmeklik, makarnalık ve bisküvilik yapımına uygun yüksek kalitede verimli buğday çeşitlerinin bulunduğu tarlalar gezilip incelendi. Yem ihtiyacına yönelik yüksek verimli arpa, yulaf ve tiritkale çeşitleri gibi tohumculuk sektörünün ve tarım paydaşlarının ilgisini çekecek çeşitlerin bulunduğu tarlalar da ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördü.

SALİH ACIBADEM

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri