Günlerdir dilimizde düşmeyen bir başbakanlık muhabbeti almış başını gidiyor. Allah milletimize zeval vermesin, herkeste bu konuyla ayrıyeten çok yakından ilgilendi. Şehit olmuş mu, Kilis’e bomba düşmüş mü, kimsenin umurunda da değil.
Başkanlığın ya da başbakanlığın arkasında koşan ağabeylerimiz, büyüklerimiz ülkemizin ne halde olduğundan haberiniz mi yok görmezden mi geliyorsunuz?
Günlerdir yapılan operasyonlarda gelen şehitlerden haberiniz var mı? Önceden şehitlerimiz isimleri ile anılırdı. Nerede kaldı o hassasiyet? Şimdilerde ise Şırnak’ta beş, Hakkari de üç, Diyarbakır da iki şehit var diye gündemimize giriyor. Nereli olduğu isminin ne olduğun hiç önemi yok. Ne oldu bu ülkenin hassasiyetlerine? Ne oldu bu ülkenin Müslümanlığına?
ŞEHİT var ŞEHİT… Sıradan birisi değil Ahmet, Mehmet, Hasan değil!!! Bu ülkenin refahı için canını korkusuzca vermiş ŞEHİTLERİMİZ var.
Bizlerin gündemine bunlar girmiyor ama yeni başbakan olacak Binali Bey’in anlattığı fıkra manşetlerde. Bu kadar acizlik, bu kadar haysiyetsizlik olur mu? Herkes biliyor adam BAŞ BAKAN oluyor, ülkenin lideri olmuyor. Zaten bu ülkenin bir kaptanı var, muavin değişti. Siz daha bunu allayıp, pullayıp, yağlayıp, ballayıp niye anlatıyorsunuz. Çünkü bir şey değişmiyor. O ülkenin istikameti, yürüdüğü yol, yol arkadaşları değişmiyor. Muavinler sırayla direksiyonun başına geçtiğini sanıyor. Geçen muavin de öyle güzel bir açıklama yapılıyor ki insanın gülesi geliyor.
“ Terörü Bitireceğiz”
1974 yılında Abdullah Öcalan tarafından kurulan PKK'nın ideolojisi, 1990 yılına kadar Marksizm-Leninizm, ardından Demokratik Konfederalizm üzerine kurulu olmuştur. 1974 yılında kurulan bu örgüt Siyonizm den destek alarak faaliyetlerini yerine getirecek, Siyonizm ile dost olan bu arkadaşlar da terörü bitireceğiz diyecek.
1974 yılından beri terör melesi bitecek Allah’ın izniyle ama kaç tane hükümet değişti, kaç tane başbakan, genelkurmay başkanı, bakanlar değişti ama ne terör bitti ne de bu ülkedeki sömürü bitti. Bu ülkenin halkı Müslüman ama Devletin yöneticilerini Allah bilir. Senin Şehidin olacak, vilayetinin birine bomba düşecek senin umurunda bile olmayacak.
“Dostunu Bileceksin”
Sen ABD’ye dostum diyeceksin, İsrail ile kardeş olacaksın sonra da terör bitecek diyeceksin. Şurada dikkat etmemiz gereken bir husus var ki hepimiz burada yanılıyoruz. Bir İnsana YALAN söyleyebilirsin oda inanabilir de ona sözümüz yok. Ancak bir insana KANDIRILDIĞINI, YALAN SÖYLENDİĞİNİ söylerseniz o size inanmaz. Çünkü yalanın kölesi olmuştur ve kendi yalananına bile inanmaktadır.
“DÜŞEN BOMBALAR”
Çok önemlilik arz eden bir diğer konu ise Memlekete düşen bombalar. Kilis KAN ağlıyor. Kilis’te canlar gidiyor ama Kilis’in yarasını yine Kilisliler sarıyor. Kilis memleketi bu ülkenin bir vilayeti mi, yoksa Suriye’ye bağlı olan bir eyalet mi? Bu konuya açıklık getirmemiz gerekiyor. Kilis AĞLIYOR ama peçete uzatan yok, Kilis’te KAN akıyor yaraları saran yok ve bundan haberdar olan vatandaşımız da yok. Bugün bu medya kuruluşları da kimin masasında oturuyor kimin uşağı olmuş oda belli değil. Zaten tarafsız diye bir şey de yok. Kayyum atanacak diye korkusundan kılını kıpırdatan bile yok. Ama şu da unutulmamalı ki üzerinde vebal vardır, üzerlerin de Kilis’in hakkı vardır.