MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, 30 yıl önce Türkiye'nin dünyanın tarım ve hayvancılıkta söz sahibi ülke olmasına karşı bugün saman ithal eder duruma geldiğini söyledi.
AK Parti iktidarı döneminde tarım ve hayvancılık girdi maliyetlerinin 12 yıl öncesine göre 4 kat arttığını belirten Günal, bunun da Türk tarımı ve hayvancılığını bitirme noktasına getirdiğini kaydetti. 2015 yılı Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu bütçesiyle ilgili açıklama yapan Günal, Antalyalı besicinin samanı ithal eder konuma gelmesinin yegane sorumlusunun AKP hükümetinin yanlış tarım ve hayvancılık politikası olduğunu söyledi. Bir zamanlar ülkenin tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeter bir ülke olduğunun altını çizen Günal, bugün bakıldığında Türkiye'nin 103 ülkeden tarım ürünü ithal eder hale geldiğini dile getirdi. Günal, "Bu iktidarın, yanlış tarım ve hayvancılık politikaları yüzünden ülkemizde maalesef tarım ve hayvancılık bitme noktasına geldi. Bir zamanlar tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeten ülkemiz bugün 103 ülkeden tarım ürünü ithal ediyor. Bu yetmezmiş gibi saman ithal eder duruma geldik." dedi.
Tarımsal üretimin düşmesinde en önemli faktörün tarım girdi maliyetlerinin Avrupa ülkelerine göre çok yüksek olduğunu belirten Günal, AK Parti iktidarı döneminde tarım girdilerinin 4 kat arttığını Türk çiftçisinin litresi 5 liraya yaklaşan mazotla dünyanın en pahalı yakıtını kullandığını söyledi.
GİRDİ MALİYETLERİ YÜKSEKLİĞİ ARAZİ EKİMİNİ ZORLAŞTIRIYOR
Girdi maliyetlerinin yüksek olmasına bağlı Antalya'da yıllardır geçimini tarımdan sağlayan çiftçilerin arazilerini ekemediğini savunan Günal, Arazi toplulaştırmasının Antalya gibi seracılık ve narenciye ekiminin yaygın olduğu yerlerde arazi toplulaştırmasının farklılaştırılması gerektiğini kaydetti. Günal şunları şöyledi: "Ülkemiz için 'kendi kendini besleyen bir ülkeyiz' derdik. Maalesef tarımdaki durumumuz hakkında bugün olumlu şeyler söyleyemiyoruz. Bugün bırakın kendi kendimizi, ineklerimizi bile besleyemez hâle geldik, dışarıdan saman ithal eder hâle geldik. Bunun sonucunda da dışarıdan hayvan ithaline, et ithaline başladık. Piyasanın getirdiği şeyler, belki vahşi kapitalizmin getirdiği fiyatlar ama asıl sorun, girdi maliyetleri artınca insanlar tarımsal üretim veya hayvancılık yapmaz oluyor. Süt fiyatı sudan ucuz olursa, girdilerin maliyeti fazla olursa, tarımsal ürünün fiyatı fazla artmazken girdi sürekli artarsa böyle bir ortamda çiftçilik yapmak doğal olarak zor. Girdi maliyetleri pahalı olursa vatandaş niye tarım yapmıyor?”u bir düşünmemiz lazım önce. Yani, Avrupa Birliği'ne(AB) çok özeniyoruz ama tarımı en çok destekleyen ülkeler orada; Amerika öyle, Avrupa öyle. demek ki biz destekliyoruz diyorsunuz ama açıkçası burada da sıkıntı var."
Tarımda kendi kendine yeten bir ülkenin ABD’den buğday, Kanada'dan mercimek, Sudan'dan susam, Çin’den sarımsak, İtalya'dan bakla ve Meksika'dan nohut ithal eder konuma gelmesinin üzüntü verici olduğunu aktaran Günal, yakın bir zaman kadar Manavgat'ın pamuk üretiminde zirve olmasına karşı girdi maliyetlerinin yüksekliğine bağlı bugün ekim alanlarının önemli ölçüde düştüğünü kaydetti. Günal, "Benim çocukluğumda Ulualan Ovası'na tamamen pamuk ekilirdi. Yavaş yavaş verimlilik düşer, girdi maliyetleri artar da çiftçi çıkarsa bir daha tarıma döndüremiyoruz. Bu arkadaşlarımızın gitti bir kısmı otellerde çalışıyor. Önce dükkân kiraladılar, sonra baktılar gerekli kazanç olmuyor, bu sefer tüccar sınıfına girdikleri için yeniden çiftçi sınıfına da dönemediler." ifadelerini kullandı.
CİHAN